MHP Bursa milletvekili adayı Muhammed Tekin iddialı! Bursa'yı marka haline getireceğiz

-İsmail ARSLAN-

Türkiye, 24 Haziran'da yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerinde belki de siyasi tarihinin en önemli tercihini gerçekleştirecek. Seçim sonucunda Türkiye, mazide kalan birçok liderin hayalini kurduğu 'başkanlık' sistemine adım atacak.  Sandıktan çıkan sonuçla birlikte Türkiye'de dengeler yeniden belirlenecek.

Bu sürecin en önemli siyasi partisi MHP olduğu şüphe götürmez bir gerçek. Söz konusu sisteme giden yolun ilk taşını MHP lideri Devlet Bahçeli 'erken seçim' çağrısıyla döşemiş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçim tarihini netleştirmesiyle de 'taş' sağlamlaştırılmıştı. Ayrıca AK Parti ve MHP 'Cumhur İttifakı' çatısı altında bu yolu beraber yürüme kararı almıştı.

Biz de MHP Bursa 2. Bölge 4. sıra milletvekili adayı aynı zamanda MHP Genel Merkezi'nde Merkez Disiplin Kurulu üyesi Muhammed Tekin'le hem projelerini ve hayallerini hem de yeni sistemin özelliklerini ve önemini konuştuk.

Muhammed Bey, kısaca kendinizden bahseder misiniz?

-Aslen Artvin Yusufeliliyim. Gemlik'te doğdum.   28 yıldır da Ülkücü Hareket'in içerisindeyim.  1980 sonrası Ülkü Ocakları'ndan başlayan fikri ve siyasi serüvenimi Bursa Ülkü Ocakları Başkanvekilliği'yle devam ettirdim. Daha sonra 2 dönem genel merkez yönetiminde görev aldım.  Geçmiş dönemlerde delegelik görevlerinde bulundum.  Şuan için Merkez Disiplin Kurulu üyesiyim.

MHP Bursa 2. Bölge 4. sıradan milletvekili adayı gösterildiniz.  Böyle bir beklentiniz var mıydı?

-Erol Sönmez'in feragat etmesiyle tarafıma böyle bir teklif geldi, 'görevdir' dedim ve tereddütsüz kabul ettim. Çünkü bizim siyasi geçmişimiz fedakârlık, vefa ve adanmışlık psikolojisi üzerine kuruludur. Bizler, bu kutlu dava uğruna ve her türlü alanda mücadele etmeyi kendimize şiar edindik. Sonuç olarak büyüklerimizin takdiriyle adaylık sürecimiz başlamış oldu.

Adaylığınız hayırlı olsun diyelim. Peki seçilmeniz durumunda Meclis'e hangi dosyalarla gideceksiniz? Bursa'yla ilgili projelerinizden biraz bahseder misiniz?

-Bursa'nın en önemli sorunu trafik.  Şehirde yaşayan insanların yaşam alanlarını işgal etme noktasına kadar ulaşan sorunu çözmek amaçlarımdan bir tanesi. Öte yandan Bursa'yı daha yaşanılabilir bir şehir haline getirmek, yeşil Bursa'yı yeniden tesise yönelik çevre çalışmalarını başlatmak,  Bursa'nın kimliğini yeniden ortaya çıkaracak çalışmalar yürüteceğim.

-Bursa, iller bazında bakıldığında ülke ticaretinde önemli bir konuma sahip. Ancak, Bursa elde ettiği gelirin karşılığını göremiyor.  Bursa'nın merkezi bütçeden aldığı payı artıracak çalışmalar yapacağım.

-Geçmiş dönemde fırtınalar estiren, efsane kadrolarla hafızalarda yer edinen şehrimizin güzide kulübü Bursaspor'un eski günlerine kavuşması için mücadele edeceğim.

-Bir diğer husus medya. Diğer kentlerin medyasıyla şehrimizin medyasını mukayese ettiğimde, Bursa medyasının çok daha kaliteli, özverili ve gündem belirleyen olmasına rağmen hak ettiği konumda olmadığını görüyorum.  Bu ayrımı ortadan kaldıracak, Bursa medyasını daha da güçlendirecek projeler üreteceğim.

Özetle Bursa'yı marka haline getirecek tüm çalışmaların öncüsü olacağım.

Peki doğup büyüdüğünüz, siyasi geçmişinizde önemli bir yere sahip Gemlik'teki seçim atmosferini, adaylığınıza tepkisini anlatır mısınız?

-Gemlik'te, doğru, yerinde ve istikrarlı bir siyaset yürüttük, yürütüyoruz. Benimsediğimiz ilkelerden, savunduğumuz kutlu davadan sapmadan, Ülkücü Hareket çizgisinde yerel siyasete katkı sağlıyoruz.  Yerinde bulduğumuz uygulamaları desteklediğimiz de oldu, bunun yanında AK Parti ile 'Cumhur İttifakı' kurmamıza rağmen bazı yanlışları da dile getirdik... MHP siyaseti, salt ideolojik yaklaşımı onaylamayan, prensipleri olan, toplumsal gerçekleri gören bir siyaset anlayışıdır. İlçemizde bu doğrultuda siyaset yürüttük. Özellikle MHP Gemlik İlçe başkanımız Mehmet Emin Özcanbaz'ın bu konuda takdire şayan gayretleri var. Ortak akılla hareket edebilen bir ekip sayesinde Gemlik'te önemli bir nüfuz elde ettik. Aday olmamız sonucunda da Gemlik halkının memnuniyetini gözlemledik.

Peki Gemlik'in 'Cumhur İttifakı'na yaklaşımı?

-MHP'nin 'Cumhur İttifakı'nda yer alması, ilçede benimsediğimiz siyaset anlayışı neticesinde Gemlik halkına bir güven verdiğini,  vatandaşlarımızın ittifakı onayladığını, ortak bir paydada buluştuğunu ifade etmek isterim. Bu arada değerli büyüğümüz partimizin Genel Sekreteri İsmet Büyükataman'ın da ilçemize yönelik yaklaşımı, Gemlik'e önem vermesi büyük katkı sağladı.

MHP'nin kadın aday konusunda diğer partilere nazaran daha katı bir yaklaşımı olduğu algısı var. Sorun sizce nedir?

-Evet MHP'nin ataerkil bir siyasi parti olduğu algısı var. Ancak biz buna katılmıyoruz.  Seçim planlamasının yapıldığı MYK toplantısında bizzat genel başkanımız Devlet Bey'in 'kadın adayların önünü açın' şeklinde bir talimatı oldu. Bursa milletvekili adayları arasında çok değerli kadın adaylarımız var. Partimizin kadın kolları Bursa'da aktif role sahip. Bence sorun kendimizi yeterince iyi ifade edemediğimizden kaynaklanıyor. Türk topluluklarında kadın, hayatın odak noktasıdır, hayattır,  kutsal bir varlıktır. Bugün kentlilik kimliğiyle bir kültür karmaşası meydana geldi.  Bu durum Türk Milletinin düşünsel yapısına zarar verdi. Türk kadını 2. sınıf vatandaş muamelesi görmeye başladı, ötelendi, yok sayıldı.  Biz bu düşünceyi asla kabul etmiyoruz.  Bu konuda Devlet Bey'in sayısız anlamlı mesajları olmuş, Türk kadınını yüceltici ifadeler kullanmıştır.

Siyaset denilince aklınıza ne geliyor?

-Siyaset öncelikle bir ekip işidir, siyaset hizip işi değildir. Güçlü bir kadro, iyi bir aheng siyasetin olmazsa olmazıdır. İnanmışlıktır, birlikte akıl yürütmedir. Fevri şahısların barınamadığı, fevri işlerin yer almadığı, mücadele alanıdır.

Fevri şahıslardan kastınız?

-MHP'den ayrılıp giden bir takım insanlar...  Ben onlara 'Taş Devri ekolü' diyorum. Söz konusu şahıslar, büyük umutlarla gittikleri partide de istedikleri yerden ve sıradan aday olamamışlardır. Malum partide yapılan ayak oyunları gün yüzüne çıkmıştır. 

Diğer partilerin kurduğu ittifakla ilgili düşünceleriniz nedir?

Bugün azınlık raporu yazan İbrahim Kaboğlu ile o raporu yırtanlar aynı karededir. Madımak'ta Temel Karamollaoğlu'na 'katil' diye bağıranlar, hiçbir şey yaşanmamış gibi omuz omzadır.  Türk siyasetinde temel mantalite, kısır çekişmeler,  ucuz mücadeleler ve anlamsız çıkışlardır. Türkiye'ye katkı sağlayacak, temel değerlerini güçlendirecek uygulamaları konuşmak yerine gereksizliklerle siyasetin önü kesilmiştir.  Bir dönem zikredilen 'başkanlık sistemi, çözüm süreci ve yeni anayasa' söylemleri, eyalet sistemini getirerek federal bir Türkiye hazırlığı içindi. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından AK Parti o bloktan ayrıldı ve MHP'nin savunduğu değerlere yakınlaştı. Devlet Bey, parçalı federal Türkiye özlemine karşı partili cumhurbaşkanlığı görüşünü savundu. Bu görüş, Türk kimliğini koruyan, Türk ulus devletini yeniden olgunlaşmasını sağlayan, Türk milletine daha faydalı...  Sonuç itibarıyla AK Parti, 15 Temmuz'un ardından MHP'yle aynı fikir ve amaçta buluştu.

Liderimiz Devlet Bahçeli'nin gayesi Türk milletini refaha ve bağımsızlığına kavuşturmaktır. Milletin bekası için yeri geldiğinde partisini bile gözden çıkarabilecek bir anlayışa sahiptir. Türk Milletine karşı beslediği sevgi ve saygıyı anlatmaya kelimeler kifayetsiz kalır.

BURSA'NIN KUTUP YILDIZI

Bu arada partimizin genel sekreteri İsmet Büyükataman'la ilgili de birkaç söz söylemek istiyorum.  İsmet Bey, MHP için yıllarını vermiş, ömrünü Türk milletine adamış değerli ağabeyimdir. Entelektüel camiada adı sıkça dillendirilen, fikirsel anlamda ülkemizin aydınlanmasına önemli katkıları olan Cemil Meriç gibi önemli şahsiyetlerle birlikte hareket etmiş büyüğümüzdür.  Bizim yetişmemizde emeği olan değerli insandır. Bursa'nın kutup yıldızıdır. Allah sağlıklı ömür versin.

Sayın Tekin, 'Yeni Dünya Düzeni' adı altında küresel nizamcıların ülkemize yönelik özellikle Türk gençliğine yönelik milli şuuru körelten uygulamaları var. Değerleri yok etme, kültürü unutturma, dili bozma gibi...  Neler söyleyeceksiniz?

-Kökü binlerce yıl önceye dayanan Türk milleti, tarihin her döneminde küresel  nizamcıların hedefi olmuştur.  Dille, dinle, düşünceyle Türklüğü unutturulmaya çalışılmış, geçmişteki bağlarından koparılmaya çalışılmıştır. Vazgeçmeyeceklerdir. Bunun için gençlerimize önemli görevler düşmektedir. Bilim alanında söz sahibi olan,  fikirsel anlamda Türk kimliğini dünyaya yayabilen ve Türk kimliğini ön plana çıkaran, okuyan, çalışan, üreten bir gençlik; kültürel yozlaşmayı durduracak, unutturulmaya çalışılan Türklüğümüzü, değerlerimizi hatırlatacak çalışmalara imza atacaktır.

GÜÇLÜ YARINLAR İÇİN...

-Bu saydıklarıma öncülük edecek parti Milliyetçi Hareket Partisi'dir. Güçlü Türkiye, güçlü yarınlar için Türk kimliğini önemi yadsınamaz. Güçlü Türkiye hayali kuran milletimizi, 24 Haziran'daki seçimlerde MHP'ye oy vermeye davet ediyorum. Çünkü güçlü MHP;  güçlü Millet ve güçlü devlettir.

Sayın Tekin, son olarak nasıl bir Türkiye?

Demokratik, laik, hukuk, bağımsız, güçlü bir Türkiye; birleştirici, kapsayıcı, kucaklayıcı, ötekileştirmeyen bir Türkiye; adil, milleti huzurlu ve mutlu bir Türkiye;  fert başına milli gelirin 50 bin dolara çıktığı, işsizliğin olmadığı, teknolojisini Türkün yaptığı, Türkiye'deki ve Türk dünyasındaki mazlumlara umut olan, topraklarımız üzerinde hesapları olan düşmanları caydıran bir Türkiye. Bu saydıklarımın hepsine inancım tamdır.