Hava Durumu

26 Ağustos'un hatırlattıkları

Yazının Giriş Tarihi: 27.08.2020 06:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 27.08.2020 06:00

Günlerdir Yunanistan ile Akdeniz'de yaşanan sorunlar tartışılıyor. Art arda sert açıklamalar geliyor. Sık sık küçümsenerek tartışmaya açılan Lozan Antlaşması yeniden kıymetlendi!

Bazılarınca aslında hiç olmadığı savunulan Sevr'in Türkiye'ye yeniden dayatıldığı da telaffuz edilmeye "Sevr dayatması kabul edilemez" denmeye başladı!..

Yunanistan'ın yanında yer alan ülkelere bakın; Türkiye'ye Sevr'i dayatanlar! Denizlerle her türlü bağını kopartıp, Anadolu'ya sıkıştırmak isteyenler!

Yıllardır da yaptıkları hep aynı istikamette...

Türkiye'nin denizlerde var olmasını istemiyorlar!..

Artık dış istihbarat örgütleriyle bağlantısı herkesin malumu olan FETÖ'nün  TSK'daki en büyük operasyonu Deniz Kuvvetleri'ne çekmesi, kumpaslarla genç subaylardan komutanlara her kademedeki askerin hayatını karartmaları da bu yüzdendir!

Zira Deniz Kuvvetleri tarihi birikimini büyük bir atılımla pekiştiriyordu; hızla modernleşiyordu, MİLGEM projesiyle kendi savaş gemilerini üretir hale gelmişti. O insan kaynağını yetiştirmişti.

MİLLİ SAVAŞ GEMİLERİ

Türkiye'nin denizlerdeki hak arayışını pekiştiren kendi sondaj ve savaş gemileri oldu. Sondaj gemileri olmasaydı, bugün ülkenin geleceğini etkileyecek olan Karadeniz'deki doğal gaz rezervi bulunabilir miydi?

2003-2005 yıllarında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı yapan Özden Örnek geçen sene yaşamını yitirmişti. 'Milli Gemi' projesinin hayata geçirilmesinde önemli rol oynayan Özden Örnek MİLGEM'in Öyküsü adlı kitabında yaşadıklarını anlatmıştı.

İşte bu yüzden Özden Örnek, onlarca liyakat nişanına rağmen kumpas davalarında yargılandı. Bu büyük komutan itibarsızlaştırıldı! 20 yıl hapis cezası aldı, 41 ay cezaevinde yattı, yeniden yargılanma sonucu beraat etti.

Türkiye'de yaşanan darbeler, ambargolar, 15 yılda bu ülkeye yaşatılan ve 15 Temmuz darbe girişimiyle en uç noktaya ulaşan süreç, Türkiye'de emperyalistlerin Kurtuluş Savaşı'nın rövanşı peşinde olduğunu gösteriyor!..

MİLLİ HAFIZAMIZI DİRİ TUTMAK ZORUNDAYIZ

İşte bu nedenle hafızamızı diri tutmak ve Cumhuriyet tarihini bilmek zorundayız. 26 Ağustos Büyük Taarruz'un başladığı gündür. 26 Ağustos'ta Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk Kocatepe'deki Fevzi Çakmak ve İsmet Paşalarla birlikte Kocatepe'den taarruz emrini vermiştir.

 Sabaha karşı topçu ateşiyle başlayan harekâtta ilk olarak Tınaztepe alınmış, günün ilerleyen saatlerinde sırasıyla Belentepe, Kalecik, Sivsiri düşman işgalinden kurtulmuş; 1. Ordu birlikleri büyük Kaleciktepe'den Çiğiltepe'ye kadar düşman mevzilerini ele geçirmiştir.

27 Ağustos'tan itibaren Türk ordusu üstünlüğü ele geçirmiş ve Yunan ordusuna büyük kayıplar verdirmiştir. 30 Ağustos sabahı Dumlupınar'da sıkıştırılan Yunan ordusu ise hezimete uğrarken, Yunan ordusu Başkomutanı General Trikopis ve birçok subay esir alındı. Kaçan Yunan ordusunun yeni bir savunma hattı oluşturmasını engellemek amacıyla Mustafa Kemal "Ordular ilk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri!" emrini vermiştir...

Mustafa Kemal Atatürk gibi dahi bir lider olmasaydı; Bursa, İzmir, İstanbul, Akdeniz, Karadeniz, Doğu Anadolu kentlerinin pek çoğu Türkiye sınırları içerisinde olmayacaktı! Denize çıkışı olmayan, Anadolu'da sıkışmış ve muhtemelen 2. Dünya Savaşı'ndan sonra işgal edilmiş bir ülke olacaktık!..

26 Ağustos Büyük Taarruz ve taçlandığı 30 Ağustos Zaferi bu yüzden çok ama çok önemlidir...
 

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.