Erdoğan'dan canlı yayın çıkışı: 'Bu ne densizlik!'

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle;

Hep birlikte Sancaktepe'yi hedeflerimize uygun bir seviyeye çıkarmak için çalışacağız. 276 trilyon lirayı bulan 28 kalem yatırım ve hizmetlerin ilçemize hayırlı olmasını diliyorum. Fatih mesire alanı, kız yurdu, sağlık ocağı, engelli rehabilitasyon merkezi bugün açılışını yapacağımız projeler arasında. Gençler Sancaktepe'nin 20 yıl öncesini bilse daha farklı oy verecek. Sancaktepe'de çöp dağları vardı. Biz iktidar olduk, Sancaktepe farklı bir ilçe oldu. Adeta küllerinden doğdu.

Yıldırım kardeşimin karşısındaki aday İstanbul'un neresinde ne oldu haberi yok, sanki İstanbul'da hiç yaşamamış.

AK Parti kurulduğu günden beri projeyle, yatırımla milletimizin gönlüne girmiş bir partidir. Bizim lugatımızda yalan ve iftira konuşmanın asla yeri yoktur.

Türkiye bu popülist siyaset anlayışı yüzünden geçmişte altın kıymetin yıllarını heba etti. Bu ülkenin ve milletin boş lafa, kendini olmadığı biri gibi göstermeye karnı toktur.  Eğitimde, sağlıkta, ulaşımda, enerjide devrim yaptık.

CHP çöptür, çukurdur, çamurdur. Şimdi gelen aday da farklı olmayacaktır. Pazar günü inşallah farklı bir müjdeyle yola devam etmeliyiz.

Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilefa bu kadar uzun dönem büyüme yaşadı. Bu içerdekileri de rahatsız etti. Maruz kaldığımız saldırıların CHP ve HDP tarafından hararetli şekilde desteklenmesinin nedeni budur.

Duvarlara zulüm 1453'te başladı yazdılar. CHP zihniyetine sesleniyorum. Zulüm 1453'te başlamadı, gönüllerin fethi 1453'te başladı.

31 Mart'ta seçimin neticesine en çok sevinenler arasında Yunanlar vardı. Bu pazar günü bunu tersine çevirmeye var mıyız?

Mursi,'nin şehadeti sonrası verilen mesajları hatırlayın. Sergilenen çirkeflikleri gördüğünüzde insanlıktan utanıyorsunuz. Pazar günü Sisi mi diyeceğiz, Binali Yıldırım mı diyeceğiz?

Kefenini giyerek bu yola çıkanlara korku asla yakışmaz.

"MURSİ ÖLDÜRÜLMÜŞTÜR"

Mursi mahkeme salonunda 20 dakika yerde malesef çırpındı. Yetkililer Mursi'ye müdahale etmiyordu. Ben de diyorum ki Mursi eceliyle değil öldürülmüştür. Naaşını köyüne defnetmediler.  

Önümüzde G-20 var. Gündeme getireceğimiz konulardan biri bu olacak. Bizler hakkın ve haklının yanında olacağız. Zalimlerin karşısında olacağız. 

Ülkemizi ve İstanbul'u halk düşmanı bu faşist zihniyete teslim etmeyeceğiz. 

Milliye iradeye sıkı sıkıya sarılacağız. Sandığa gitmeyenleri sandığa götüreceksiniz. Bunu yakın takibe alacağız. Meydanı milli irade hırsızlarına bırakmayacağız. Tutanaklara imzaların peşin alınması manidardır. Birçok yerde imzaların peşin alındığını, istedikleri gibi doldurduklarını görüyoruz.

Çaldılar ifadesi hukuki değil siyasidir.

31 Mart seçimlerinin galibi hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde Cumhur İttifakı'dır. 23 Haziran'da niçin tekrar sandığa gidiyoruz? Çünkü İBB seçimi ile ilgili birleştirme tutanaklarında kasıtlı oynamalar tespit ettik.

İki aday arasındaki fark 29 binden başladı. Bizim itirazlarımızla 13 binlere kadar düştü. Bunun anlamı nedir? Oylar çalındı.  AK Parti'nin oyları çalınmıştır. AK Parti'ye verilen oylar sandık başında iç edilmiştir. Memur yerine işçileri yerleştirenler bu işin sorumlusu değil de kim? Hırsız kendini bildiği için sürekli çırpınıp duruyoruz. Bazı seçim kurullarınjın hukuka aykırı oluşturulduğubu tespit ettik. AK Parti'nin oylarını başkasına yazan göz yuman kimse hırsız odur. İlla ismiyle mi söylemek lazım?

Ortada garip bir tablo var. Karşınızda İstanbul'un Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapmış kardeşiniz olarak bir hizmetkar olarak konuşuyorum. Terör örgütüyle beraber hareket edenlere CHP'ye İYİ Parti'ye oy veren kardeşlerim oyunu verecek mi?

CHP adayına destek ya Kandil'den ya Kandil'in güdümündeki partinin eski Genel Başkanı Selo'dan geliyor.

Hani biz İstanbu'a belediye başkanı seçiyorduk? Terör örgütlerinin bununla ne işi olur? Yurt dışındakilerin ne işi var? Bunların her şeyleri gibi siyasetleri de sahte.

Bunların hepsi sahte, biz projelerimizle hazırız. Konu hizmetse adayımız Binali Yıldırım'ın üzerine kimseyi tanımayız.

Yayın moderatörüyle CHP'nin adayı bir otelde yayın öncesi bir araya geliyor. Böyle bir şey olabilir mi? Eğer konu vizyonsa iki adayı mukayese etmek Binali Bey'e çok büyük haksızlık olur. TV programında önce soruları CHP adayına veriyorsun. Bu adamda yalan çok. Bay Kemal'in yanından geldi, şimdi kendi genel başkanı ile yarışıyor. 

Moderatörle, CHP'nin adayı yayından önce bir araya geliyor: Bu ne densizliktir.

Hakaretlerle gündeme gelen CHP adayı o koltuğa oturduğunda neler yapar? Allah o adaydan İstanbul'u korusun. 

CHP adayı bu program boyunca ardı ardına o kadar çok yalan söyledi. Söylediği yalanla ve aklınca çevirdiği dolaplarla İstanbul'la dalga geçmektedir.

Ordu valisi ve polisler CHP adayına seçim sonrası dava açacak. Polislerimize hakaret edenin alnını karışlarız. 

Bu ara bir şey uydurmuşlar. Diyorlar ki Suriyelilere maaş veriyormuşuz. Bunların hepsi tepeden aşağı yalan. 

Kamplarda yaşayan Suriyelilere gıda, ilaç, desteği veriyoruz. Ama CHP'nin her şeyi yalan. Biz ensarız onlar bombalardan kaçtılar bize sığındılar. Biz de onları koruma altına aldık. Sadece fakir vatandaşıma maaş veriyoruz. Bay Kemal ben "Suriyelileri gönderirim" diyor. Biz durum sakinleştikten sonra gönderiyoruz zaten.

Laf üstüne laf değil hizmet üstüne hizmet koyarak bugünlere geldik. CHP'nin adayı gençlere burs vereceğim diyor. Neyi vereceksin. Ben burs veriyordum CHP AYM'ye gitti. O bursu yasaklattı.Otobüsleri bedava yapacağım diyor. Biz zaten bunu yaptık. Emeklilere akşam mesai saatlerine kadar ücretsiz yapmıştır. Suyu getiren bizi. Şimdi kalkmış suyla hava atıyor.

Bazıları gibi seçim döneminde attık tuttuk sonra da yapamadık deyip işin içinden sıyrılmaya çalışmadık. Bu şehir Türkiye'nin lokomotifidir. İstanbul üretimiyle istihdamıyla büyüyecek ki Türkiye de ona göre mesafe kat etsin.