Bursa Kuaförler Odası'ndan akademik atak

21. yüzyılın sosyal yaşamında en vazgeçilmez mesleklerden biri kuaförlük...

Yapay zeka ve robot teknolojisinde sıçramalı gelişimin on yıl içerisinde geleneksel meslekleri yok edeceği konuşuluyor... 

Ancak, bir robotun kuaförün yerini alması pek mümkün gözükmüyor...
Erkekleri bilemem de kadınlar o çok kıymetli saçlarını bir robota emanet etmezler! 

Yani önümüzdeki 10, 20 yılda kaybolacak pek çok mesleğe karşın kuaförlük insan eliyle yürütülen meslekler arasında yer alacak.
Belki saç boyası bir evrim geçirecek, daha doğal, daha kolay, daha hızlı renklendirmeler olacak! Belki saç şekillendirmesini daha kolay kılacak birtakım kimyasallar devreye girecek, ama her halükârda uygulamacısı kuaförler olacak..

Haa, bir de robotlara çoluğunuzu çocuğunuzu, işinizi gücünüzü anlatıp içinizi rahatlatabilir misiniz?

"KUAFÖRE GİTMEK TERAPİ GİBİDİR"

Biz kadınlar bazen, ruhsal çöküntü içindeyken kendimize moral vermek adına kuaföre gideriz... Ve oradan çoğunlukla kendimizi daha iyi hissederek çıkarız.

Saçımız, başımız şekle girerken, çoğunlukla yıllardır tanıdığımız için dost olduğumuz kuaförlerimizle derdimizi, canımızı sıkan şeyleri paylaşırız.

Sadece dertleri değil, mutlulukları da! (Evlenen her genç kızın yolu mutlaka bir kuaförden geçer...)
Ve kuaförler sır da tutarlar... Müşterilerinin çoğuyla arkadaş olmuşlardır.

Mesela... Milano Kuaför'den Nalan'ı (Sofulu)  çeyrek yüzyıldır tanırım... Sevgili Nalan aynı zamanda da Bursa Kuaförler Odası Başkanvekili'dir. Mesleğe ve mesleğin sorunlarına çok duyarlıdır, mesleki eğitime çok önem verir; uzun yıllar usta eğitici olarak çıraklık okulu olarak da bilinen mesleki eğitim merkezinde eğitmenlik yaparak mesleğe katkıda bulunmuştur...

Kısmet Kuaför'den Gülten (Zengin) abla ile tanışıklığım 40 yılı bulmuştur. Mahallemdeki kuaför Hanife Uzuner Balcan'ı 8 yıldır tanırım, her gün selamlaşır, hal hatır sorarız... Hepsi de can insandır, arkadaşımdır...

Kuaför salonlarında sadece saç renklendirmesi, kesilmesi, şekillendirmesi değil, aynı zamanda makyaj, manikür, pedikür gibi kişisel bakım işlemleri de uygulanır.

Bire bir insana temasın olduğu bu meslekte her bir kuaför aynı zamanda iyi bir halkla ilişkilercidir; ayrıca iş yerini ayakta tutabilmek adına finansı, bütçe dengesini de bilirler.

KUAFÖRLÜK ROBOT ÇAĞINDA BİLE OLACAK!

Velhasıl, kuaförlük robot çağında bile meslek olmayı sürdürecek...

Ha, önümüzdeki süreçte biraz daha ilmileşir, uzmanlaşma yaşanır; meslek biraz daha akademik olur... 

Bursa Kuaförler Odası da bu yönde önemli bir adım attı...

Küçük Sanayi'deki Bursa Esnaf Odaları Birliği (BESOB) Genel Merkezi'nde Kuaför ve Güzellik Uzmanı Eğitim Akademisi'ni hizmete açtı... 

Açılışa Türkiye Berberler ve Kuaförler Başkanı Bayram Karataş, BESOB Başkanı Arif Tak, Bursa Kuaförler Odası Başkanı Saliha Geçici, oda yönetim kurulu ve üyeleri de katıldı...

Oda Başkanı Saliha Geçici başkan seçildiği 11 Şubat 2018 tarihinden bu yana yönetim kuruluyla birlikte eğitim çalışmalarına ağırlık verdiklerini söyledi...

Hizmete giren Kuaför ve Güzellik Uzmanı Eğitim Akademisi'nin birinci amacının kuaförlerin becerilerinin üzerine yeni beceriler eklemek, yeni akımları onlara daha hızlı ulaştırmak olduğunu anlattı...

Ardından da diğer amaçlarını şöyle özetledi: 

"Sektörde personel sorunu yaşanıyor. Burada verilen eğitimlerle hem kişilere meslek kazandırmayı hem de meslektaşlarımızın personel sorununu çözmeyi hedefliyoruz..."

Bursa Kuaförler Odası, bu konuda TESK; Milli Eğitim Bakanlığı ve İşkur ile ortak projeler üzerinde çalışmaya hazırlanıyor...

ESKİDE KALAN USTA ÇIRAK İLİŞKİSİ

Kuaförlük mesleğinde insan kaynağı uzun yıllar usta-çırak ilişkisi içerisinde, Ahilik geleneği kapsamında yetişti.  

Küçük yaşta başlanırdı; çıraklar belli bir düzeye geldikten sonra kalfalık sınavına girerlerdi. Ciddi bir sınavdı. Kazanırlarsa kalfalığa terfi eder, belli bir süre çalıştıktan sonra Kuaförler Odası ustalık sınavına tabi tutulurlardı. Oda yöneticilerinin karşısında ter döken adaylar ustalıklarını gösterdikleri ve jüriyi buna ikna ettikleri takdirde ustalık belgesi alırlardı..

Bu zor sınavı verip belgeyi alanlar gerçekten de saçta her türlü işlemi öğrenmiş olurlardı.

Bursa Kuaförler Odası Başkanvekili Nalan Sofulu ile görüştüm... Verdiği bilgilere göre; "Kuaför yanında çalışanlar orta öğrenim sonrasında çıraklık okullarına gitmek zorunda.  Ve bir süredir Milli Eğitim Bakanlığı bu çıraklara açık lise okumayı zorunlu kıldı..."

Sofulu açık liseyi bitirenlerin önemli kısmının mesleği bıraktıklarına dikkat çekti.

Bir de kuaför yetiştiren meslek liseleri var.  Bursa Kuaförler Odası Başkanvekili Nalan Sofulu diyor ki;

"Meslek liselerinden mezun olanlara devlet iş yeri açma belgesi veriyor. Pek çok kişi iş yeri açıp büyük zararlara uğrayıp kapatıyorlar. Bizim önerimiz ise iş yerlerinde bir yıl staj yapsınlar, ondan sonra iş yeri açmaları yönünde..."

Doğru... Lise mezunu gençlerin bu bir yıllık stajda en azından bilgi ve birikimleri artar, mesleki yetkinlik oluşur, müşteri iletişimi, iş yeri ve para yönetimi gibi konularda tecrübe edinirler. 

İşkur tarafından düzenlenen kurslarda ise belli bir yerde çalışabilme belgesi verilebiliyor. Bu kişiler çıraklık okulundan kalfalık ve ustalık belgesi aldıklarında iş yeri açabiliyor.
Yani... Artık eskisi gibi donanımlı, tabiri caizse çekirdekten yetişme kuaför yetişmiyor...

İşte tam da bu aşamada sektörün eksiğini gören Bursa Kuaförler Odası elini taşın altına koyarak kurduğu Eğitim Akademisi ile meslekte nitelikli insan kaynağı yetişmesine katkı sunmaya yönelik önemli bir adım attı...

Yolları açık olsun...