Türk Metal'den Akwel'e hodri meydan!

Akwel Otomotiv'in Bursa'daki fabrikasında örgütlenme çalışması yürüten Türk Metal Sendikası; sendikal faaliyetten dolayı Sezai Kırcalli ve Feridun Yavuz'un işten çıkartılmasına tepki gösterdi. 

 Çeşitli fabrikalarda çalışan Türk Metal üyesi işçiler; Akwel işçileriyle dayanışarak fabrika önünde vardiya giriş ve çıkışlarında eylem yaptı.  Metal işçilerinin "Akwel işçisi yalnız değildir"; "Direne direne kazanacağız" sloganlarına fabrika içerisinden de alkışlarla destek geldi...

Akwel'de işten çıkarmaları protesto eden Türk Metal Osmangazi Şube başkanı Mesut Erdem fabrika önünde yaptığı basın açıklamasında şunları söyledi:

"Akwel işçisi yalnız değildir. Onlar, anayasal haklarını kullanarak, sendikal örgütlenme kararı verdiler. Örgütlenmek için de, kendi özgür iradeleriyle Türk Metal'i seçtiler. Ve onlarca kardeşim, Türk Metal saflarına katıldı.

Bu öyle bir akıştı ki, bu akışın önünde duramayacaklarını anladılar. Sizi korkutmak, örgütlenmeyi kırmak, bu akışı durdurmak için, akılları sıra gözümüzü korkutmak için iki kardeşimizi işten attılar."

Fransız ortaklı fabrika yöneticilerine  "Hodri meydan" diyen Mesut Erdem sözlerini şöyle sürdürdü:

"O kardeşlerimin ekmeğiyle oynayanlara, geride kalanları işiyle tehdit edenlere sesleniyorum: Hodri meydan! Şunu bilin ki; kimse bu akışı durduramaz, hiçbir baskı bizi yıldıramaz."

AKWEL İŞVERENİNİN YAPTIĞI ANAYASAL SUÇTUR

Akwel işçilerinin ailesinin, çocukların rızkı, ekmekleri ve onurları, daha güvenli bir gelecek için Türk Metal saflarında örgütlendiğini anlatan Başkan Erdem baskı ve engellemelere rağmen örgütlenmeye devam ettiklerine dikkat çekti.

Akwel işverenlerinin anayasal suç işlediklerini uyarısında bulunan Erdem sözlerini şöyle sürdürdü:

"Buradan AKWEL işverenine ve yöneticilerine de sesleniyorum;  yaptığınız suçtur. Sendikal sebeplerle çalışanlar üzerinde baskı kurmak, hele hele ekmeğiyle oynamak suçtur.

Açık açık söylüyorum, kardeşlerimin üzerinde baskı kuranlar, mobbing uygulayanlar, onları tehdit edenler, hele hele işten atanlar suç işlemiştir, işlemeye devam etmektedir."

Yapılanın suç olduğunu ve "Emir kuluyum" demenin kimseyi kurtaramayacağını belirten Erdem; "Bunu yapan varsa, yol yakınken dönsün. Şunu iyi bilin ki, artık devir değişti. Bundan sonra karşınızda, örgütsüz ve güvencesiz işçiler yok. Bundan sonra karşınızda, yüz binlerce üyesiyle Türkiye'nin en büyük sendikası Türk Metal var. Onun için aklınızı başınıza toplayın: Artık karar sizin" dedi.

BAŞKAN ERDEM İŞÇİLERE SÖZ VERDİ

Türk Metal adına işten atılan işçilere söz veren Mesut Erdem,  "Onlar yaptıklarının bedelini ödeyecek, işledikleri suçun cezasını çekecekler. Sizler de tazminatınızı alacak, sonra da isterseniz aslanlar gibi buraya geri döneceksiniz.

Size söz veriyoruz. Türk Metal adına, yüz binlerce metal işçisi adına, evine helal ekmek götüren bütün Türk işçisi adına söz veriyoruz. Haklıyız, kazanacağız!" diye konuştu.

İşten çıkartılan işçilerden sonra Akwel işçilerine de söz veren Başkan Erdem şunları söyledi:

"Gerekirse, siz içeride biz burada sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bunların inadın kırılana kadar... Buraya Türk Metal bayrağını dikene kadar... Buraya hakkı, hukuku getirene kadar... Bütün işçiler Türk Metal üyesi olana kadar mücadele edeceğiz..."

DERS VERMEYE KALKANLAR SINIFTA KALDI!

Mesut Erdem Fransız ortaklara şöyle seslendi:

"Bildiğiniz gibi bu işletme, Türk-Fransız ortaklığıdır. Bu ülkeye katkı veren, Türk insanın iş ekmek sağlayan herkesin başımızın üstünde yeri vardır.

Ama herkes bilsin ki, Türkiye, yabancılar için ucuz işgücü cenneti, Türk işçisi de düşük ücretle sömürülecek insanlar değildir. Bugüne kadar bize demokrasi ve insan hakları dersi verenlere sesleniyorum...

Bize ders vermeye kalkıyorsunuz ama o derslerden sınıfta kaldınız, sınıfta... Bize insanlık dersi vereceğinize, burada yaptıklarınız insafsızlığa bakın! Burada yol açtığınız insan hakları ihlallerine, haksızlığa, hukuksuzluğa bakın! Ama ne yaparsanız yapın, başaramayacaksınız! Kirli emellerinize ulaşamayacaksınız..."

YÜZBİNLERCE, MİLYONLARCA METAL İŞÇİSİ

Mesut Erdem Akwel işverenlerine konunun uluslararası boyutlarını da hatırlattı:

"Mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz. Vazgeçen alçaktır, namerttir. Buradan Akwel işverenine ve yöneticilerine bir kez daha sesleniyorum...

Yol yakınken geri dönün. Hatanın neresinden dönseniz kardır. Yoksa karşınızda sadece kendi çalışanlarınızı, sadece yüz binlerce üyesiyle Türk Metal'i değil, milyonlarca üyesi olan Industriall'u bulursunuz.

Sanmayın ki olan biten burada, bu organize sanayide kalıyor. Türk Metal'in üyesi olduğu IndustriAll Küresel ve IndustriAll Avrupa, Buradaki gelişmeleri yakından izliyor. Her bir gelişme için rapor hazırlıyor...

Dosyanız kabardıkça kabardı. Yani beyler, sizin defteriniz dürülüyor, defteriniz. Zamanı geldiğinde o defterler, Fransa'da şirket ortaklarının önüne serilecek. Bu ayıbı temizleyin denilecek. Bütün dünyada basına gerçekler anlatılacak.

Haksızlıkların hesabı sorulacak. Bunlar da yetmezse, o zaman uluslararası işçi sınıfı dayanışması devreye girecek."

Dünyanın dört bir köşesinde çalışan Akwel işçisinin uyarı eylemlerine gideceğini hatırlatan Başkan Erdem "Bakın aklınızı başınıza toplayın. Bunun altından kalkamazsınız. Onun için derhal yaptıklarınızdan vazgeçin. Uzattığımız eli sıkın, işyerinde barışı ve huzuru tesis edelim ya da bundan sonra olacaklara ilişkin bütün sorumluluk sizindir" dedi...

BARIŞSA BARIŞ, MÜCADELEYSE MÜCADELE

Başkan Erdem konuşmasını şöyle sonlandırdı:
"Biz hazırız. Mücadeleyse mücadeleye, barışsa barışa hazırız Bir kez daha hodri meydan! Akwel çalışanları, Evine helal ekmek götürmekten başka gayesi olmayan, yiğit, namuslu, gözü pek kardeşlerim...

Türk Metal kardeşler ocağıdır. Bugüne kadar bir tek kardeşimiz aç, açıkta kalmadı. Bir tek kardeşimiz yalnız kalmadı. Bir tek kardeşimiz bile çaresiz olmadı.

Üye olduğunuz andan itibaren, sizin; alın teriniz, işiniz, aşınız bize emanettir. Sizler, bizim kardeşimizsiniz. Bizler, artık bir ve beraberiz.

Bundan sonra sizin davanız bizim davamız, sizin kavganız bizim kavgamızdır. Sizler bugün emeğiniz, ekmeğiniz ve onurunuz için mücadele veriyorsunuz. Bu şerefli mücadele için yola çıktınız. Bilin ki, Türk Metal çıktığı yoldan asla geri dönmez. Zaferden başka hedef tanımaz."

Türkiye'de en çok ihlal edilen Anayasal haklardan biri de sendikal örgütlenmedir. İşverenlerin kolay yolu öncü işçileri işten atmak, geride kalanları baskılamak ve gözünü korkutmaktır.

Sendikalar işten atılanlar için mahkemeye başvurur;  Yargıtay onamasını da hesaba katarsanız iki yılla yayılan uzun bir süreçte, işçiler işe iade kararını ellerine alırlar.

İşveren de o iki yıl içerisinde sendikal örgütlenmeyi kırmaya bakar.  Fabrika önlerinde uzun soluklu direnişler olur... Kimi zaman kazanılır, çoğu zaman da kaybedilir. İşte bu yüzden işverenin sendikal örgütlenme karşısında ilk başvurduğu yöntem hep öncü işçileri işten atmaktır.

Yalnız bu defa sert kayaya çarptılar. Türk Metal güçlü bir sendika.  Demirden leblebi gibi; ne yutulabilir, ne de çiğnenebilir... Türk Metal'in kararlı tavrı ortada...  Akwel işvereni Türk Metal'in kolay yutulur lokma olmadığını görmüştür, diye düşünüyorum...