Hava Durumu

Korona günlerinde işten atılan yabancı çalışanlar

Yazının Giriş Tarihi: 03.06.2020 06:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 03.06.2020 06:00

Bursa'da ev hizmetlerinde çalışan çok sayıda yabancı var. Büyük çoğunluğu Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan, Azerbaycan gibi Orta Asya Türk cumhuriyetlerinin yanı sıra Gürcistan'dan da Bursa'ya çalışmaya gelenler. Çoğu üniversite mezunu ve kadın.
Bu kadınlar koronavirüs salgınında büyük sıkıntı yaşadı.
Yabancı kadın çalıştıran işverenlerin önemli bir kısmı evden işlerini yürütmeye başladı. Sokağa çıkamadı. Bir kısmı da ekonomik olarak gelecek kaygısına düşünce, çalıştırdıkları yabancı kadınlar gözlerine battı.
Kimisi "Ücreti düşürdüm, işine gelmezse kapı orada" dedi. Bırakın yabancı ülkelere, şehirden şehre ulaşımın bile yasaklandığı günlerde yabancı çalışan kadınlar çaresizlikten kabul ettiler!

Bir kısmının ise hafta sonu 8 saatlik sokağa çıkma izinleri de yasağa takıldı ve "Virüs getirir" diye dışarı çıkmalarına izin verilmedi. Yerinde bir kaygıydı.

Ancak kimi yabancı çalıştıran da yıllarca anasına babasına ya da çocuğuna bakan; evini temizleyerek arkasını toplayan kadınları korona salgını sırasında kapının önüne koydu. Hiç olmasa iki ay idare edebilirlerdi.
Mesela bir işveren, 24 saat yatılı kalmak kaydıyla anne ve babasına 7 yıldır bakan Özbek kadını, salgının en yaygın olduğu dönemde işten kovdu!

Artık evden çalıştığı için anne ve babasını alıp villasına götürdükten sonra; kadına barınacağı yer buluncaya kadar birkaç gün aile büyüklerinin dairesinde oturmasına izin verdi. 15 gün sonra kadını oradan da attı.

Kadıncağız kendisi gibi pek çok yabancı kadınla birlikte tıkış tepiş halde, yerde battaniye üzerinde yatmacasına, yarı aç yarı tok barınmak zorunda kaldı...

YABANCI ÇALIŞANIN DA KIDEM TAZMİNATI HAKKI VAR

Dün önce yabancılara istihdam ve çalışma iznini yasal olarak yapan uzman bir arkadaşımla görüştüm. Çok kesin konuştu:

"Korona salgınının en yaygın olduğu dönemde yanında yıllarca çalışan kadını işten çıkarmak hem insani hem de hukuki değildir. Çalışma izniyle SGK'ya tabi çalışıyorsa kıdem tazminatı hakkı vardır, ihbar süresi de söz konusudur. İşveren ihbar süresini tanımazsa, tazminat olarak ödemekle yükümlüdür... "

Şimdi salgın hafifledi ya, işveren kadın yeniden işinin başına geçmiş. Başka yabancı kadın bulmuş ama hiç memnun kalmamış. Şimdi yeniden işten attığı kadını çağırıyormuş, ama şartı şuymuş:

"Hem biri yatağa bağımlı olmak üzere iki hasta yaşlıya bakacak. Hem de 500 metrekarelik 3 katlı villanın bahçe de dâhil olmak üzere temizliğini ve yemeğini yapacak!"

Oldu, torba doldu!.. Vermeyi taahhüt ettiği ücret de 2 bin 500 lira!

Yabancı Özbek kadına bir şekilde ulaştım; "Ben anne ve babaya 7 yıl baktım. Çok sevdim onları, onlar da beni çok sevdi. Ama o büyük evi temizleyip, yemek yapıp, onlara iyi bakamam. İmkânsız" diyor, bir de haklı olarak çok kırgın!

Kadının 7 yıllık kıdem, 2 aylık da ihbar tazminatı hakkı ortalama 25 bin lira tutuyor, işveren bunu ödemek zorunda. Kadına bunu söyledim; "Hiç bilmiyordum!" dedi ve çok şaşırdı. Bir avukatla görüşüp dava açacak. 7 yıl hasta baktığı apartmandaki yönetici ve komşular da şahitlik yapacaklar.

Her şeyin bir bedeli var! Vicdansızlığın da hukuksuzluğunda!..

MERDİVEN ALTI BÜROLAR VE MAĞDURİYETLER

Son günlerde Türkiye'de çalışan yabancıları dolandıran merdiven altı istihdam ve danışma ofisleri de türedi. İŞKUR, istihdam ofisi belgesi vermek için, banka teminatının yanı sıra vergi, sabıka, icra konularında sicilsizlik de istiyor. Koşulların yerine getirilmediğini tespit ettiğinde de teminatı yakıyor.
Merdiven altı ofisler ise iş bulduğu çalışandan da bir maaş para alıyor, işverene kaçak işçi vererek mağdur ediyor. Yasalar konusunda bilgilendirme yapmıyor.

Yabancı çalıştırmak isteyenlerin kesinlikle İŞKUR istihdam bürolarına başvurmaları gerekiyor.
Bir de yasal olarak oturma ve çalışma izni yapan danışma ofisleri var. Bu alanda denetim İŞKUR ve diğer kurumlarca ihbara bağlı gerçekleşiyor. Ama mağdur ettikleri yabancı kadınlar korkuyor ve şikâyetçi olamıyor. Onların çekinceleri üzerinden yeni mağduriyetler devam ediyor.

Yabancıya oturum ve çalışma izni yapan danışma ofisleri de İŞKUR denetimine alınmalı ve teminata bağlanmalı.

İddialara göre, Bursa'da yabancıların oturma izinlerinde yaşanan sıkıntılardan biri de şu; bu sözde danışma ofisleri yabancıdan, internet üzerinden harçları ödediklerini söyleyerek parayı alıyor ve herhangi bir kırtasiyede satılan makbuzlardan veriyor. 

Harç paraları da öyle az buz değil; 1 yıllık oturma izni harcı 80 dolar; 550 lira civarında tutuyor; 657 lira tek giriş belgesi ve 110 lira da kart ücreti alınıyor. Bir de 500 lira civarında firma hizmet bedeli alıyor.

 Yabancılar Göç İdaresi'ne başvurduklarında, kayıtlarda resmi ödeme çıkmıyor, bu defa vergi dairesine gidip olmayan belgenin aslını bulmaya çalışıyorlar. Elbette bulunamıyor. Harç ödenmediği için ikamet belgesi alamıyorlar.

Kadınlar korkudan şikâyetçi olamıyor ve harçları yeniden ödemek zorunda kalıyorlar. Çoğu gariban, buraya ekmek parasının peşinde gelmişler ve Türklerin de yerini almıyorlar. Zira aile yapısı nedeniyle Türk kadınları 24 saat yatılı çalışmıyor.


 

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.