Kırklareli'deki ocaklarda toz ve dumanın içinde çalışan işçiler evlerine ekmek götürmenin mücadelesini veriyor.
Haber Giriş Tarihi: 09.07.2018 10:33
Haber Güncellenme Tarihi: 09.07.2018 10:33
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.yenidonem.com.tr/
Kırklareli'deki torlukçular elleri ve yüzlerindeki karaya rağmen evlerine götürdükleri helal kazancın iç huzurunu yaşıyor.
Vize ilçesine bağlı Evrencik köyünde, zor şartlar altında çalışan kömür odunu üreten işçilerin alın terleri ile üretimin yapıldığı ocaklardan çıkan kömür tozu ve isin birleşmesi ile yüzlerinde kömür karasını taşıyan işçiler evlerine ekmek götürmenin mücadelesini veriyor.
Yıl boyunca ateş karşısında, duman ve is kokusuna aldırış etmeden mücadele eden işçiler mangal kömürü olarak da bilinen odun kömürünü geleneksel yöntemlerle üretiyor.
Her yıl Orman İşletme Şefliklerince verilen ve adına ''makta'' denilen orman kesim yerinden elde ettikleri meşe odununun bir kısmını kendi yakacak ihtiyacı için kullanan orman köylüleri kalanından elde ettiği odun kömürünü satarak geçimlerini sağlıyor.
Köylüler Istranca ormanlarındaki ağaçlardan elde ettiği yaklaşık 40 ton odunu torluk adı verdikleri şekilde tepeleme diziyor. Üzerlerini saman ve toprakla örttükten sonra havanın durumuna göre ortalama 20 gün boyunca yakıyor.
Yanan torluğun başından ayrılmayan köylüler daha sonra duman ve is kokusuna aldırış etmeden elde ettikleri mangal kömürlerini kalitesine göre ayırıyor. Kilosu ise 1-2 liradan toptancılara satılıyor.
"Helal ekmeğin rengi kara"
Torlukçulardan 20 yıldır geleneksel yöntemlerle odun kömürü üretimi yapan Harun Altuntaş, yaptığı açıklamada, helal ekmeğin renginin kendilerinde "kara" olduğunu söyledi.
Odun kömürü üretimin çok meşakkatli bir iş olduğunu belirten Altuntaş, ormandan kestikleri ağaçları, odun kömürüne getirene kadar gece gündüz demeden çalıştıklarını ifade etti.
Yanan odunların 20 gün başından ayrılmadıkları anlatan Altuntaş, "2 saat torluğun başında durma, yanıp kül olur gider. Yanmaması için bekleyeceksin. Zor bir süreç, bunun hiç bir kolayı yok." diye konuştu.
Duman, is ve toza aldırış etmeden çalıştıklarını anlatan Altuntaş, 40 ton odundan yaklaşık 5 ton kömür ürettiklerini belirterek, "Burada iş bitmez. Yüzümüzden, elimizden kara hiç eksik olmaz. İliğimize, kemiğimize kadar toz işliyor. Biz cefasını piknikçiler ise sefasını sürer. Ama bizim işimiz bu. Biz mecburuz işimizi severek yapmaya." ifadelerini kullandı
Recai Seymen ise işin çok fazla incelik ve dikkat istediğini belirterek, "Zaman zaman rüyalarımızda torluğun yandığını görerek fırlıyoruz. Hemen torluğun başına gidiyoruz. Gerçekten bu iş zor bir iş." dedi.
İsmet Altıntaş ise sıcak havalarda zorlanıp toz, is yutsa da işini severek yaptığını kaydetti.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Alın terine kömür karası karışanlar
Kırklareli'deki ocaklarda toz ve dumanın içinde çalışan işçiler evlerine ekmek götürmenin mücadelesini veriyor.
Kırklareli'deki torlukçular elleri ve yüzlerindeki karaya rağmen evlerine götürdükleri helal kazancın iç huzurunu yaşıyor.
Vize ilçesine bağlı Evrencik köyünde, zor şartlar altında çalışan kömür odunu üreten işçilerin alın terleri ile üretimin yapıldığı ocaklardan çıkan kömür tozu ve isin birleşmesi ile yüzlerinde kömür karasını taşıyan işçiler evlerine ekmek götürmenin mücadelesini veriyor.
Yıl boyunca ateş karşısında, duman ve is kokusuna aldırış etmeden mücadele eden işçiler mangal kömürü olarak da bilinen odun kömürünü geleneksel yöntemlerle üretiyor.
Her yıl Orman İşletme Şefliklerince verilen ve adına ''makta'' denilen orman kesim yerinden elde ettikleri meşe odununun bir kısmını kendi yakacak ihtiyacı için kullanan orman köylüleri kalanından elde ettiği odun kömürünü satarak geçimlerini sağlıyor.
Köylüler Istranca ormanlarındaki ağaçlardan elde ettiği yaklaşık 40 ton odunu torluk adı verdikleri şekilde tepeleme diziyor. Üzerlerini saman ve toprakla örttükten sonra havanın durumuna göre ortalama 20 gün boyunca yakıyor.
Yanan torluğun başından ayrılmayan köylüler daha sonra duman ve is kokusuna aldırış etmeden elde ettikleri mangal kömürlerini kalitesine göre ayırıyor. Kilosu ise 1-2 liradan toptancılara satılıyor.
"Helal ekmeğin rengi kara"
Torlukçulardan 20 yıldır geleneksel yöntemlerle odun kömürü üretimi yapan Harun Altuntaş, yaptığı açıklamada, helal ekmeğin renginin kendilerinde "kara" olduğunu söyledi.
Odun kömürü üretimin çok meşakkatli bir iş olduğunu belirten Altuntaş, ormandan kestikleri ağaçları, odun kömürüne getirene kadar gece gündüz demeden çalıştıklarını ifade etti.
Yanan odunların 20 gün başından ayrılmadıkları anlatan Altuntaş, "2 saat torluğun başında durma, yanıp kül olur gider. Yanmaması için bekleyeceksin. Zor bir süreç, bunun hiç bir kolayı yok." diye konuştu.
Duman, is ve toza aldırış etmeden çalıştıklarını anlatan Altuntaş, 40 ton odundan yaklaşık 5 ton kömür ürettiklerini belirterek, "Burada iş bitmez. Yüzümüzden, elimizden kara hiç eksik olmaz. İliğimize, kemiğimize kadar toz işliyor. Biz cefasını piknikçiler ise sefasını sürer. Ama bizim işimiz bu. Biz mecburuz işimizi severek yapmaya." ifadelerini kullandı
Recai Seymen ise işin çok fazla incelik ve dikkat istediğini belirterek, "Zaman zaman rüyalarımızda torluğun yandığını görerek fırlıyoruz. Hemen torluğun başına gidiyoruz. Gerçekten bu iş zor bir iş." dedi.
İsmet Altıntaş ise sıcak havalarda zorlanıp toz, is yutsa da işini severek yaptığını kaydetti.
En Çok Okunan Haberler
Tayvan’da 6.1 büyüklüğünde deprem
Dışişleri Sözcüsü Keçeli açıkladı: Erdoğan'ın ABD ziyareti ertelendi
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Kalıcı ateşkesin temini büyük önem arz ediyor”
Galatasaray, Adana'da ikinci yarı açıldı!
Sağlık Turizmi Acentası Açmak
Bursa'da 65 adet suç kaydı bulunuyordu! Jandarma yakaladı
Minik Timsahlara tam destek!
Bakan Bak'tan, Ergin Ataman'a destek
Prof. Dr. Nevzat Tarhan’a "Fahri Profesörlük" ünvanı