Hava Durumu

Evlerine misafir bile almıyorlar... Çiftleri ayıran hastalık!

Türkiye'de her 100 kişiden 2-3 kişi de temizlik takıntısı olduğunu belirten Yrd.Doç.Dr. Rıdvan Üney, bunlarının çoğunun kadın olduğunu ve bu nedenle hayatlarının oldukça zor olduğunu kaydetti. Bu kişilerin evliliklerinin dahi risk altında olduğunu da hatırlatan Üney, mutlaka psikolojik tedavi görmeleri gerektiğini söyledi.

Haber Giriş Tarihi: 25.06.2019 16:57
Haber Güncellenme Tarihi: 25.06.2019 16:57
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.yenidonem.com.tr/
Evlerine misafir bile almıyorlar... Çiftleri ayıran hastalık!

Yrd.Doç.Dr. Rıdvan Üney, "Aşırı evham, endişe ve takıntıların görüldüğü ve bunların oluşturduğu sıkıntıları ortadan kaldırmak için kişinin çeşitli eylemler yaptığı hastalığa Obsesif Kompulsif Bozukluk denir. Takıntılar daha çok bulaşma ve temizlikle ilgili ise buna toplumda temizlik hastalığı denmektedir. Bu kişiler kendilerini oldukça titiz ve temiz kişiler olarak tanımlarlar. Kişinin aklına kendisinin, elbisesinin ya da etrafındaki herhangi bir şeyin kirli, pis ya da mikroplu olduğuyla ilgili bir düşünce gelir, bu düşünceyi saçma da bulsa, tuhafta bulsa engelleyemez. Bu düşünceyi geçirmek için aşırı temizlik uğraşısı başlar. Böylece kirlilikle ilgili sıkıntısını hafifletmeye çalışır. Takıntı hastalığı toplumumuzda her 100 kişiden 2-3'ünde görülür. Ancak bunların yarısı temizlik takıntısını daha yoğun bir şekilde yaşarlar. Kadınlarda erkeklere göre üç kat daha sık görülür. Genelde yirmili yaşlarda başlar" dedi. 

Temizlik hastalığında kişinin kendisinin, elbiselerinin ya da ev ve evdeki her şeyin kirlendiğini, tozlandığını ya da mikrop bulaştığını düşündüğünü ifade eden Dr. Üney, temizlik hastalığı olan kişide görülen davranışları şöyle sıraladı: "Sürekli elleri yıkamak. Bu yüzden kişinin elleri soyulur veya egzama olur. Banyoda bir saati aşkın yıkanmak. Tuvalette uzun süre kalmak. Aşırı sabun ve dezenfektan kullanmak. Dışarıda giydiği elbiseleri eve girer girmez çamaşır makinasına atmak. Marketten aldığı her şeyi tekrar tekrar yıkamak. Her gün evi baştan sona temizlemek. Elbiseleri bir defadan fazla yıkamak. Yüksek su faturaları..." 

Temizlik hastalığının başlangıcında kişinin aşırı temiz olarak algılandığını daha sonra çevresindekileri yormaya ve üzmeye başladığını kaydeden Dr. Üney, "Birçoğu evi kirleneceği için misafir kabul etmez. Dışarıdan eşi veya çocuğu geldiğinde onların kapı önünde soyunmalarını ve eşyalarını çamaşır makinasına atarak hemen duşa girmelerini dahi isteyebilir. Ev kirlenecek diye evin odalarını kullandırmaz. Ev sürekli çamaşır suyu kokar. Temizlikle uğraşmaktan ailesine zaman ayıramaz duruma gelir. Giderek tahammülü azalır, çocuklarına aşırı kızabilir, hatta onlara şiddet uygulayabilir.

Eşiyle veya birlikte yaşadığı kişilerle sürekli tartışır. Bazen eşini aşırı temizliğe zorlaması ve aşırı tartışmaları evliliğinde sorunlara hatta boşanmalara neden olabilir. Buna rağmen temizlik takıntısından vazgeçemez. Bu kadar insanın hayatını etkileyen bir hastalık mutlaka tedavi edilmelidir. Yakınları sürekli temizliği kafaya fazla taktın, biraz boş ver dese de bunun faydası olmaz. Tedavi için mutlaka psikiyatriye başvurması gerekir. Psikiyatrik tedavi biraz uzun ve zaman alıcıdır. Tedavide antidepresan ilaçlarla birlikte çeşitli psikoterapi yöntemleri kullanılmaktadır. Çevrede üzerine gitme tedavisi diye söylenen tedavi yöntemi ancak bir profesyonel kişi (Psikiyatrist/Psikolog) tarafından yapılmalıdır. Aksi takdirde bazen üzerine gittikçe temizlik hastalığı daha da artabilmektedir" açıklamalarında bulundu. 
 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.