Maske dağıtımı eczacılara havale edilemez!

Günlerce TV ekranlarında tartışıldı durdu. Maske takılsın mı, takılmasın mı? Salgın ilk çıktığı günden itibaren ikişer, üçer maske aldım. Yetmedi evde kendim ürettim. Uzmanlar "maske takılmasın" derken neden maske aldığıma gelince...

Yıllar önce Mısır'a gitmiştim. Kahire'de meşhur El Halili çarşısı vardır. Girişinde bir kafeteryada oturmuş ve geleni gideni seyretmiştim. Babil kulesi gibiydi, her milletten insan çarşıya giriyordu. Japonları maskeleri ve eldivenleriyle hemen ayırt edebiliyordunuz.

Salgınla başa çıkabilen ülkelerden biri de Japonya'ydı. Tamam disiplinli, kurallara uyan bir milletti, ama onlar normal zamanlarda bile maske takıyorlardı. Hem maske gereksiz ise koronavirüs vakalarıyla uğraşan sağlık personeli neden takıyordu?
Velhasıl, kafamda koronavirüste maske gerektiği oluşmuştu. Sadece eldivende kafam net değil. Zira satıcılar çıplak elle olsalar, kendilerine bir şey olmasın diyerek sürekli ellerini yıkayacaklar ya da dezenfekte edecekler. Eldiveni takınca ne el yıkanıyor ne de dezenfekte ediliyor!

Artık maskesiz sokağa çıkmak da yasaklandı. PTT dağıtacak.  E-Devlet'ten 20 yaş üstü ve 65 yaş altı olmak üzere başvuran vatandaşlara haftada 5 adet verilecek.  

USLUER: ECZANELER DAĞITSIN!

CHP Parti Meclisi üyesi Dr. Gaye Usluer, birkaç gün önceki tweet'inde maske dağıtımında topu eczacılara attı:

"Devlet zorunlu kıldığı maskeyi dağıtmak zorunda! Ama PTT yolu ile değil!.. Zor ve dolambaçlı yollardan değil, eczanelerle anlaşarak maske dağıtımı çok mu zor? Vatandaşı zora sokmayı bırakın!.."

Evet, maske tıbbi sarf malzemesidir ve bugüne dek de eczanelerde satılıyordu.

Ancak şu anda koronavirüs Türkiye'de salgına dönüştü. PTT ve bankalar şube kapatıyor, adliyeler bile davaları erteliyor. Pek çok kamu kurumu insan yoğunluğunu en aza indiren tedbirler aldı. 

Çoğunlukla 1 eczacı,  1, 2 eczacı kalfası ile çalışan eczanelere maske için yüzlerce kişinin yığılması mevcut koşullarda akıl işi değil. Üstelik eskiden mahalle aralarında olan eczanelerin artık büyük bir kısmı Aile Sağlığı Merkezleri ile özel ve kamu hastaneleri civarında.

Hasta ve yakınlarının yoğunlaştığı alanda yüzlerce insan maske kuyruğuna girecek! İzdihamı düşünebiliyor musunuz?
Eczane çalışanları, sosyal mesafe ve içeriye az sayıda insan alınması gibi kurallar getirilse de risk altındalar.

Pek çok kişi grip belirtileri gösterdiğinde "koronavirüs bulaşır!" diye hastaneye gitmeyip eczaneden ilaç alıyor; eczaneye gelen kişinin koronavirüs olduğu alnında yazmıyor!.

Zaten Gaye Usluer, tweet'inin üzerinden bir gün geçmeden yaptığı ikinci açıklamada dağıtımının muhtarlıklar, belediyelerin ya da muhtarlıklar, belediyeler ve eczanelerin birlikte yapabileceğini  söyledi...
Yani maske dağıtım yelpazesini genişletti ama yine işin içine eczaneleri de kattı...
 

PTT'NİN İŞİ ÇOK ZOR!

Peki, maskeleri PTT dağıtabilecek mi? Zor! Zira Aile Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın tek kerelik ödemelerini bekçi ve polis nezaretinde ya da tek başına dağıttılar. Bu arada sayılarını bilmediğimiz taşerona bağlı çalışan dağıtıcılar da var.

(Onların durumu kadrolu yani devlet memuru olan postacılara göre çok daha sıkıntılı. İddialar arasında cumartesi, pazar günü de çalıştıkları ve fazla mesai verilmediği yer alıyor. Zaten ücretler de kadrolulardan çok daha az!..)

65 yaş üstü emekli maaşları, koli ve resmi tebligat teslimi var. Ve üstüne üstlük her hafta milyonlarca kişiye beşer tane maske ulaştıracaklar. PTT, posta dağıtıcı takviyesi yapmazsa bu işin altından çok zor kalkar!..

"BU SAATTEN SONRA ZOR!"

Bursa Eczacılar Odası Başkanı Okan Şahin ile konuştum. Şunları söyledi:

"Bunun uygulanabilme ihtimali vardı. Belirli önceliklere konarak uygulanma ihtimali vardı. Raporu olan hastalara risk grubunda olan hastalarımız var, raporu olanlar. Bunlardan çalışmak zorunda olanlar var. Bu hastalara öncelik verilerek eczanelere yığılma olmadan sistem içerisinde çözülebilirdi. Ama bu saatten sonra eczanelerden maske dağıtımının çok uygulanabilirliği yok..."

Ardından da ekledi:

"Halkımızın bazı sıkıntıları var. 'Maskelerin kesinlikle satışı olmayacak!' dendi. Ama şu anda vatandaş maskeye nereden ulaşacağını bilmiyor. Ücretsiz dağıtan belediyelerimiz var. Örneğin pazar yerine vatandaş girecek, maske zorunluluğu var, ama belirli bir miktarda gelmiş. Vatandaş pazar yerine giremiyor!"

"ECZACILAR HAKSIZ YERE YAFTALANDI!"

Okan Şahin maske üzerinden eczanelere yönelik tartışmalara da değindi:

"Biz maske ile ilgili yardım etmeye çalışırken meslek yanlış yerlere çekildi. Şu anda koronavirüs ile ilgili en önde savaşırken bir anda stokçuymuşuz, çok pahalı satıyormuşuz gibi bir algı oluştu. Halbuki eczacılarımız minimum kârlılıkla vatandaşa ulaştırmaya çalıştı.

Bizler aracı kurum ya da üreticiden alıyorduk ve yasal eczacı kârını koyarak halkımıza ulaştırmaya çalışıyorduk. Şu anda yasak. Vatandaş geliyor maske istiyor. Bizler meslek grubu olarak mahalledeki insanlarla, hastalarımızla belli bir samimiyet oluşuyor.

'Maske satamıyoruz!' demek bizleri de üzüyor. O vatandaşın ihtiyacı var. İnternet kullanmayı bilmeyen vatandaşlarımıza 'gel beraber başvuru yapalım' diyoruz. Bizler de Sağlık İl Müdürlüğü ile sürekli iletişim halindeyiz. Yoğun bakımdaki sağlık çalışanlarımızın çoğu belirli ekipmanlarla korunarak hizmet veriyor. Bizler eczanemizde asgari korunarak hizmet vermeye çalışıyoruz..."

Şahin eczacıların haksız yere yaftalandıklarına dikkat çekti:

 "Eczanelerde daha salgının ilk halinde yapılsaydı sistem otururdu. Ama şu anda eczanelerde dağıtılmasında büyük sıkıntı yaşanıyor. Biz hizmetin devamı noktasında uğraşıyoruz. Mesleğimize atılan kara lekeleri bertaraf etmeye çalışıyoruz. Öyle şeylerle yaftalandık ki, takdir edilmemiz gerekirken çok farklı noktalara çekildik. Ezacılar olarak çok üzgünüz, ama yine de eczanelerimizin başındayız. Bu hizmeti aksatmadan ön saflarda vermeye devam ediyoruz, edeceğiz de..."