Hava Durumu

Bursa dağ yöresinin durumu içler acısı... 'Tüccarlar köylüyü dolandırıyor'

Bursa kültürünün beşiği olan dağ yöresinin sakinleri son yıllarda unutulmaktan şikâyetçi. Siyasilerin kendilerini oy deposu olarak gördüğünü, sadece seçim dönemlerinde hatırlandıklarını söyleyen Keles Ziraat Odası Başkan Mustafa Din, bölgenin sorunlarını dile getirdi.

Haber Giriş Tarihi: 18.07.2019 06:10
Haber Güncellenme Tarihi: 18.07.2019 06:10
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.yenidonem.com.tr/
Bursa dağ yöresinin durumu içler acısı... 'Tüccarlar köylüyü dolandırıyor'

-Mehmet Fatih DİL-

Tarım, insanoğlunun yazıdan sonra belki de en önemli buluşu. İnsanlık tarımı keşfettikten sonra yerleşik düzene geçmiş, devletler, medeniyetler inşa etmiş, şu anki gelişimini sağlamıştır. Kadim zamanlardan beri insan toplulukları verimli alanları ele geçirmek için kan dökmüş, bu alanları ele geçirince de gelişimlerine ivme katmışlardır. Bugün Mısır medeniyetinin var oluşunu, Nil'in verimli topraklarına borçlu odluğunu söylesek herhalde abatmış olmayız.

Modern tarımın keşfiyle de bunu bilim ve AR-GE'yle harmanlayan Batı dünyası, sanayi devrimiyle bu tarım kültürünü muhteşem bir uyum içerisinde devam ettirip yükselişini sürdürmeyi bildi. Bidatlar ve cahillikle boğuşan Doğu ise gelişmeleri ancak seyretti. Bugün baktığımızda Batı dünyası, gerek toprağı işleme aletleri, gerek tohumculuk alanındaki faaliyetleriyle, az gelişmiş ülkeler üzerindeki emperyal amaçlarını sürdürmeye devam ediyor.

Bursa'nın dağ yöresi de öteden beri tarım ve hayvancılıkla varlığını sürdürmüş bir bölge. Orhaneli, Keles, Harmancık ve Büyükorhan ilçelerinden oluşan dağ yöresinde 70'lerden önce buğday, arpa gibi tahıl bitkileri yetiştirilmiş, bu tarihten sonra da meyveciliğin para getirdiğinin farkına varılmasıyla dağ tepe elma ağaçlarıyla donatılmıştı. 80'lerden sonra da elmalar kesilmiş yerine kiraz, vişne ağaçları dikilmiş.

Bugünlerde dağ yöresi yine bir değişim içinde. Şimdi de kirazı ve vişneden istediğini elde edemeyen köylü cevizden medet ummaya başladı. Elmaların başına gelenler yavaş yavaş vişne ve kirazların da başına geliyor. Kesiliyor ve yerlerini cevize bırakıyor.

Ancak dağ yöresindeki değişim bu sefer, öncekilerden daha sancılı geçiyor. Kooperatifçiliğin olmamasıyla kendini tüccarın kucağına teslim eden çiftçi, dövize endeksli giderlerinin artmasıyla her sene zarar ediyor ve ekmek parası umuduyla şehre göç ediyor. Öyle ki sadece Keles'te nüfus 90'lardan bu yana neredeyse yarı yarıya azalmış. Üstelik gerek yerel gerekse ekonomi yönetimlerinin görmezden geldiği dağ köylüsü küskün ve yılgın...

DAĞ YÖRESİ'NİN 'BAŞ'I YOK

Konuyla ilgili Keles Ziraat Odası Başkanı Mustafa Din'le bir söyleşi gerçekleştirdik. Lafı hemen daha biz bir şey sormadan "Ürün para etmiyor. Tüccar buradan 2'ye alıyorsa, bu tüketiciye 7-8 liraya ulaşıyor. Bu hiç adil değil" ifadeleriyle açtı. Nedenini sorduğumuzda da "Aslında Keles'te 20 bin ton civarı kiraz rezervi var. Ama şimdi kiraz para etmediğinden, kimse yetiştirmek istemiyor. Hatta çoğu kişi ağaçlarını kesiyor. Bunun sıkıntısı çok büyük. Parayı aracılar kazanıyor. Bunun da önüne geçmenin tek yolu birlik olmak, yani kooperatifleşmek. Kooperatifleşmeyi yapacak tek kurum var o da tarımsal ve kırsal kalkınmayı destekleme kurumu. Daha önceleri bazı köylerde bazı çiftçilerin bir araya gelerek kooperatifleşme girişimleri olduysa da maalesef uzun soluklu olmadı. Resmiyete dayanmadığında, merkezde bir karşılığı olmayınca böyle ufak girişimlerin bir karşılığı olmuyor. Daha doğrusu baş yok. Baş olmayınca sonuç bu oluyor!" dedi.

KÖYLÜYÜ DOLANDIRAN ÇOK

Kooperatifleşmenin olmayışından her alanda çiftçinin zarar ettiğini söyleyen Din, ürün almaya gelen tüccarların aralarında anlaştığını, hatta köyleri bile aralarında mıntıkalara ayırarak fiyat artırmanın önüne geçildiğini anlattı. Böylece istediği fiyata köylünün malının alınabilindiğine dikkat çeken Başkan Din, dolandırıcı tüccarlardan da bahsetti. Başkan Din "Bizim üretici çok dolandırılıyor. Malı alıyor, 'Şu tarihte parayı vereceğim' diyor. Köylü de çürüme ya da yer sorunu sebebiyle mecbur veriyor. Vade geldiğinde adamı gören bile olmuyor. Dört sene önce bir tüccar, köylüyü yaklaşık 1 milyon lira civarında dolandırdı. Bu çok sık karşılaşılan bir durum" ifadelerini kullandı.

Yörenin büyük çapta göç sorunu olduğunu da belirten Başkan Din, sadece Keles'te 90'ların ortalarında 35 bin olan nüfusun günümüzde 12 binlere kadar düştüğünü söyledi. Tarımın ancak genç nüfusla sürdürülebileceğini vurgulayan Din "65 yaş üstü insanlardan ne üretim bekleyebilirsiniz ki! Bir şey de öğretemezsin. Yatırım yok buralarda. İstihdam alanında hiçbir şey yapılmıyor Keles'e. Burada 200-300 kişilik bir istihdam olsa, hayvancılık da gelişecek, tarım da gelişecek. Önceden kömür işletmeleri vardı. Kapandı. Şu an sadece BESAŞ'ın süt işleme tesisi var ama istihdam anlamında yeterli değil " dedi.

DAHA ASFALTIMIZ DÖKÜLEMİYOR!

Yerel yönetimlerin Keles'i hizmet konusunda tatmin etmediğini söyleyen Başkan Din, dağ yöresinin ova ilçelerine nazaran geri plana atıldığını iddia etti. Özellikle yıllardan beri devam eden yol sorununun bir türlü çözülemediğini aktaran Başkan, 54 km'lik şehirle ilçeyi birbirine bağlayan yola yıllardır sıcak asfalt bile dökülmediğini ifade etti. Başkan Din "Buraya yapılan yatırımlar çok bilinçsizce harcanıyor. Mesela yıllardır bölgeye bir soğuk hava deposu isteğimiz var. Bunu çeşitli makamlara hep  dile getirdik. Yapılmıyor. Ama Büyükşehir şimdilerde her köye maliyeti 500 bin-1 milyon lira arası olan konak yaptı. Köylerde insan yok. Kim faydalanacak bunlardan! Halbuki bölgeye bir soğuk hava deposu yapılsa, köylünün ürünü de para edecek, bu konuştuğumuz sorunların belki de hiçbiri yaşanmayacak. Yerel yönetimler şaşaayı çok seviyor" diye konuştu. Büyükşehir'in ve Keles Belediyesi'nin tarıma destek adı altındaki çilek fidesi dağıtımını da eleştiren Başkan Din "Seçimler öncesi öyle şov olsun diye üç beş kişiye birer kasa fide dağıtıldı. Sonra unutuldu gitti. Böyle olmamalı!" ifadelerini kullandı.

TOPRAKTA ORGANİK MADDE KALMADI

Başkan Din, bölgedeki toprağın verimsizleştiğini de söyledi. Yıllardan beri kimyasal gübrenin yanlış ve bilinçsiz kullanımından dolayı bölgenin toprağında organik maddenin çok azaldığını söyleyen Başkan Din "Organik madde olmadığı zaman toprak ölmüş demektir. Çok ezbere tarım yapıldı zamanında buralarda. İyi verim alabilmek için toprakta, yüzde 4 oranında organik madde olması lazım. Bizim analizlerde bu 1-1,5 arası çıkıyor. Normal değerin neredeyse 4 kat eksiği. Bunun en önemli sebeplerinden biri de hayvancılığın artık yapılmayışı. Önceden çiftçi çıkan gübreyi bahçesine götürüp organik maddeyi yükseltiyordu. Şimdi bu kalmadı. Baraklı köyündeki araziler neredeyse bitti. Şu zamanlarda kiraz yetişiyor ama ittire kaktıra. Çilek üretimi çok azaldı. Bu konuda ihracatçı firmalar da şikâyetçi. Verim düşük olduğundan, tonaj çıkaramama endişesiyle buraya mal almaya gelmek istemiyorlar" dedi.

TARIM DESTEKLERİ ÇOK YETERSİZ

Başkan Din, Türkiye'nin tarım politikalarına da değindi. Tarım desteklerinin yetmediğini söyleyen Din özellikle mazotun çok pahalı olduğunu, bunun da çiftçiye ciddi bir külfet getirdiğini söyledi. Şu anki tarım destekleriyle arazinin dönümüne 13-15 lira ödendiği bilgisini veren Başkan Din "Bahçeyi en az 3 sefer sürüyorsun. Ama verilen para 13-15 lira. Bir dönümün sürülme maliyeti tek seferde 100 lira civarı. Bu parayla gübre mi alacak çiftçi, yerini mi sürdürecek. Ne yapacak? Yeter mi bu para, mümkün mü?" dedi.

Destekleme ya da hibelerin şartlarının ağır olduğunu söyleyen Başkan Din "Mesela bu hibelerden genç çiftçiye destek projesinde, yararlanma şartlardan biri otuz yaşını geçmeyecek olması. Burada yaşayan birçok çiftçi 40-50 yaşlarında, gücü kuvveti yerinde olan insan var. Bunlara da verin. Başka bir şart da başvuranların beş yıl hiçbir işe girmeyecek olması. Bu insanların her ay 856 lira tarım Bağ-Kur'una prim yatırması gerekiyor. Önceden tarım Bağ-Kur primi 112 liraydı. Şimdi böyle olunca Keles'te hiçbir çiftçi bu parayı ödeyip de tarım Bağ-Kur'unu yatıramıyor. Ne kazanıyor zaten? Yatıramayınca ne yapacak köyde? 5 yıl da bu aldıkları hayvanlara bakmak zorunda kalacak. Zaten beş yıl sonra tarım Bağ-Kur primi adamın parasını karşılamıyor. Bunlar büyük problemler" dedi. Başkan Din'e göre bu destekler normal çiftçinin hiç işine yaramıyor, ancak daha önce tesisi olan patronlar verilen destek ve hibelerle daha da büyütülüyor.

ÇİFTÇİ ÖNÜNÜ GÖREMİYOR

Başkan Din, tarım kredilerinin veriliş yöntemini de eleştirdi. Tarım kredilerinde faizlerin düşük olmasına rağmen verilen paranın da düşük olduğuna değinen Başkan Din "Adamın mesela 20 dönüm yeri var. Alabildiği kredi 30 bin lirayı geçmiyor. Kimsenin de işini görmüyor bu para. Yatıracağı zaman ondan bundan para istiyor. Kredi kullanan çiftçinin yüzde 80'i bu şekilde. Yani bir traktör parası bari ver de çiftçi işini görsün! Dönüm başına 2 bin lira civarı veriyor. Bunu daha büyük meblağlarla, uzun vadeye yay. Beş senelik mesela. Çiftçi önünü görsün. Aletini alsın, üretimini planlasın. Ama maalesef yapılmıyor!" dedi.

Başkan Din, çözüm önerisi olarak da kredi ve desteklerin toprak sahipliğine göre değil de üretilen ürünün miktarına göre verilmesini savundu. Bunun üretimi de artıracağını söyleyen Din "Mesela adam 2 ton kiraz üretiyorsa "750 kg'lık parasını ben veriyorum" denmeli. O zaman çiftçi daha çok üretmeye çalışır" ifadelerini kullandı.

'KIRSAL KALKINMA STATÜSÜ'NE ALINMALIYIZ!

Keles'in başka bir sorunu da bir türlü 'Kırsal Kalkınma Bölgesi' kapsamına alınmaması. Konuyu defalarca yetkililere ilettiklerini ifade eden Başkan Din "Buna çok ihtiyaç var. Dağ yörelerinin hepsinin alınması lazım. Bakın Kütahya'nın Tavşanlı ilçesi şu an bu kapsamda. Bu statüye girildiği zaman vergiler de çok cüzi bir orana düşüyor. Sadece çiftçi için değil esnaf için de önemli bu. Mesela bu yüzden Tavşanlı daha ucuz. Bursa'ya bağlı olan çevredeki birçok köy oraya alışverişe gidiyor, aynı uzaklıkta olmalarına rağmen!" diye konuştu.

Bölge insanının bilinçsizliğine de dem vuran başkan Din, bilinçlenmenin artması gerektiğini, ufak çıkarlar için köylünün birlikte hareket edemediğini söyledi.

ÜVEY EVLAT MUAMELESİ GÖRÜYORUZ!

Bursa'nın dağ yöresinin yıllardır mâkus gidişatının değişmediğini dile getiren Başkan Mustafa Din, bölgenin yeterince temsil edilmeyişinden dert yandı. İnegöl, Karacabey gibi dağ ilçeleri gibi bölgenin yatırım çekmediğini söyleyen Din "Biz 'elde var 1' olduğumuz için siyasiler burayla ilgilenmiyor. Oy verip Meclis'e gönderdiğimiz milletvekilleri, başkan yaptığımız insanlar tarafından çabuk unutuluyoruz! Daha önce verilen sözler vardı. Mesela bir termal tesis yapılması düşünülüyordu. Planlar yapılıyordu. Ancak gerisi gelmedi. Özel sektör yatırımcıları da sanki bilerek uzaklaştırılıyor. Buraya fabrika açmak için gelen bir girişimci, bürokratik engellerden dolayı vazgeçti mesela. Buraya neden üvey evlat muamelesi yapılıyor anlamış değiliz" ifadelerini kullandı.

DAĞIN GELECEĞİ CEVİZDE!

Tüm olumsuzluklara rağmen hâlâ bölgede umut tohumlarının yeşerdiğini anlatan Başkan Din, çiftçinin cevize yöneldiğini anlattı. Başkan Din, Türkiye'nin ceviz ihtiyacının yüzde 65'inin ithalatla karşılandığını belirterek "Şu an ne kadar ceviz dikilirse dikilsin 20 senede iş piyasanın ihtiyacını karşılayamıyorsun. Cevizin yaşı da para, kurusu da para. Satamadığında (satamadın diye bir şey yok zaten) içini çıkar öyle sat. Ya da sakla fiyat yükselince sat. Yeni ıslah edilmiş cevizler de diktiğin sene ürün veriyor. İyi bir bakımla köylü emeğinin karşılığını fazla fazla alıyor. Hem ceviz kiraz kadar komplike zahmetli bir iş değil. Chandler, ferno gibi ıslah edilmiş türlerde hastalık problemi de çok olmuyor" dedi.

YETER Kİ ÜRETELİM

Bu konuda her türlü desteği verdiklerini söyleyen Başkan Din "Burada babadan, atadan toprak kalmış ama çiftçilik bilgisi olmayan hevesli vatandaşlar bize gelip yardım istiyor. Her türlü desteği kendilerine veriyoruz. Çevre köylerden birkaç tane vatandaşımıza bizzat ben gidip kurdum bahçelerini. Ama her zaman ararlar bizi, danışırlar. Biz de elimizden ne gelirse, destek veriyoruz" diye konuştu.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.