Hava Durumu

Başbakan Yıldırım müjdeyi verdi! KOBİ'lere yeni bir kredi imkanı

Partisinin grup toplantısında konuşan Başbakan Binali Yıldırım KOBİ'lere yeni bir kredi imkanını getireceklerini kaydetti. Yıldırım "Bu kredi imkanına göre, KOBİ'lerimiz eğer teknoloji düzeyi yüksek ürün ve yatırımlara yönelirse yüzde 70'i ödemesiz, yüzde 30'u geri ödemeli olmak üzere destek sağlayacağız" ifadelerini kullandı.

Haber Giriş Tarihi: 31.10.2017 12:11
Haber Güncellenme Tarihi: 31.10.2017 12:11
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.yenidonem.com.tr/
Başbakan Yıldırım müjdeyi verdi! KOBİ'lere  yeni bir kredi imkanı

İşte Yıldırım'ın konuşmasından satır başları:

Cumhuriyetimizin en büyük kazanımı şüphesiz demokrasi ve hukuk devletidir. Bizim birinci önceliğimiz, demokrasiye sahip çıkmak daha da geliştirmek, milletimizin hukukunu korumaktır. Bir kez daha cumhuriyetimizin 94'ncü yılını kutluyorum.

Az önce de ifade ettim, cumhuriyetin 100'ncü yılına sadece 6 yıl kaldı. Son yıllarda demokrasimize millet iradesine yönelik bir çok saldırıyla karşı karşıya kaldık. Tamamını bertaraf ettik. Bu mücadeleyi verirken istikametimizi asla kaybetmedik. Hedeflerimizden hiç şaşmadık. Milletin desteğini alanların sırtı yere gelmez.

Diz çöktürmeye çalıştılar, çökmedik. Dizginlemeye çalıştılar, inadına şaha kalktık. Cumhuriyetin 94'üncü yılına daha da güçlenerek ulaştık. Türkiye 15 Temmuz'a rağmen, terörle yoğun mücadeleye rağmen bu senenin ilk yarısında yüzde 5'in üzerinde bir büyüme gerçekleştirildi. Dünyada bizden daha fazla büyüyen iki ülke var.

Biri Çin, biri Hindistan. Bu yılın sonunda büyümemiz 6'nın üzerinde belki de 7'ye yakın bir orana ulaşacak. Bunun olması halinde Türkiye 20 gelişmiş ülke içinde en fazla büyüyen ülke olacak. Gelecek 10 yılda en büyük gücümüz, yatırım üretim ve ihracatta büyüme olacaktır. Yılın ilk yarısındaki büyümenin yüzde 5,1 büyümenin 3,9'u yatırımlardan geliyor, net ihracat artışı geliyor. 2017 yılını ihracatta istihdamda seferberlik yılı ilan etmiştik. İhracatta hedefi 153 milyar koymuştuk. Güncelledik, şimdi yeni hedefimiz 156,5 milyar. Yüzde 10,6 ihracatta büyümeyi gerçekleştirdik.

Merkez Bankamızdaki döviz rezervi, darbe girişiminden sonra 90 milyar dolarlara gerilemişti. Şu an 117 milyar dolar dolar civarındayız. Yeniden 135 milyar rekor seviyesine çıkmamız içten bile değil. Son dönemde hayata geçirdiğimiz bir çok düzenleme var. bunları adeta anlatacak zaman bulamıyoruz. Çünkü üst üste reform niteliğinde çok önemli düzenlemelere imza atıyoruz. Kim yapıyor? Bu yüce Meclis, bu grup yapıyor.

"YÜZDE 70'İ ÖDEMESİZ, YÜZDE 30'U GERİ ÖDEMELİ OLMAK ÜZERE DESTEK SAĞLAYACAĞIZ"

KOBİ'lere esnaf sanatkarlara 10 milyar liralık yeni kredi imkanından bahsetmiştim. İş yeri kredisi, taşıt kredisi. Onun üzerine şimdi yeni bir şeyden bahsedeceğiz. O da KOBİ'lerimizde yeni bir kredi imkanını getiriyoruz. Bu kredi imkanına göre, KOBİ'lerimiz eğer teknoloji düzeyi yüksek ürün ve yatırımlara yönelirse yüzde 70'i ödemesiz, yüzde 30'u geri ödemeli olmak üzere destek sağlayacağız. Amaç katma değeri yüksek ürünlere KOBİ'leri yöneltmek. Yani pahada ağır, yükte hafif. Akıl terinin içinde olduğu, alın teriyle ürünleri üretmek ve daha çok kazanmak.

"500 MİLYON DESTEĞİ KOBİ'LERİMİZE VERMİŞ OLACAĞIZ"

Toplam destek tutarı her bir KOBİ için 5 milyar. Özel bir ürün olursa bu iki katına çıkabilecek. Teknik teknoloji yatırımı destek programı diyoruz buna. Başvurular geçen hafta itibariyle başladı. Geçtiğimiz ay KOBİ'lerin teknoloji ve üretim altyapısını geliştirmek için KOBİ Geliştirme programını da başlatmıştık. Şu ana kadar 8 bin 355 müracaat aldık, değerlendirmeleri sürüyor. Kısa sürede 500 milyon desteği KOBİ'lerimize vermiş olacağız.

Bir de yeni destek sistemi olarak, stratejik ürün desteği planladık. Bu programda da yerli ve milli ürünler ayrıca desteklenecek. Yerli katkısı ne kadar fazlaysa, patentiyle, mülki fikri haklarıyla tamamen milli bir ürün varsa bunlara ayrı bir destek programı hayata geçiriyoruz. KOBİ'lerimiz ithal ettikleri ürünlerle ürettikleri takdirde, ithal ettiği ürünü geliştirmek suretiyle yerlilik oranını artırırlarsa bu destekten faydalanabilecekler. Müracaatlar da 15 gün sonra alınmaya başlanacak.

GÜMRÜK KAPILARINDA ÖNEMLİ DEĞİŞİKLİKLER

Bir diğer önemli gelişme gümrük kapılarında. Gümrük kapıları biliyorsunuz dış ticaretimizin, ülkemize giren çıkan malların ve ziyaretçilerin karşılaştıkları adeta bizim vitrinimiz niteliğindedir. Özellikle kara gümrük kapılarımıza gelen ve giden araçlar artık otomatik plaka okuma ve kaydetme sistemiyle çalışacak. Yarın itibariyle, 17 sınır kapımızda kurulan bu sistem faaliyete geçecek. Halen iki sınır kapımız, Kapıköy Sarp ve Türközü. Buralarda da çalışmalar biter bitmez sistem faal hale gelmiş olacak. Bu sistemi tamamen yerli kaynaklarla yaptık. Yabancı dilde plakalar için de anında çeviri sistemi var. giriş çıkışlar kolaylaşıyor, insan kaynaklı hatalar tamamen ortadan kalkmış olacak. Aynı zamanda güvenliği artıracak şekilde bilgiler anında analiz edilecek, değerlendirilebilecek. Özellikle kaçakçılıkla mücadelede çok ciddi kazanım elde etmiş olacağız.

ENGELLİLERE MÜJDE

Engelli vatandaşlarımıza yönelik uygulamalara da kısaca değinmek istiyorum. Aldığımız kararları bugün engelli vatandaşlarımız başta olmak üzere bütün milletimizle paylaşıyoruz.

5 BİN ENGELLİYE İŞ MÜJDESİ!

Engelli vatandaşlarımızın hakkını teslim eden, onlara öncelik sağlayan tek parti AK Partidir. Bunu niye söylüyorum? Ben söylemiyorum, rakamlar söylüyor. 2002'de kamuda çalışan engelli sayısı, memur 5 bin 777. Şimdi ne kadar? 52 bin 236. 15 yılda işçi memur özel sektör devlet topladığımız zaman 365 binin üzerinde engelli kardeşimize iş-aş sağladık, 15 yılda. Bu rakamlar bile tek başına engelli kardeşlerimize bakış açımızı ortaya koyuyor. Eskiden ne yapılıyordu? Engelliyse kimse görmesin... Karanlık odalarda saklıyorlardı, sanki ayıpmış gibi. Toplumdan uzak tutmaya çalışarak maalesef engellilerin hayata katılması engelleniyordu. Önce zihinlerdeki engeli yıktık, sonra da önümüzdeki engeli kaldırdık. Ayrıca 15 yıl içinde kapsamlı yasayı biz çıkardık, yasaları yoktu. 2011 yılında kamu kurumlarına girişi, merkezi sistemle yapmaya başladık. Kim girdi, kim girmedi, torpil mi yapıldı? Bunlar kalktı, KPSS'nin bir benzeri e-KPSS sistemini başlattık. Bu uygulama dünyanın hiçbir yerinde yok.

Peki engelliler için müjde ne? Önümüzdeki sene 2018'de 5 bin engelli kardeşimize iş vereceğiz. Hayırlı uğurlu olsun. Ayrıca e-KPSS yani engelliler için yapılan KPSS sınavının geçerlilik süresi 2 yıl. Hakları yanmasın diye bunu 4 yıla çıkarıyoruz. Bir daha onları zahmete sokmayalım, ellerindeki puanlarla bu yerleştirme yapılacak.

"BÜTÇEMİZİN ESAS İTİBARİYLE BU SENEKİ BÜYÜKLÜĞÜ 763 MİLYAR LİRA"

İkinci bir konuda bütçe. 2018 Plan Bütçe Komisyonu'nda görüşmelere başlıyoruz. Peki 2018 nedir, ne değildir? Birkaç cümleyle bunu anlatmak isterim. Bu bütçemiz AK Parti iktidarının 16'ncı bütçesidir. Türkiye Cumhuriyeti'nde üst üste 16 bütçe yapan başka bir iktidar var mı, ben hatırlamıyorum. Bu istikrarı gösterir. Bu kalkınmayı gösterir, bu da sürdürülebilir büyümeyi gösterir. Evet bütçemizin esas itibariyle bu seneki büyüklüğü 763 milyar lira.

2002 yılında AK Parti ilk bütçesini yaparken bütçenin manzarası neydi? Gelirlerinin yüzde 43'ünü doğrudan faize ödüyordu. Birikmiş faiz borcuna neredeyse bütçenin yarısını veriyordu. Geriye kalan 57 ile de ne yapacaksan yapacaksın... Babaannemin lafı gibi "bütünü bölme, yarımı yeme, ye iç karnını doyur" Türkiye'nin hali buydu. O günlerden nereye geldik. Şimdi ne oldu? 2018 bütçesinde faize vereceğimiz miktar yüzde 9. Yüzde 43'ten yüzde 9'a.

O iş bitti. Yeni seneden itibaren artık bu taşeron meselesi bitmiş oluyor. Yeni meselelere bakalım.

"BELEDİYEMİZDEKİ İSTİFALAR VE DEĞİŞİM DE AYNI ANLAYIŞ İÇERİSİNDE GERÇEKLEŞİYOR"

Teşkilatlarımıza teşekkürlerimi sunuyorum. Yeni görev alan veya görevini devreden bütün yol arkadaşlarımı selamlıyorum. Bizim davamız makam mevki yarışı değil, vatandaşa hizmet yarışıdır. Arkadaşlarımızın bu bilinçle görev yaptıklarını ve bu bilinçle görevlerini başka arkadaşlara devrettiklerini biliyoruz. Belediyemizdeki istifalar ve değişim de aynı anlayış içerisinde gerçekleşiyor. Bunu millete hizmet yolunda bir nöbet değişimi olarak görüyoruz. Bizim yol arkadaşlığımız başka partiler gibi görev bitene kadar değil son nefesi verene kadardır. Görevlerini devreden bütün belediye başkanlarımıza hizmetlerinden dolayı bir kez daha partimiz adına milletimiz adına teşekkür ediyorum.

CHP'YE ŞEDDELİ DİKTATÖR CEVABI

Burada bir noktaya özellikle dikkatinizi geçmek istiyorum. Son zamanlarda ana muhalefet partisi CHP'de ciddiyeti giderek artan bir üslup bozulması yaşanıyor. Sayın Kılıçdaroğlu'nun ne dediğini anlayan varsa beri gelsin. Şimdi ana muhalefet partisi sözcülerini de böyle ayarı kaçmış bir dil kullanmaya atan sebebi de doğrusu merak ediyoruz.

"PARTİ SÖZCÜSÜ MÜ, PARTİ SÖVÜCÜSÜ MÜ DOĞRUSU ANLAYAMADIK"

Bir parti sözcüsü geçen gün, cumhurbaşkanımız hakkında münasebetsiz laflar etti. Onu dinleyince adam parti sözcüsü mü, parti sövücüsü mü doğrusu anlayamadık. Bakın bunlara burada terbiyem müsaade etmiyor. Öyle bir cevap veririm ki altından kalkamazlar.  Ama şu kadarını söyleyeyim, şeddeli diktatör arıyorlarsa geçmişlerine, geleneklerine baksınlar.

"BU ÜSLUP NE SİYASETE NE DE SİYASETÇİYE YAKIŞIR"

Vatandaşın duası ve desteğiyle kesintisiz iktidara gelen parti AK Parti'dir, lideri de Recep Tayyip Erdoğan'dır. Sizin bu hezeyanlarınız bu gerçeği değiştirmez. Bunu vatandaşımız biliyor. Sayın Kılıçdaroğlu sadece cumhurbaşkanımıza, partimize değil aynı zamanda da millete de hakaret etmekten gerek duymuyor. Sandığa gidip serbest iradesiyle oy veren vatandaşlara yükleniyor. "Niye AK Parti'ye oy veriyorsunuz" diye onlardan hesap sormaya çalışıyor. Bu üslup ne siyasete ne de siyasetçiye yakışır.

Sen ikide bir saygısızlık yapacaksın, meramını siyasi nezaket içinde ifade etmeyeceksin sonra da saygı bekleyeceksin. Ve diyor ki 'Evet oyu verenlerin çoğu pişman' Kardeşim nereden biliyorsun? İnsanların aklından geçenleri okuma kabiliyeti mi kazandın?

"15 YILDIR BİR ADIM BİLE İLERİ GİDEMEYEN PARTİNİ KURTAR KARDEŞİM"

Vatandaşlarla kavga etmenin değil, barışmanın yolunu bul. Çalış, çabala bir gün belki sen de iktidar olursun. Size oy verenle birlikte başka partilere de oy verenlere saygı duymayı öğreneceksiniz. Bir de diyor ki "Demokrasinin namusunu kurtaralım" Sen merak etme Kemal bey, AK Parti milletimizle birlikte 15 yıldır demokrasinin namusunu, vesayetçilere darbecilere karşı korudu, korumaya devam ediyor. Eğer illa bir şey kurtarmak istiyorsan, 15 yıldır bir adım bile ileri gidemeyen partini kurtar kardeşim. Bu ülkenin siyasetinde bu ayıplı dilin yeri yok. Herkes ne konuştuğunu bilecek, millete yakışan üslupla konuşacak.

"SÖYLEDİĞİMİZ BÜTÜN HUSUSLAR GERÇEKLEŞMİŞ OLDU"

Biliyorsunuz Kuzey Irak'ta bir referandum oldu. Bu referandum boştur, tanımıyoruz dedik. Irak yönetimi bizim muhatabımızdır dedik. Ve bütün havalimanları, sınır kapıları merkezi hükümetin kontrolünde olmalıdır dedik. Ayrıca Irak anayasasına göre Irak'ın toprak bütünlüğü hükümranlık hakları asla zedelenmemelidir dedik. Bu referandumu yapanlar bunun bedelini ödemelidir dedik. Ne oldu? Bunlar artık orada yöneticilik yapamaz dedik. Ne oldu? Bırakmak zorunda kaldılar. Sınır kapısını da bu sabah itibariyle Habur merkezi hükümete teslim edildi. Bundan sonra Habur geçişindeki bütün kontroller Irak hükümeti tarafından yapılacak. Türkiye - Irak hükümeti yetkililerinde yapılacak. Habur'da bizim görevlilerimiz, öbür tarafta Halil İbrahim olarak adlandırılıyor, Bağdat'tan gelen görevliler olacak. Ve bu şekilde de başından beri söylediğimiz bütün hususlar gerçekleşmiş oldu.

Bu devir teslim işlemlerinde herhangi bir tatsızlık yaşanmamış ve sükûnetle gayet sıkıntısız şekilde bu dönüşüm sağlanmıştır. Bundan böyle sınırın öbür tarafında adım başı kontroller, gayri meşru vergiler, haraçlar ortadan kalkacak. Ve sınırdan giren TIR'larımız Bağdat'a Basra'ya kadar yollarına devam edecekler. Aradaki nemalananlar da böylece ortadan kaldırılmış olacak. Bu aynı zamanda Irak'la aramızdaki ticareti karşılıklı olarak artması için de imkan sunuyor.

BAKÜ - TİFLİS - KARS DEMİRYOLU HATTI

2004 yılında projeyi fikir olarak Gürcistan ve Azerbaycan'daki muhataplarıma açtığımda hiçbirisi böyle bir projenin gerçekleştirilebileceğine ihtimal vermediler. "Bölgede büyük devletler var, bunu biz nasıl yaparız" dediler. Bu proje sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi olmadan gerçekleştirilemezdi. Başından beri projeye büyük destek veren cumhurbaşkanımıza şükranlarımı sunuyorum.

Ayrıca projenin gerçekleştirilmesinde ikinci en büyük katkı Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev'dir. Finansmanına da kaynak temin etmek suretiyle projenin bugünkü haline gelmesine büyük katkı sağlamıştır. Tek millet iki devlet olduğumuz Azerbaycan Türkiye ilişkilerinde bu proje yeni bir dönüm noktası oluşturacak. Proje toplam 850 km uzunluğu var, 510 km'si Azerbaycan topraklarında 79 km'si Türk topraklarında geri kalan da Gürcistan topraklarından geçiyor. Üç ülkenin birlikte çalışmasının hem zorlukları var, hem de bir takım yeni tecrübelere kazandırdı.

Bakın projeyi yaparken Gürcistan ile Türkiye arasında bir tünel var. Aktaş bölgesinde. Tünelin yarısı Gürcistan'da yarısı da Türkiye tarafında kalıyor. Bunda ne var diyeceksiniz... 9 ay dışişleri diplomatlar bu tünelden çıkacak toprağın kime ait olduğunu tartıştılar. Şaka değil. 100'lerce sayfa yazışma ve sonunda çözümü bulduk ve yolumuza devam ettik. yani böyle farklı kültürler, ülkeler ile iş yapmanın zorluklarını da bu geçtiğimiz 8-9 yıl içerisinde yaşadık. Allaha şükür mutlu sona erdik. Bu hatla beraber Çin'den kalkan tren Hamburg'a kadar 12 günde gidebilecek. Alternatifi ne? Deniz yolu 45 gün. 12 gün nere 45 gün nere. Türkiye, ister Uzakdoğu'dan Avrupa'ya, ister Avrupa'dan Uzakdoğu'ya vazgeçilmez güzergâhta bulunuyor.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.