Hava Durumu

Metal emekçileri 'Kadına şiddete hayır' dedi

Yazının Giriş Tarihi: 26.11.2019 06:02
Yazının Güncellenme Tarihi: 26.11.2019 06:02

Dün 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü'ydü... Türkiye'de son yıllarda kadına yönelik şiddet ciddi boyutlara ulaştı. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği ile mücadele, kadının can güvenliği ve kadın cinayetlerine kilitlendi.

6284 sayılı Yasa yetmiyor; cinsiyetçi bakışın Meclis'teki ve medyadaki temsilcileri aleni şekilde 6284 sayılı Yasa'ya ve İstanbul'da imzalandığı için İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen ve Anayasa'ya göre yasa hükmünde olan uluslararası anlaşmanın iptali için uğraşıp duruyor...

Kadın cinayetlerini tetikleyen süreç erkek egemen bakış açısı ve toplumsal cinsiyet ayrımcılığıdır. Ve ne yazık ki bu Meclis'ten medyaya, hukuk ve asayiş sisteminde oldukça yerleşik bir anlayıştır. Kadın katillerine kravat, takım elbise, iyi hal indirim ikramlarının bir nedeni de cinsiyetçi bakış açısının getirdiği empatik hoşgörüdür!..

Haa, şu da var. Dünyada genel olarak kadına şiddette bir artış söz konusu. Ama buna bakıp da avunmak tam bir züğürt tesellisidir. Zira, Türkiye'deki kadın cinayetleri AB'de en üst sıradadır. OECD ülkelerinde de öyleyiz.

SATI CEYLAN: 'KÖLE ANNENİN ÖZGÜR ÇOCUĞU OLAMAZ!'

Şimdi... Türk Metal Sendikası Kadın Kolları, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü kapsamında bir dizi etkinlik düzenledi...

Türk Metal Sendikası'nın Türkiye genelinde 15 bin kadın üyesi var, bunun 6 bini Bursa'da...  Eskiden metal işkolunda pek kadın çalışmazdı. Ama son yıllarda metal kadın emekçilerinin sayısı oldukça arttı.

Türk Metal Sendikası Bursa Kadın Kolları sosyal medya üzerinden slogan yarışması düzenledi. 23 Kasım Cumartesi günü Türk Metal Sendikası Bursa hizmet binasında Ahmet Emin Yılmaz, Serdar Ömeroğulları ve Demet Kuru ile birlikte jüri olarak en iyi üç özgün sloganı seçtik.

Birinci "Köle annenin özgür çocuğu olamaz' sloganı ile Satı Ceylan (Aptiv) olurken, Esra Kurt (Beyçelik) "Şiddetin bahanesi değil cezası olsun' sloganıyla ikinci, Elif Uçar Atan (Bosch) ise 'Yumruğunla değil yüreğinle dokun' ile üçüncü oldu. Slogan yarışmasında dereceye girenlerin ödülleri ise dün düzenlenen söyleşi sonrasında kendilerine takdim edildi.

KADININ ŞİDDETLE MÜCADELESİ

Dün düzenlenen etkinliğin gündemi 'Kadının şiddet ile mücadelesi'ydi... Toplantıyı 330 civarında kadın emekçinin yanı sıra 15 kadar da erkek emekçi izledi.

Osmangazi Şube Başkanı Mesut Erdem, Bursa 1 No'lu Şube Başkanı Ali Noyan, Gemlik Şube Başkanı Kemal Durak, TOFAŞ Şube Başkanı Ömürlü Bayram, Emek Şube Başkanı Nizamettin Bilik, Bursa 2 No'lu Şube Başkanı Mustafa Tüfekçi de paneli izleyenler arasındaydı...

Etkinlik, Türk Metal Sendikası üyesi emekçi kadınlarının hazırladığı ve kadına şiddeti betimleyen canlı performans ile başladı. Erken evlendirilen kız çocuğunun, çocuğunu şiddet nedeniyle kaybeden annenin, şiddete maruz kalan iş kadını ile sağlık çalışanının ve iş yerinde mobbinge uğrayan emekçi kadının canlandırıldığı gösteri çok başarılıydı. Türk Metal Bursa Kadın Kolları tarafından hazırlanan ve kadına şiddeti kınayan kısa video gösterimi de çok başarılı bir çalışmaydı.

Toplantıda söz alan Türk Metal Sendikası Kadın Kolları Temsilcisi Selda Tekman da yaptığı konuşmada kadına şiddetle mücadeleyi gündeme getirdi. Tekman konuşmasında şunları dile getirdi:

"Kadınların fiziksel istismarı binlerce yıl öncesine dayanıyor. Arkeologlar, erkek mumyaların kemiklerinde yüzde 9 ile yüzde 20 arasında kırığa rastlarken, kadın mumyalarda yüzde 30 ile yüzde 50 arasında olduğunu bildiriyor. Bu kırıkların savaştan değil şiddetten olduğu düşünülüyor... Yani düşündüğümüzde, şiddetle tahminimizin ötesinde bir zamandır karşı karşıyayız."

ŞİDDETİN BAHANESİ OLMAZ

Tekman şiddetin hiçbir bahanesi olmadığına dikkat çekerek "Bunun için de bireysel ve toplumsal olarak şiddetin önlenmesi adına gereken tüm adımlar atılmalı, sorumluluklar alınmalı, kadına şiddet vakalarına sessiz kalınmamalı" dedi...

Nüfusun yarısını temsil eden kadınların toplumda eşit haklara sahip olduğunu hatırlatarak "Her alanda omuz omuza yürüdüğümüzü bilmenizi istiyorum ve iyi günde kötü günde birlikte olmaya devam edeceğiz. Çünkü biz biliyoruz ki birlikte güçlüyüz" diye konuştu... Mustafa Kemal Atatürk'ün kadınlara verdiği önemi hatırlatan Selda Tekman, "Kadına yönelik her türlü zulme, eziyete, işkenceye dur demeliyiz" mesajını verdi...

Daha sonra Selda Tekman'ın yönettiği, Avukat Nihal Çiçek Ersoy, Psikolog Çağla Küçükköseleci Çetin ve benim konuşmacı olduğum söyleşi gerçekleşti...

İKAMETGAHLA TAPUYA AİLE KONUTU ŞERHİ

Avukat Nihal Çiçek Ersoy, şiddete maruz kalan kadınların hukuk karşısındaki haklarını tek tek anlattı. En önemli uyarılarından birisi ise aile konutuna şerh konulması oldu:

"Bir ikametgâh alın ve tapu dairesine giderek konutun aile konutu olduğu şerhini düşürün. Eşinizin bundan haberi olmaz. Ancak oturduğunuz evi sizden habersiz satmaya kalktığında haberdar olur. Çünkü aile konutu olduğu için sizin imzanız olmadan satamaz..."

Koruma kararına ve zorunlu hallerdeki kimlik değişimine dikkat çekti; kadınların şiddete maruz kaldıklarında başvuracakları kurum ve kuruluşları da şöyle sıraladı:

"Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlükleri, KOZA-Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM), polis merkezleri ile jandarma karakolları, sağlık kuruluşları, belediyelerin kadın dayanışma merkezleri, baroların kadın danışma merkezleri, adli yardım kurulları, kadın STK'ları, Alo 183 hattı, valilik ve kaymakamlıklar, Cumhuriyet başsavcılıkları, aile mahkemesi hakimlikleri..."

ŞÖNİM'de verilen hizmetleri ayrıntılandıran Nihal Çiçek Ersoy, 6284 sayılı Yasa'daki eksikliklere dikkat çekerek şiddet uygulayan erkeğin rehabilitasyonunun sağlanamadığına vurgu yaptı.

ERKEK EGEMEN TOPLUMDA ERKEK OLMANIN DA BEDELİ VAR!

Klinik Psikolog Çağla Küçükköseleci Çetin ise "Sorunun çözümü ailede verilecek eğitimle başlıyor. Erkek ve kız çocukları arasında çok net ayrım var. Erkek çocuğa gereksiz özgüven veriliyor. Kız çocuklarımızı öncelikle evimizde değerli göstermeliyiz. Erkek çocuklarımızı da özellikle ev işleri yapmaları konusunda yönlendirmeliyiz" dedi.

Benim ne anlattığıma gelince... Salondakilere kaçının erkek çocuğu olduğunu sordum, neredeyse hepsinin erkek çocuğu vardı. En özet haliyle "Erkek çocuklarınızın uzun yaşamasını istiyorsanız, cinsiyetçi biri olarak yetiştirmeyin. Erkek egemen toplumda erkek olmanın da bir bedeli var. Erken ölmek! Nüfus 50 yaşına kadar eşit, denge ondan sonra kadınların lehine bozuluyor" dedim... Bir de kadın dayanışmasının önemini yaşamdan örneklerle anlattım...

Güzel ve etkili bir söyleşiydi... Etkinlik plaket takdimi ile sona erdi... Selda Tekman nezdinde Türk Metal Sendikası'nı kutluyorum...

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.