Hava Durumu

'Fay hatlarını bakanlık tanıyor, ama belediyeler tanımıyor!'

Yazının Giriş Tarihi: 05.03.2021 06:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 05.03.2021 06:00

Salgın afeti yakamıza öyle bir yapıştı ki!.. Salgınla yatıp salgınla kalkerken diğer afetleri gözümüz görmez oldu. Oysa Türkiye deprem kuşağında; toplumsal farkındalığı artırmak adına her yıl 1-7 Mart tarihleri arası Deprem Haftası ilan edildi.

Hafta ile ilgili haberleri tarayın; resmi kurum açıklamalarının hepsinde "Depreme hazırlanıyoruz" ifadesi yer alıyor...

Hiç kimse de falanca yer "Depreme hazır" diyemiyor! Zira herkes biliyor ki, olası / olması nefes alıp vermek kadar 'doğanın normali' olan depremle sağlaması sınanacak...

Ancak el âlem için 'Depreme hazır' diyebiliyoruz. Misal Japonya 7, hatta 7,5 büyüklüğündeki depremleri birkaç yaralı ile atlatabiliyor!.. Ama onlar bile 11 Mart 2011'deki 9 büyüklüğündeki depreme, tsunamiye ve nükleer santral felaketine hazır değillerdi.

Bize gelince; yakın tarihin deprem miladı olan 17 Ağustos 1999'dan beri depreme hazırlanıyoruz. Hazırlana hazırlana bitiremedik gitti!..

Her deprem haftasında, her büyük depremin yıl dönümünde, her depremde ölenleri rahmetle anıyoruz; bilimcilerin uyarılarını yazıp duruyoruz. Şimdi de yaptığımız gibi...

Bursa'da deprem denilince görüşeceğimiz kişilerin başında Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şubesi Başkanı Engin Er geliyor...

ÇALIŞMALARDA JEOLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI YOK!

Engin Er ile görüştüm; verdiği mesajlar çok net, diyor ki:

"Bursa Türkiye'de içinden fay hattı geçen 18 ilden biri. Üstelik İzmir'den sonra içinden fay hattı geçen en büyük il... Bursa'da Büyükorhan, Harmancık ve Keles hariç tüm ilçelerin kendi adıyla anılan fayları var. Bursa'nın da içinden fay hattı geçiyor. Fay kadar segmentleri de önemlidir..."

Başkan Engin Er'e Bursa'nın depreme hazır olup olmadığını sordum... Hoş 'hazır' dese de inanmam zor! Şehirde 1999 depremi öncesinde yapılmış binlerce konut öylece dururken!..

Zaten Engin Er de "Hâlâ Bursa'da deprem ciddiye alınmış değil. Bir sunum yapıldı. Eylül ayında tamamlanacağı söylendi. Bir plan yapılmış değil. Yapılıyorsa da akademik odalar işin içinde değil. Biz Jeoloji Mühendisleri Odası olarak sürecin içerisinde değiliz. Fay hatlarını bakanlık tanıyor, ama belediyeler tanımıyor!" dedi.

PALEOSİSMİK/ TARİHSEL DEPREM ÇALIŞMASI YAPILMADI

Jeoloji Mühendisleri Odası işin içinde olmayacak da kim olacak?

Engin Er, bir başka konuya daha dikkat çekti:

"Hâlâ paleosismolojik çalışmalar yapılmış değil! "Paleo eski demek. Paleosismik ise tarihsel depremler anlamına geliyor. Mesela 1866 depreminin nerede ve kaç büyüklüğünde olduğuna yönelik net bir çalışma yok. Kazı yaparsınız, numuneleri alırsınız, yaşlandırma yaparsınız. Tarihten bu yana kaç deprem olmuş, büyüklükleri nedir, kaç yıl arayla olmuş, bilirsiniz. Ona göre şehirde yapılandırmayı, planlamayı yaparsınız..."

Nilüfer Belediyesi bir ara fay segmentlerine yönelik kazı yapmıştı, hatırlattım Engin Er'e; "Mustafa Bozbey 'faylar aktif' dedi, o kadar! Ama hâl'a şehirde 1/100.000'lik planlara faylar işlenmiş değil!..


 

Aktif faylar da dâhil heyelan, taşkın gibi afet riski yüksek alanların faylara işlenmesine yönelik yasal çalışmaları sordum;

"Fay Kanunu olarak bilinen o yasa hâlâ Meclis'te görüşülüyor. Ama bunu parça parça uygulayan iller var. Ama maalesef Bursa'da fay hatları planlara işlenmiş değil!" dedi.

PROF. DR. CENK YALTIRAK'IN AKTİF FAY RAPORU
İTÜ hocalarından Prof. Dr. Cenk Yaltırak Bursa'da bir panelde, "Siz Bursa olarak büyük bir işe imza attınız. Türkiye'de ilkti. Büyük bir çalışma yaptık. Tek tek bütün fay hatlarını tespit ettik. Raporladık. Büyükşehir Belediyesi'ne teslim ettik. Bakacak'taki fayı bile saptadık. Türkiye'de yapan tek il sizdiniz. Niye haberiniz yok?" demişti...
Hatta ben de Alinur Aktaş Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na ilk atandığında yaptığı basın toplantısında bu raporu sormuştum.

Soruyu İmar Müdürlüğü'ndeki bürokratlara havale etmiş, onlar da çalışmayı önemsizleştiren bir yanıt vermişlerdi!

Altepe döneminde yapılan çalışmanın belediyenin tozlu raflarında çürümeye bırakıldığı ve Başkan Alinur Aktaş'a da öneminin anlatılmadığı çok belliydi...

Aslında Başkan Alinur Aktaş, belediye bürokratların dediklerine kulak asmayıp, Prof. Dr. Cenk Yaltırak'ı arayıp çalışma hakkında bilgi alsa, öneminin de farkında olur.

Prof. Dr. Cenk Yaltırak'ın o gün dediklerini çok önemsedim; çok medyatik biri değildi; ama o günkü "Ey Bursalılar! Bursa ovasında keklik gibi avlanacaksınız!.." haykırışı aklımdan hiç çıkmadı. Yeri geldikçe böyle hatırlatıyorum işte.

Engin Er de o günkü panelde konuşmacılar arasındaydı, raporu sordum; "Evet, ben de oradaydım. Ama o gün anlatılan raporu hiç görmedik. Maalesef o raporda ne olduğunu bilmiyoruz. Bursa Büyükşehir Belediyesi hiç paylaşmadı" dedi...

SONDAJ SAYILARI VE DEPREMDEN TASARRUF!..

Başkan Er uyarılarını sürdürdü:

"Yapı Denetim Kanunu'nun revize edilmesi lazım, Büyükşehir Belediye Yasası'nın revize edilmesi lazım. 17 Şubat'ta Resmi Gazete'de çıkan bir yönetmelik var; ona da kimse uymuyor. Parsel bazlı çalışmalarda 300 metreye kadar olan parselde '3 sondaj yapılacak' deniyor.

Osmangazi, Gemlik, Nilüfer ikişer sondaj yapıyor, depremden tasarruf yapılıyor! Yönetmeliğin eski hükümlerinde de sondaj sayısı aynıydı zaten. Kimisi 2, kimisi 3 sondaj yapıyor. Mollaarap'ta sondaj çalışması az olduğundan heyelan görülemedi... Hele OSB'lerde denetleme hiç yok. Yapı denetimler zemin ile ilgili denetlemeyi yapamıyorlar. Arazi üzerinde denetleme yapmaya uygun değiller..."

Ne diyelim; Allah sonumuzu hayretsin!..

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.