Hava Durumu

Ata Can Atsüren'in hedefi Bogdanovıc gibi olmak

Maaile 'sporcu' derler ya Atsüren ailesi de öyle. Baba bir eski hakem, milli atlet; anneyse eski bir basketbolcu. Ailenin büyük çocuğu Ata Can basketbola sevdalanırken, en küçük birey Duru da modern pentatlon yapıyor. Geniş ailenin babası ve oğlu ile basketbol ve hakemliği tartıştık, onlar da dobra dobra yanıtladı.

Haber Giriş Tarihi: 06.06.2018 06:45
Haber Güncellenme Tarihi: 06.06.2018 06:45
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.yenidonem.com.tr/
Ata Can Atsüren'in hedefi Bogdanovıc gibi olmak

Can Atsüren 3000 metre engellide dereceleri bulunan eski bir milli atlet. Sonradan sevdalandığı basketbol hakemliğinde iyisi kötüsüyle aralıksız 20 yıl düdük çalıp, emekli olmuş. Babasının yolundan yürürken aktif sporu seçerek kulvar değiştiren Ata Can Atsüren ise TOFAŞ'ın gelecekte çok şeyler beklediği bir yıldız oyuncu adayı.

TOFAŞ U16 Yıldız Basketbol Takımı'yla Türkiye altıncılığı derecesi bulunan Ata Can Atsüren aynı turnuvanın 25,33 sayı ortalamasıyla da sayı kralı. Başarıları bu kadarla sınırlı değil oğul Atsüren'in. Özlüce Doğa Lisesi'yle Türkiye Liselerarası Basketbol Şampiyonası'nda ikinci olarak kürsüye çıkan genç oyuncu, yıldız milli takımının da en dikkat çeken oyuncuları arasında.

Kendisini iyi bir şutör olarak tanımlayan Ata Can, özel gelişimi için Sedat Pınar'la çalışırken, Mustafa Koç Salonu'nda de tek başına şut çalışması yaparak kendini geliştiriyor. İdolünde ise Bogdan Bogdanovic seviyesinde bir oyuncu olmak var. Ayrıca koyu bir LA. Lakers ve Kobe Bryant hayranı. Genç oyuncu TOFAŞ-Fenerbahçe final serisi için de 'şampiyonluk sürpriz olmaz, neden olmasın!' tahmininde bulundu.

RÖPORTAJ: Engin AKSÖZ

Baba Can Atsüren eski atlet, eski milli basketbol hakemi.

Yanı sıra beden eğitimi öğretmenliği yapıyor.

Oğul Ata Can Atsüren ise 'yeni nesil' TOFAŞ'ın bereketli tarlasından fışkıran son ürünlerden birisi.

Turkuaz yeşilli takımın altyapısındaki merdivenleri birer birer tırmanarak kendisine 'A Takım' hedefi koyan Ata Can Atsüren formasını giydiği TOFAŞ Yıldız Takımı'yla son Türkiye Şampiyonası'nda altıncılık sevinci yaşayıp, okuluyla da Türkiye ikinciliğini elde etmiş bir oyuncu.

Kariyerini parlatan ise bu turnuvayı sayı kralı olarak tamamlayıp, ödüllendirilmesi.

Oyun kurucu/ponitguard/ pozisyonunda oynayan Ata Can, aynı zamanda yıldız milli takımının da değişmezlerinden.

Röportajın satırlarıyla, fotoğraf karelerimize konuk edemediğimiz iki bireyi daha var ailenin.

Anne Zuhal eski bir basketbolcu, bir zamanlar Bursa'da bayan basketbolunun lokomotifliğini yapan DSİ Nilüferspor'un ilk oyuncularından.

Ailenin en küçük bireyi, Ata Can'ın kız kardeşi Duru ise 'soyuna çekmiş' olacak ki yüzücülükle başladığı sportif kariyerini şu aralar modern pentatlon yaparak sürdürüyor. Türkiye çapında dereceleri olan Duru bunun yanı sıra voleybolla da yakından ilgili.

Bu köşeyi takip edenler iyi bilir. Söyleşilerimize farklı mecralardan sporcuları davet ederek, onları spor kamuoyuna tanıtma gibi bir misyonu yerine getirmeye çalışıyoruz.

Amacımız spor denilen olgunun salt futboldan ibaret olmadığını örnekleriyle kanıtlamak. Bu dünyada izlemeye başlayınca keyif alınacak o kadar çok farklı etkinlik var ki say say bitmez!

Ailenin iki bireyini işi ve okulu nedeniyle medyaya getirme şansımız olmadı. Böyle olunca da en ekstremlerini; yani eski bir hakem ve atlet babayla, geleceğe umutla yatırım yapmaya devam eden pırıl pırıl bir basketbolcu adayını Atsüren ailesi adına huzurlarınıza getirelim dedik bu seferliğine.

Önce babadan başlayalım. Kimdir Can Atsüren. Kendinizi bize tanıtır mısınız?

"Gurbetçi bir ailenin çocuğu olarak 1971'de Nürnberg-Almanya'da dünyaya geldim. Anneannemin yanında Bursa'da büyüdüm. Süleyman Çelebi Lisesi mezunuyum. Daha sonra yüksek tahsilime Uludağ Üniversitesi Beden Eğitimi Öğretmenliği bölümünde devam ettim. Tophane Endüstri Meslek Lisesi'nde beden eğitimi öğretmeni olarak çalışıyorum. Neredeyse 24 yıl olmuş. Evliyim. Eşim de eski bir basketbolcu ve meslektaşım. Ata Can'ın yanı sıra, Duru isminde 10 yaşında bir kız çocuğum var."

Hakemlik kısmına geçmeden önce herhangi bir sporla uğraştınız mı diye soracak olsam?

"TOFAŞ'ın altyapılarında basketbol oynasam da kendimi eski bir atlet olarak tanımlayabilirim. Orta mesafe koşucusuydum. 1500, 3000 ve 3000 engellide yarıştım. 3000 engellide 'Balkan İkinciliği' madalyam var."

Hakemliğe geçişiniz nasıl oldu?'

"Bursa basketbol hakemliğinin duayen isimlerinden Alpaslan Kara'nın sayesinde. Bir gün bana 'Basketbol hakem camiasında, bu işin içinden gelmiş kişilerle birlikte yol almaya ihtiyacımız var. Bizimle birlikte olmak ister misin? deyince yaşamıma yeni bir pencere açılmış oldu.

1993-2014 yılları arasında 20 yıl basketbol hakemi olarak salonlarda bilfiil görev yaptım. A Klasmanında milli hakem statüsüyle bugünkü adıyla Süper Lig'de yönettiğim birçok maçta mümkün olduğunca adaletli kararlar vermeye çalıştım."

Hakem kararları genelde çok eleştirilir. Standart bir hakem yönetimi nasıl olmalıdır?

"Her iki tarafa da eşit düdük çalarak. Başka bir söylemle A potasında neyi çalıyorsa, B potasında da aynı kararı verebilmek, hakemlikte önemli bir kriterdir."

Başınıza iş açan maçla, sorun çıkartan oyuncu çıktı mı karşınıza hiç?

"Bu sorunuza 'hayır' diye yanıt vereceğim. Çünkü ben çabuk teknik faul çalan veya diskalifiye eden hakem profilinin uzağında durmaya çalıştım. İletişimle her şeyin çözümlenebileceğine inanan birisiyim. Bu iletişim sayesinde birçok maçta yaşamaya ramak kalmış olayları nötrleştirmeyi başarmışımdır. Bir insanın var olmasını hissetmesi çok önemli. Hakem hiçbir zaman maçın önüne çıkmamalı."

Sıra geldi evlada. Ata Can'ı tanıyalım önce?

"2002 Bursa doğumluyum. Özlüce Doğa Koleji 10. sınıf öğrencisiyim (Eski tabirle lise iki). İyi bir basketbolcu olmanın yanı sıra, iyi bir eğitime sahip olmanın da kariyerimde önemli olacağını düşüyorum."

Ne bileyim futbolcu olmak varken, ya başka bir spor dalını seçebilecekken basketbolcuyu tercih etmek nereden aklına geldi?

"Babamın hakem olmasının, tercihimi belirlemede katkısı büyüktür. Yaşamımın neredeyse tamamı küçük yaşlardan itibaren babamla birlikte spor salonlarında geçti. Üzüm üzüme baka baka kararırmış. Ben de babama özenerek basketbolcu olmak istedim. Küçükken sık sık söylediğim 'Ben büyüyünce zenci olacağım, düğme (dövme) yaptıracağım' benzetmesi, bir özenti olmanın ötesinde, kariyer planlamama da direkt etki yapmıştır."

İlk antrenöründen başlayarak say dersem, yıldız takım sürecine kadar hangi hocaların senin üzerinde emeği oldu?

"Çağrı Kürşat Birdar basketboldaki ilk hocamdır. Küçük takımda Burak Hacıismail'le, Ali Salkım'dan çok şeyler öğrendim. Halen oynamaya devam ettiğim yıldız takımda da Gülhan Öztürk'le birlikteyim."

Kendine idol olarak seçtiğin oyuncu var mı?

"Şimdi NBA'de oynasa da eski Fenerbahçeli Bogdan Bogdanoviç. Onun gibi bir oyuncu olmayı çok istiyorum. NBA'den de Kobe Bryant. Basketbolu bırakmış olsa da bir dünya yıldızı ve kolay kolay unutulmayacak."

NBA senin için bir hedef mi, yoksa gerçekleşmesi zor bir rüya mı?

"Kim o ligde bulunmayı istemez ki?.. Los Angeles Lakers en beğendiğim takım. Bir rüyaysa ve gerçekleşecekse eğer, orada oynamayı çok isterim."

Oyunculukta nerelere gelmek istiyorsun?.. Örneğin bir Yiğit Arslan, bir Berkan Durmaz gibi A Takım'da oynayabilmeyi kendine hedef olarak belirlediğini söyleyebilir miyiz?

"Kesinlikle. Özellikle Berkan Durmaz'ı çok beğeniyorum. İnşallah bir gün onun seviyesinde bir oyuncu olurum. Yiğit ağabey de çok iyi bir şutör. Euroleague seviyesinde bir oyuncu olma gibi hedef koyacaksam önüme, bunun için çok çalışmam gerektiğini biliyorum."

En çok hangi özelliğini beğenirsin. Bir de kendini eksik hissettiğin yönlerin?

 "Şutumu beğeniyorum. Ama biraz daha geliştirmeye ihtiyacım var. Ballhandlingim de (top hâkimiyeti) fena sayılmaz ama daha üzerine koymam gerekiyor."

Şutunu söylemişken; U16 Yıldızlar Türkiye Şampiyonası'nda en skorer oyuncu seçildin yanılmıyorsam?

"Evet doğru. Takım halinde TOFAŞ'la 6. olurken, ben de 25,33 ortalamayla turnuvanın sayı kralı oldum. 7 maçta toplam 178 sayı ürettim. Bireysel ödüller insana daha iyi oynaması için şevk ve moral veriyor."

Yıldız Milli Takımı'nda buna benzer performansların oldu mu?

"Ocak ayı içinde Sakarya'da oynanan Uluslararası Yıldız Erkekler Basketbol Turnuvası'na dahil maçta Fransa'ya karşı (69-72 Fransa) 27:43 dakikada 21 sayı, 5 ribaund, 1 top çalma, 2 top kaybı yaparak oynamıştım. Sarper David Mutaf'tan sonra (24 sayı) en çok sayı atan oyuncusu olmuştum milli takımın."

Okulunla da bir başarın oldu son zamanlarda değil mi? 

"Özlüce Doğa Koleji ile Türkiye Liseler Basketbol Şampiyonası'nda Türkiye ikincisi olduk. Finalde Anadolu Efes'in altyapısı olan Okyanus Anadolu Lisesi'ne yenilmiştik. Ancak okulun oyuncularının büyük çoğunluğu bizden 2 yaş daha büyüktü. O bakımdan bu derecemiz şampiyonlukla eş değer sayılmalı."

İdmanların dışında ekstra çalışma yapıyor musunuz?

"Bireysel gelişim hocamız Sedat Pınar'la eksiklerimi giderecek idmanlar üzerine yoğunlaşıyoruz. Yanı sıra TOFAŞ Mustafa Koç Tesisleri'nde şut makinesi ile tek başıma şut çalışması yapıyorum. Bazen 500-600 şut attığım günler bile oldu. Bu tesis bizim gibi genç kuşak için büyük bir nimet.

Orhun Ene Hocamız da haftanın belirli günleri takım halinde bize idman yaptırıyor. Ondan çok şeyler öğrenmeye başladık. Bir baba gibi her oyuncuyla bire bir ilgilenip, eksiklerimizi söylüyor. Buradan şubenin Genel Menajeri Tolga Öngören'e, A Takımı Antrenörü Orhun Ene'ye, Altyapı Sorumlusu Erhan Toker'le, Bireysel Gelişim koçumuz Sedat Pınar'a altyapıdaki genç oyunculara gösterdikleri sıcak ve yakın ilgi için hem kendim, hem de arkadaşlarım adına çok teşekkür etmek istiyorum. Ben bugün bir yere gelebilmişsem bunda kulübüm, yöneticilerimle, hocalarımızın katkıları çok büyük olmuştur."

Gelelim son soruya. TOFAŞ Anadolu Efes'i 4. maçta yenip, play-off finaline yükselince neler hissettin?

"Büyük bir sevincin yanı sıra tarifi zor bir mutluluk. Ekran başında havalara zıpladım. Şimdi Fenerbahçe ile final serisi başlıyor. Hiçbir maç oynanmadan kazanılmadığı için, TOFAŞ'ın da en az Fenerbahçe kadar şansı olduğuna inanıyorum. Olamasak da en azından Fenerbahçe'ye kafa tutarız. Ben ağabeylerimin hepsine güveniyorum."

Bu güzel söyleşi için ikinize de çok teşekkür ediyorum.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.