Kovid vaka ölçerimiz: Sosyal medya!

Kovid-19 vaka ölçerimiz uzun süredir sosyal medya oldu. Uzun süredir en güvenilir bilgiyi oradan alıyorum.

Sosyal medyadaki bilgi kirliliğinden dolayı, "Nasıl böyle düşünebiliyorsun?" diyenleriniz olacaktır. Çok da haklısınız.

Peki, onca kirliliğe ve güvenilmez ahvaline karşın sosyal medya nasıl kovid-19 vaka ölçeri olabiliyor?

Çok basit!..

Sosyal medya sayfamda 5 bine yakın kişi ve takip ettiğim üye sayısı 100 bine ulaşan açık gruplar var...

Kendileri ve yakınları kovid-19'a yakalananlarla; yakınlarını kovid-19 nedeniyle yitirenler bu durumu sosyal medyadan paylaşıyorlar.
Sağlık Bakanlığı, 28 Temmuz 2020'den itibaren vaka sayısı yerine hasta sayılarını vermeye başlamıştı...

Ama insanların sosyal medyada kovid-19 paylaşımları 2020 Ağustos ayından itibaren artmaya başlamıştı. Sonbaharda ise sosyal medya hepten taziye mecrasına dönmüştü!

Her gün onlarca kişiye "Acil şifalar" ya da "Allah'tan rahmet" dilemeye başlamıştık...

Sağlık Bakanlığı'nın ne olduğunu hiç anlamadığımız hasta açıklaması şeffaf değildi! Vatandaşta koronavirüs salgınının bittiği algısı oluşmuştu. Her gün açıklanan yüksek can kayıplar bile insanları aydırmıyordu...

Sonra bir gün baktık ki; vaka sayıları 39 binlerde! 2020'nin bahar aylarındaki en yüksek vaka sayısının 4 katından fazla!..

Salgın açılım sürecinde Sağlık Bakanlığı, şeffaflıkta çoktan yapması gerekeni yapıp şehirlerde yüz binde kaç vaka olduğunu açıklamaya başladı.

4 GÜNDE YÜZDE 40'LIK ARTIŞ VAR!

Son günlerde sosyal medyadan kovid-19'a kendisi ya da yakınlarının tutulduğunu yazan insanların sayısı artmaya başladı.

Şehirler salgın riskine göre mavi, sarı, turuncu ve kırmızıya boyandı. Salgın açılımı/ normalleşme de buna göre listelendi. Bursa önce sarı listedeydi, yüz binde 58,8 ile turuncu oldu. Muhtemelen de önümüzdeki günlerde "kırmızı" olacak!

Sarıdan turuncuya, turuncudan kırmızıya geçen illerde açılım güncellenmesinin nasıl olacağı ise şimdilik bir muamma!.. Muhtemelen kararı İl Hıfzıssıhha Kurulu verecek...

Bursa Tabip Odası Başkanı Doç. Dr. Alpaslan Türkkan ile görüştüm; sosyal medyaya yansıyanlardan gözlemlediğim vaka artışını sordum; o da doğruladı:

"Biz vakaları sahadan takip ediyoruz. Hastanelerde çalışan hekim arkadaşlarımızdan aldığımız bilgilere göre vaka sayısında çok artış var.

Son dört günde yüzde 40 civarında bir artış söz konusu. Birdenbire oldu!.."

Aynı zamanda kendisi de halk sağlığı uzmanı olan Başkan Doç. Dr. Türkkan vaka artışını tetikleyen faktörleri ve riskleri şöyle açıkladı:

"Öncelikle aşılamayı tamamlayamadık. Aşılama hızımız çok düştü.

Toplumda ciddi bir bağışıklık sağlayamadık. Mutasyon, varyant virüsler geldi. Zaten İngiliz virüsünü artık yerli kabul ediyoruz. Bunların üstüne tüy diktik, açıldık!.."

Geçenlerde bir AVM'nin önünden geçerken "Eyvah yandık" dediğini nakleden Başkan Türkkan sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hafta sonuydu. İkişer kişiden oluşan kuyruklar vardı; gençler maskesizdi. Hem aşıyı yapamadık, toplumsal bağışıklık oluşmadı.

Hem de okullar, AVM'leri açtık. Şimdi hastanelerde sıkıntı yok. Ama böyle giderse sıkıntı yaşanabilir... Varyant virüsler çok bulaşıcı. Yüzde 40 artış, geometrik dizinle toplumda çok hızla yaygınlaşabilir."

Varyant virüslerin, kovid-19'un ilk haline göre bulaşma hızını sordum; "Kovid-19'un bulaşma hızı bire 3 civarında! Varyant virüslerin bire 9, 10 olduğu söyleniyor. Çok çalışma yapılıyor, biz de hastalığı sürekli öğreniyoruz, o değiştikçe çalışmalar da çeşitleniyor" dedi.

Prof. Dr. Alpaslan Türkkan "Ne öneriyorsunuz?" sorusunu ise şöyle yanıtladı:

"Çok ciddi korunmamız gerekiyor, halkı çok iyi aydınlatmak lazım. Halk rehavete kapıldı. Vatandaş kendini korumalı, yönetim de birdenbire serbestlemenin gerektirdiği sonuçları değerlendirmeli! AVM'yi açıp da vatandaşa 'gitmeyin' demekle olmuyor bu iş!.."

Mavi, sarı, turuncu ve kırmızı listelere pek de güvenemediğini söyledi:

"Vaka sayısını sahadan takip ediyorum. Hastaların hastane başvurularına, ağırlaştı mı ona bakıyoruz. 'Hayat eve sığar'da her taraf kıpkırmızıydı, bir günde rengi açıldı."

Başkan Türkkan, Nilüfer Belediyesi'nin Özlüce'de temelini attığı Sağlık Parkı'na da atıfta bulundu:

 "Parkta anıt duvarı olacak. Adını da biz koyduk. Refik Saydam Parkı olacak... Bu bizim açımızdan memnuniyet verici bir şey. Refik Saydam, Türkiye'nin aşı tarihinde çok önemli bir isim. Atatürk döneminde Çin'e hediye 1 milyon aşı yollanmış. Şimdi paramızla alamıyoruz!.."

Bu arada Başkan Türkkan "Nisan, mayısta bu salgın biter" deyince bir sevindim anlatamam; 2 saniye sonra dip yaptım; zira kast ettiği 2022'nin bahar aylarıymış!..