Hava Durumu

İsmet Karaca'dan açıklama...

Yazının Giriş Tarihi: 15.03.2020 06:10
Yazının Güncellenme Tarihi: 15.03.2020 06:10

12 Mart Perşembe günü gazetemiz internet sitesinde benim imzamla yayımlanan haberde CHP Olağan Kurultayı'nın ertelenmediği takdirde 28-29 Mart tarihleri arasında düzenleneceği; Bursa İl Başkanı İsmet Karaca'nın kurultay delegeleriyle yaptığı toplantıda Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun desteklenmesi ancak Bursa'dan önerilecek PM üyelerinin ileriki bir tarihte düzenlenecek toplantıda değerlendirilmesine karar verildiği;

Yine haberde CHP'deki teamülün kurultay delegelerinin toplanıp PM'ye gösterecekleri eskiden 5, şimdi ise 3 adayı belirlemeleri olduğuna da değiniliyor ve iddialara göre İsmet Karaca'nın Ankara ziyaretinde Serkan Öztürk'ü Bursa PM adayı olarak tanıttığı da yer alıyordu...

Bir de Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz'ın da Nurhayat Altaca Kayışoğlu'nu PM üyesi olarak önerdiği iddiasına da yer vermiştim.

Şimdi... 
Bursa'nın mevcut 3 Parti Meclisi üyesi var. Genel Başkan Yardımcıları Lale Karabıyık, Orhan Sarıbal ve Gamze Pamuk Ateşli. Her üçünün de yeniden PM'de görev almak istemesi çok doğaldır.
Artı...

Adı PM üyeliğinde geçen ya da adaylıklarını bizzat bildiren veya bu yönde isteği olduğu bilinen isimler de var. Mesela... Meral Altuntaş, Özgür Erdursun, Mustafa Şenyurt ve Mustafa Bozbey... Kurultay yaklaştıkça isimler daha da çoğalacaktır...
 

İl Başkanı İsmet Karaca bir açıklama göndererek tüm iddiaları yalanladı:

Aynen şöyle:
"Yazınızı okudum. Kurultay delegelerimizle yaptığımız toplantıda Genel Başkanlık için sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na destek konusu gündeme geldi ve oybirliğiyle aldığımız kararın ardından, tüm doğal delegeler dahil tüm Bursa Kurultay delegelerimiz, istisnasız 46 imza ile Genel Başkanımıza destek verdi.

PM üyeliği konusunda ortaklaşa bir yaklaşımız var. Bir araya gelip bu konuyu da konuştuğumuzda, hangi isimler ön plana çıkarsa, bizim önerimiz de desteğimiz de o isimlere olacak.

Yazınızın bundan sonraki bölümünde kaleme aldığınız iddia ise tümüyle haber kaynağınızın hayal ürünü.

Ankara'ya yaptığımız ziyarette il yönetim kurulu üyelerimiz ve ilçe başkanlarımız hazır bulundu.

Gerek TBMM'de ve gerekse Genel merkezimizdeki temaslarımda, PM konusunda hiçbir isme destek telaffuz etmiş değilim. Çünkü daha isimler belirlenmiş değil.

Üyemiz Serkan Öztürk ile TBMM veya Genel Merkez'de bir araya gelmiş değilim. Beraberimde olmayan bir kişiyi "Bursa CHP örgütünün PM adayı olarak MYK üyeleriyle tanıştırdığım" cümlesinin neresini düzeltmek gerektiğini okuyanların takdirine bırakıyorum.

Ankara ziyaretlerimde PM adaylığına destek konusunda bir isim de zikretmediğime göre, haber kaynağınızın doğruluğunu-dürüstlüğünü gözden geçirmenizde yarar vardır.

Basında-medyada gördüğümüz temel sorunlardan biri şu ki;

Genellemekte sakınca yok, konu CHP olduğunda tutarlı mı, tutarsız mı olup olmadığına bakılmaksızın, en küçük bir araştırma ya da teyit ihtiyacı duyulmadan, sıradan dedikodular bile "haber" ya da "makale" konusu yapılıyor.

Yazınızdaki "Bursa CHP örgütünün PM adayı olarak MYK üyeleriyle tanıştırdığım" iddiasının da maalesef bu genellemeye uygun bir seyirde kaleme alınmış olduğunu görerek, üzüntümü ifade ediyorum."

Yani özetle iddiaları yalanlamakla kalmayıp dedikodu yazarlığı yaptığımı belirtiyor...
Sayın Karaca, yıllardır bu şehirde gazetecilik yaparım ve etik kurallara ne kadar dikkat ettiğimi, doğruluğunu birkaç kanaldan teyit etmeden bir konuyu asla yazmadığımı istisnalar hariç herkes bilir.

Misal... Osmangazi ilçe seçimlerinde Mete Akyolcular kazandığında "İsmet Karaca'nın il başkanlığı için eli güçlendi" diye yazmıştım.

 Ve CHP Bursa camiasında sizi destekleyen ve desteklemeyen herkesten itiraz gelmişti; "Karaca ile Akkuş anlaştı, kesinlikle aday olmayacak" diye. "Nereden biliyorsunuz?" diye sorduğumda sizin için "Bizzat kendisi söz verdi" demişlerdi...

Ama kişisel kanaatim sizin kesinlikle aday olacağınız yönündeydi. O yüzden de tüm itirazlara rağmen ertesi gün düzeltme girmemiş ve internetten o cümleyi kaldırtmamıştım. Hatta epey de dalga geçen olmuştu. Öyle ya, ben ne anlardım CHP siyasetinden! Ama beni yanıltmadınız...

Siz tüm sözlere karşın aday oldunuz. Bu da siyasetin doğalıydı...  Siyaset bu, kartları kim iyi kararsa, siyaset oyununu iyi oynarsa, dengeleri bilirse o kazanır... Zaten seçimden sonra da bunları da yazmıştım. Mesela şöyle de yazabilirdim; "Karaca yalan söyledi. Sözünde durmadı" filan diye... Ama yazmadım. Politika siyasi öngörüsüzlüğü kaldırmaz.

Zira siyasetin doğasında var; koşulların gerektirdiği gibi hareket etmek. Yani Makyavelizm!  Dün karşı karşıya olunup yan yana düşmek ya da tam aksini yapmak; dün söylenenlerin tam tersini söylemek veya yapılan ya da söylenenleri inkâr etmek.

Daha birkaç gün önce İl Kadın Kolları seçimini yazdım köşemde. Hatta Aysel Okumuş'un sizin ekibinizde olmasına karşın her üç adaya da eşit mesafede olduğunuz yönünde verdiğiniz mesajı da diğer adayların kazanmaması yönünde aktif, etkin bir çaba içerisinde olmadığınızı da.

Her üç adayın açıklamasına da tuş sayılarını hesaplayarak köşemde eşit yer ayırdım. Bu yaklaşımımdan dolayı çok da eleştiri alacağımı bilmeme rağmen. Nitekim öyle oldu. "Karaca aleni Okumuş'u destekliyor" ya da "Şu adayın açıklamasına niye yer verdin" diye.  Sizin Okumuş'un karşısındaki adayların kazanmaması için çalıştığınızı birkaç kanaldan teyit edemediğim için yazmadım.

Gelelim haberdeki Kurultay delegelerinin onayını almaksızın PM üyesi olarak Serkan Öztürk'ü tanıttığınız iddiasına! Aslında bu CHP'de yeni bir şey değil. Daha önce de yaşandı. Mesela; Şadi Özdemir'in il başkanlığı döneminde! O dönemde de Özdemir'in de örgütte bir karar olmamasına karşın sizin PM üyeliğiniz için Genel Merkez'de milletvekilleri ve il başkanları nezdinde kulis yaptığı iddiaları vardı.
Öte yandan söz konusu bilgi doğrudan CHP Genel Merkezi'nden geldi. Birkaç kanaldan teyit ettikten sonra haberleştirdim. Bursa örgütüyle ve bazı kurultay delegeleriyle de görüştüm. Dün tekrar arayıp kaynaklarımla konuştum.

Evet salı günü Ankara'da Meclis'teydiniz. Çarşamba günü ise Genel Merkez'de... Perşembe günü Serkan Öztürk Ankara'da kaldı. Hatta PM toplantısı sırasında bile Genel Merkez'deydi; CHP Genel Müdürü Özgür Karakoç'un odasında.  

Serkan Öztürk'ü de hakkında fikir sahibi olacak kadar tanımam. 5 yıl önce Nilüfer Belediyesi'nin İstanbul'daki bir etkinliğinde boğaz gezisinde tanışmış ve ayak üstü sohbet etmiştik o kadar. Ankara'dan sorduklarında söylediklerim bu kadardır. Ama soranların söyledikleri daha fazlaydı.

Genel Merkez odaklı haber kaynakları sizin Serkan Öztürk'ü Ankara'da PM adayı olarak lanse ettiğiniz iddiası konusunda ısrarlı... Sonuç olarak ben birkaç kanaldan teyit ettiğim bir iddiayı haberleştirdim...

Adı üstünde iddia! Siz de böyle bir şey yok diyorsunuz... Eyvallah! Zaten bu saatten sonra olması da pek mümkün gözükmüyor...

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.