Borca kefil olanlar için Yargıtay'dan emsal karar! 'Eş rızası olmadan geçerli sayılmaz'
Borca kefil olanlar için Yargıtay'dan emsal karar! 'Eş rızası olmadan geçerli sayılmaz'
Evli olan ve arkadaşının borcuna kefil olan şahsa icra geldi. Yargıtay, eşin rızası olmadan yapılan kefilliğin hukuken geçersiz olduğuna hükmetti.
Haber Giriş Tarihi: 05.07.2018 10:52
Haber Güncellenme Tarihi: 05.07.2018 10:52
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.yenidonem.com.tr/
Yargıtay 19. Ceza Dairesi, taahhüt tarihinde evli olan birinin, eşinin kefalet işlemi öncesinde veya icra kefilliği sırasında rızasını almadığı takdirde kefilliğinin geçersiz olduğuna karar verdi. Kırmak istemediği yakın bir arkadaşının 'borcuma kefil olur musun?' teklifine olumlu cevap veren vatandaş, borcun ödenmemesiyle büyük şok yaşadı. 'Borçlunun ödeme şartını ihlali' suçundan 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 340. maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair İcra Ceza Mahkemesi'nin kararıyla sarsılan kefil, soluğu mahkemede aldı. İtirazı 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nce reddedilen kefilin imdadına Adalet Bakanlığı yetişti. Bakanlığın, kanun yararına bozma istemi üzerine devreye giren Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, dosyayı Yargıtay 19. Ceza Dairesi'ne gönderdi.
İcra kefili olan sanık tarafından 25 Kasım 2015 tarihinde ödeme taahhüdünde bulunulduğuna dikkat çeken 19. Ceza Dairesi, Türk Borçlar Kanunu'nda, 'eşlerden biri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı olmadıkça veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı doğmadıkça, ancak diğerinin yazılı rızasıyla kefil olabilir; bu rızanın sözleşmenin kurulmasından önce ya da en geç kurulması anında verilmiş olması şarttır.' şeklinde düzenleme mevcut olduğuna dikkat çekti. Kararda şu ifadelere yer verildi:
"Bu düzenlemeye nazaran, dosya içerisinde mevcut nüfus kaydına göre taahhüt tarihinde evli olan sanığın eşinin kefalet işlemi öncesinde veya icra kefilliği sırasında rızasının alınıp alınmadığının belirtilmemesi nedeniyle geçerli bir kefalet işlemi dolayısıyla hukuken geçerli bir ödeme taahhüdü bulunmadığı ortadadır. Taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nin kararının bozulmasına oy birliği ile karar verildi."
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Borca kefil olanlar için Yargıtay'dan emsal karar! 'Eş rızası olmadan geçerli sayılmaz'
Evli olan ve arkadaşının borcuna kefil olan şahsa icra geldi. Yargıtay, eşin rızası olmadan yapılan kefilliğin hukuken geçersiz olduğuna hükmetti.
Yargıtay 19. Ceza Dairesi, taahhüt tarihinde evli olan birinin, eşinin kefalet işlemi öncesinde veya icra kefilliği sırasında rızasını almadığı takdirde kefilliğinin geçersiz olduğuna karar verdi. Kırmak istemediği yakın bir arkadaşının 'borcuma kefil olur musun?' teklifine olumlu cevap veren vatandaş, borcun ödenmemesiyle büyük şok yaşadı. 'Borçlunun ödeme şartını ihlali' suçundan 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 340. maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair İcra Ceza Mahkemesi'nin kararıyla sarsılan kefil, soluğu mahkemede aldı. İtirazı 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nce reddedilen kefilin imdadına Adalet Bakanlığı yetişti. Bakanlığın, kanun yararına bozma istemi üzerine devreye giren Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, dosyayı Yargıtay 19. Ceza Dairesi'ne gönderdi.
İcra kefili olan sanık tarafından 25 Kasım 2015 tarihinde ödeme taahhüdünde bulunulduğuna dikkat çeken 19. Ceza Dairesi, Türk Borçlar Kanunu'nda, 'eşlerden biri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı olmadıkça veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı doğmadıkça, ancak diğerinin yazılı rızasıyla kefil olabilir; bu rızanın sözleşmenin kurulmasından önce ya da en geç kurulması anında verilmiş olması şarttır.' şeklinde düzenleme mevcut olduğuna dikkat çekti. Kararda şu ifadelere yer verildi:
"Bu düzenlemeye nazaran, dosya içerisinde mevcut nüfus kaydına göre taahhüt tarihinde evli olan sanığın eşinin kefalet işlemi öncesinde veya icra kefilliği sırasında rızasının alınıp alınmadığının belirtilmemesi nedeniyle geçerli bir kefalet işlemi dolayısıyla hukuken geçerli bir ödeme taahhüdü bulunmadığı ortadadır. Taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nin kararının bozulmasına oy birliği ile karar verildi."
En Çok Okunan Haberler
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Rutte’yi kabul etti
Bursa LÖDER’den çocuk şenliği
Bursa'da drift atanlara 5 milyon 189 bin 513 TL ceza
Bursa'da kendilerini dolandıran şahsı darp ettiler
Bursa'yı "Bidaa Dükkan" tutkusu sardı
Nilüfer'de düzenlenen kros, nefesleri kesti
Başkan Bozbey, MODEF’i ziyaret etti
Bursa'da boşandı, lokma döktürdü
BURSA’da Startup yatırımcı ekosistemi bir araya geldi