Türk Eğitim-Sen: Okul öncesi ve özel eğitim kurumları kapatılsın!

Türk Eğitim-Sen 3 No'lu Şube Başkanı Ömer Işıkoğlu ile 2 No'lu Şube Başkanı Fatih Gümüş, ortaklaşa yaptıkları açıklamada, yüz yüze eğitimin sürdüğü okul öncesi ve özel eğitim okullarının da kovid salgını nedeniyle kapatılmasını talep etti... Açıklamada bu yöndeki talebin Bursa Valiliği'ne yazılı olarak da iletildiği yer aldı...

Basın açıklamasının girişinde bilinenler hatırlatılıyor:

"Bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de kovid-19 salgını tüm hızıyla devam etmektedir. Bu kapsamda birçok önlem hayata geçirilerek kısıtlamalar getirilmiştir. Son yayınlanan Cumhurbaşkanlığı genelgesi ve ardından Milli Eğitim Bakanlığı'nın gönderdiği yazılar ile 8 ve 12. sınıflar haricinde ilkokul, ortaokul ve lise düzeyinde uzaktan eğitime geçilmiştir. Ancak okul öncesi eğitim kurumlarımız ısrarla açık tutulmaya devam etmektedir! Milli Eğitim Bakanlığı bu kurumlarla ilgili kararı il hıfzıssıhha kurulunun kararına bırakmıştır!.."

Ardından da talep gündeme getiriliyor:

"Diğer kademelerde hangi gerekçeyle uzaktan eğitime geçilmişse okul öncesi ve özel eğitimde de aynı gerekçeler mevcuttur ve bu kurumlarda da uzaktan eğitime geçilmelidir. Çünkü kovid virüsü riski açısından bütün kurumlarımız aynı riskleri taşımaktadır! Ayrıca son yayınlanan haritada, 10-16 Nisan 2021 tarihli illere göre haftalık vaka sayısı haritasında ilimiz yüz binde 500,57 olarak çıkmıştır. Yani vaka sayısı sürekli artmaktadır. Bu nedenle Bursa Valiliği'ne yazılı başvuruda bulunarak Türk Eğitim-Sen Bursa şubeleri olarak okul öncesi ve özel eğitim kurumlarının uzaktan eğitime geçmesini talep ettik..."

Keşke açıklamada bir satır da olsa öğretmenlerin aşılanmayışına, aşılanması gerektiğine yer verselerdi! Zira özel eğitim kurumları ile okul öncesi kurumlarda çalışan personel ve öğretmenler aşılansaydı, kapatılmasından söz edilmiş olmayacaktı!.. Aslında her kademedeki eğitim kurumlarında tüm çalışanlar aşılandıktan sonra normalleşmeye geçilmeliydi. Asıl talep aşılanma olmalıydı!..

'ALAYIMIZ SIRAMIZI BEKLER OLDUK'

Hani çeşitli etkinliklerde slogan atılır ya "sıra sana gelecek" diye... Alayımız koronavirüs'te sıramızı bekler olduk!

Aslıyla ve aslından türeyip beterleşen mutasyon, varyant gibi astarlarıyla koronavirüs can almayı sürdürüyor... Yazıyı yazdığım ana göre önceki gün can kaybı 288 iken, dün 318'e çıktı! Son haftalardaki kovid-19 vaka artışının iki ya da üç hafta sonra (yoğun bakım süreci akabinde) ölümlere yansıdığını bilmek için artık tıp doktoru olmak gerekmiyor!..

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın yaptığı açıklamaya göre 65 yaş üstü vatandaşlarda aşılama oranı yüzde 76,4... Sağlık çalışanlarından sonra başlatılan 65 yaş üstü grupta aşılamanın daha yüksek oranda gerçekleşmesi beklenirdi. Korunmak adına maske, mesafe, hijyen üçlüsüne aşı şartı da eklendi...

Kovid aşılarının bir işe yaramadığı, korumadığı yönünde bir algı var... Kovid aşısı karşıtlığını sosyal medya üzerinden paylaşanlar da var.

Öte yandan salgında sağlık politikalarını kimi zaman eleştiren Tabip Odaları bile salgının durdurulması için toplumun hızlıca aşılanması gerektiğini savunuyor....

AŞILANAN SAĞLIK ÇALIŞANLARINDA ÖLÜMLER DURDU!

Aşının faydası olmadığını iddia edenlere hep şunu söylüyorum:

"Geçen sene bahar aylarında, yaz aylarında ve sonbaharda her gün birkaç sağlık çalışanı yaşamını yitiyordu. Sağlık çalışanlarına aşılama 14 Ocak 2021'de başladı, ikinci doz aşı da şubat ayı içerisinde yapıldı.

Resmi ve saptanabilen vaka sayıları 2020 bahar aylarına göre, 11 kat; sonbahar aylarına göre ise 2 ya da üç kat artmasına rağmen artık sağlık çalışanları arasında koronavirüs nedeniyle can kaybı çok azaldı.

 Eskisi gibi her gün bir ya da birkaç sağlık çalışanının yaşamını yitirdiğini duymuyoruz... Olsa bilinmemesi mümkünü değil! Zira Tabip Odaları ve sağlık sendikaları var. Bu gözle görülür bir şeydir. Demek ki aşının bir faydası var..."

Zaten Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da 13 Nisan'da yaptığı açıklamada sağlık personeli aşılama ve hastalanma oranlarını paylaştı:

"Sağlık çalışanlarına baktığımızda toplam vaka içindeki payı ocak başında yüzde 5.3, aşılama oranı yüzde 86. Yüzde 86 oranıyla birlikte toplam vaka içindeki payı 1 Ocak'ta yüzde 5.3 iken şu an 1.37'ye kadar indi..."

Demek ki sağlık çalışanları arasında yüzde 24'lük aşılanmamış bir kesim var. Bir kısmının yeni kovid geçirdiği ya da geçirmekte olduğu düşünülebilir. Kalanının ise aşıya çekimser baktığı nettir...

Salgınla mücadelede aşılama şart!..