"Bir Hayat Bir Masal Birçok Şiir"

'Bütün kitapları çok sevdi ama belki de en sevdiği bu olur. Belki de bu kitapla sonsuz olur. Nezahat-İbrahim Dokunmazer"

"Bir Hayat Bir Masal Birçok Şiir" adlı kitapta bir anne ve baba 17 Eylül 2018 yılında yitirdikleri evlatları Ahmet Muhsin Dokunmazer'e böyle sesleniyor.

Dokunmazer ailesi, oğulları Ahmet Muhsin'in şiirlerinin bir araya getirilerek kitap olarak yayımlanmasını sağladı... Kitabın satışından elde edilen gelir öğrenci bursu olarak değerlendirilecek...

İbrahim Dokunmazer'i Bursa kamuoyu Kızılaycılığı ile tanır. Uzun yıllar Kızılay Bursa Şubesi'nin başkanlığını yapmış; başkanlık döneminde hayata geçirdiği projeler, birkaç yıl öncesine dek dönemin diğer Kızılay şubelerine örnek olmuştur.

Ama bugünkü konumuz Dokunmazer'in Kızılaycılığı değil; oğlunun şiirlerinin derlendiği kitap...

Ördekli Kültür Merkezi'nde düzenlenen kitap tanıtımı ve imza günü etkinliğinde Dokunmazer ailesini; dostları, akrabaları, eski nesil Kızılaycılar, Ahmet Muhsin'in öğretmen arkadaşları, öğrencileri yalnız bırakmadı...

"ŞİİR YAZDIĞINI BİLMİYORDUM"

İbrahim Dokunmazer ile eşi Nezahat Dokunmazer hem hüzünlüydü hem de mutluydu...

Etkinliğin sunumunu üstlenen İbrahim Öztahtalı'nın seslendirdiği şiirler dinleyenleri derinden etkiledi.

Toplantıda konuşan İbrahim Dokunmazer oldukça duygu doluydu.

"Bugün burada bu mutluluğumuzu paylaştığınız için teşekkür ederim. Mutluluk diyorum, çünkü rahmetlinin arzu ettiği bir şeyi hayata geçirdik. Yeğenlerimin, kızımın pek çok kişinin katkısıyla bu kitap ortaya çıktı. Ahmet Muhsin Dokunmazer'in sağlığında yazdığı şiirler kitaplaştı.

Ben aslında oğlumun şiir yazdığını vefat ettikten sonra öğrendim. Kendisi iyi bir insandı. İnsanı çok seven biriydi. Bu kitap haline getirilen eser sayesinde Ahmet Muhsin Dokunmazer'in adı yıllarca anılacak ve yaşayacak..."

Ardından kitabın yazarı Gülcan Gökbora'ya, sayfa tasarımını yapan ve baskıya hazırlayan Ercüment Kartal'a, editörlüğünü üstlenen Deniz Dalkılınç'a, yeğenleri Gülsüm Söğüt ve Gülsev Bulut'a, Kızı Esin Dokunmazer Maakrech'e, yazılarıyla katkı sunan arkadaş ve meslektaşlarına  ve Ördekli Kültür Merkezi Müdürü Ferhat Batı'ya, İbrahim Öztahtalı'ya tek tek teşekkür etti...

KİTAPLARIN UÇTUĞU OKULUN ÖĞRETMENİ

Ahmet Muhsin Dokunmazer ile yıllar önce Kızılay Bursa Şubesi'nde tanışmıştım. Sosyal medyada sayfa arkadaşımdı. Şiirlerini ilgiyle okuyordum.

Kendisini takdir ediyordum, şiirlerini ne zaman bir kitap olarak yayımlayacağını sormuştum. Çok mütevazıydı. "Öyle iddiam yok" demişti.

Bir gün, öğretmenlik yaptığı Hasan Ali Yücel İlköğretim Okulu'nda bir 'Edebiyat Sokağı' yaptıklarını, okula bir kütüphane kurduklarını, çocuk kitabı yazarlarını çocuklarla buluşturduklarını anlatmıştı. Cihan Demirci'nin okulda öğrencilerle söyleşi yapacağını söyleyerek davet etmişti...

Okula gitmiştim... Şehrin doğusunda dar gelirli ailelerin yaşadığı bir semtteydi. Edebiyat Sokağı denilen okul koridorundan geçerken dilim tutulmuştu, gözlerime inanamamıştım. Her şeyiyle çok gerçek bir edebiyat sokağı vardı. Koridor tavanlarında kitaplar adeta uçuşuyordu. Sanki bir çocuk masalının içine düşmüştüm.

Duvarlarda kapılarda kitaplar, yazarların fotoğrafları, yaşam öyküleri, Bursalı edebiyatçılar vardı. Her şeyiyle çok da profesyonel ve maliyetli bir projeydi. Ve öğrencilerin ellerinde kitaplarla yazar buluşması müthişti. İnteraktif bir söyleşi gerçekleşmişti yazar ve çocuklar arasında.

Ve ardından da özel okullarda bile görmediğim modernlikte ve çok kitabın bulunduğu kütüphaneyi de gördüğümde hepten şaşırmıştım.

Ahmet Muhsin Dokunmazer başta olmak üzere okul yönetici ve öğretmenlerinin gayretiyle hayata geçen bir projeydi... Ama o kadar mütevazıydı ki, okulu gezdirirken kendisini sürecin dışında tutmuş ve hep sözü diğer arkadaşlarına vermişti. Kütüphanenin açılışına Gülten Dayıoğlu'nun geldiğini anlatmışlardı.

"BİLMİYORDU, ZİRA DERDİ SAĞLIĞIYDI!"

Ahmet Muhsin Dokunmazer, ara ara bana etkinlik notları atardı. Hiç kendisi için bir şey istemedi. Hep başkaları, en çok da öğrenci odaklı bilgi aktarımı yapardı. Çok kitap okuyan ve yazan biriydi.

Ahmet Muhsin, lise yıllarından itibaren tip 1 diyabet hastalığı nedeniyle genç yaşta böbrek yetmezliği yaşamıştı, diyalize bağlı olarak yaşama tutunmuştu. 2 kez böbrek nakli olmuştu.

Annesi Nezahat Dokunmazer ile konuşurken, "Yeniden böbrek yetmezliğine girmişti. Tansiyon ilaçlarımı bırakmıştım. Böbreğimi vermek için. Çapraz böbrek nakli artık oluyordu. Ama ömrü vefa etmedi!" dedi...

Şimdi... İbrahim Dokunmazer evladının şiir yazdığını bilmiyordu. Vefat ettiğinde baş sağlığı için aradığımda "Paylaşımını okudum, herkes biliyormuş. Ben şiir yazdığını bilmiyordum!" demişti. Ve toplantıda da aynı sözleri tekrarladı... Bilmiyordu.  Zira onun ve eşinin derdi, önceliği evladını sağ tutmak, yaşatabilmekti!..

"NEDEN KİTABA MASAL YAZDIM?"

Kitabın yazarlığını üstlenen Gülcan Gökbora ise şunları söyledi:

"Vefatından sonra Selim abi aradı, 'Sen şiirleri kitaba dönüştür' dedi. Bir insanın şiir defteri size veriliyor. Defteri açtığımdan beri Ahmet abi yanımdaydı. İşe gittim, iş yerimdeydi. Taşındım, yeni evime geldi. Ben de bir masal yazmak istedim kitaba. Ona borcum vardı."

Ardından da masal borcuna açılım getirdi:

"Bir masal yarışması vardı. Ahmet abi destek verdi, masalımı yarışmaya gönderdim. Uzun süre ses seda çıkmadı. Ahmet abi 'Sakın vazgeçme, yazmayı sürdür!' dedi.

Ahmet abinin vefat haberini aldığım gün, biri aradı; neşeli bir ses 'Tebrik ediyoruz, sizin masalınız birinci oldu' dedi. 'Bu çok saçma' dedim!

Yarışmayı kazandığımı anladım. Ahmet abiyi arama isteği duydum, telefonu elime aldım. Öylece kaldım. İşte bu yüzden kitaba bir masal ekledim!"

Gülcan Gökbora da kitaba katkısı olan herkese tek tek teşekkür etti.

"BİZE KİTABI VE OKUMAYI SEVDİRDİ"

Konuşmacılardan biri de öğrencisi Büşra Sancak'tı, Ahmet Muhsin'in kitaplarla amaçladığının nasıl hayata geçtiğini anlattı:

"Biz Edebiyat Sokağı'ndan kafamız yukarıda geçiyorduk. Edebiyat Sokağı sayesinde kitap okumaya ilgimiz artmıştı. Her ay okula bir yazar geliyordu. Yazarların eserlerini okuyor, sorular soruyor, kitaplarını imzalatıyorduk.

O proje ile kitaplar hayatımıza girmişti. Ahmet öğretmeni en az kendi öğretmenim kadar sevdim. Kütüphaneyi birlikte yaptık. Öğrencileri de kattı sürece. Gülten Dayıoğlu gelmişti açılışa.

Ahmet Muhsin öğretmenimiz kütüphaneyi bize bir masalla tanıtmıştı. Kütüphaneye kitap okumaya giderdik. Yanımıza gelirdi. Kitap sevgisi ve okuma alışkanlığının ilk adımıydı. Şimdi önemini daha çok anlıyorum. Kendisini sevgiyle, saygıyla ve rahmetle anıyorum. Bize çok şey kattı."

Bir Hayat Bir Masal Birçok Şiir, sadece bir şiir kitabı değil; naif bir şairi, yüreği öğrencileri için çarpan bir öğretmeni de anlatıyor aynı zamanda.

Ahmet Muhsin Dokunmazer'den dizelerle yazıyı noktalamak istiyorum.

 "Göçebe bir ruhun göç ebesiyim

Terk edilen düşler de

Çekip gittiler

Bu kentten..."