Akıl fikir, ağız ve kulak

"İslami olarak şu anda Cumhurbaşkanı'na itaat etmek farz-ı ayındır. Karşı gelmek de harpten kaçmak manasına gelir, haramdır" diyen rektörümüz gelen tepkilerin ardından istifasını şöyle açıkladı.

"Gelinen noktada özel bir televizyon programında yaptığım şahsi konuşmalarım maalesef çarpıtılarak, kamuoyunda Sayın Cumhurbaşkanımızı yıpratmak üzere kullanılmaya kalkışılmıştır. Bu nedenle üniversitemi ve Cumhurbaşkanlığı makamını yıpratmamak için rektörlük görevimden ayrılıyorum. Ayrıntılı açıklamayı daha sonra yapacağım."

İktidara yakın medya bile "Rektörden garip açıklamalar... Tuhaf sözler" şeklinde verdi haberi. Türk medyası "Yok daha neler!" yorumunda birleşti. Yıllar sonra ilk kez yaşandı fikir birliği. Neredeyse ağlayacaktım dün itibarıyla. Rektör tüm medyayı birleştirdi. Dirlik ve düzen gördük. Bu açıdan teşekkür etmeli rektöre. Gelelim olayın diğer açılarına.

Aşırı övgünün, yere göğe koyamamanın, göklere çıkarmanın, sevginin de bir sınırı var. Aşırısı çok rahatsız edici olabiliyor. "Allah'ın tüm vasıflarını üzerinde toplayan bir lider!" demişti hatırlarsanız vekilimizin biri. Hayretlere kapılmıştı güzel ülkem!..

Şimdi de aklı başında olması gereken bir rektör çıktı ve İslam'ın şartlarına "Cumhurbaşkanı'na itaat etmeyi" ekleyerek memleketi zıplattı!

Dedik ya insan sevebilir ama sevgisini ifade ederken aşırıya kaçarsa kaş göz yarılır. İlişki zarar görür.

Sevdiğiniz kıza "Yemin ederim ki Adriana Lima'dan güzelsin. Adriana eline su dökemez Fitnat" derseniz sevdiceğiniz hakkınızda ne düşünür? Aşırı yalancı bir soloz olduğunuzu düşünebilir mesela. "Adriana kim ben kim? Dalga mı geçiyorsun? Akşam arkadaşlarına anlatıyorsun da birlikte gülmekten kopuyor musunuz zırtapoz" der ve basar kaba etinize tekmeyi. Kalırsınız sap başınıza...

"Çağla Şikel gibisin nar tanem" deseniz amenna. Kabul görebilir. Karşı tarafı mutlu edebilir. İltifatınızdan geri dönüş elde edersiniz. Aşırısı sizi çok zor duruma düşürür.

Rektörde de aynı hesap...

Cumhurbaşkanı FETÖ ile mücadele ediyor. Yanında olalım. Yalnız kalmamalı...

Onu yalnız bırakmak vatandaşlık görevini yapmamaktır...

FETÖ ile mücadelesinde onu rahatlatacak her türlü eylemi yapalım!

Böyle dese sıkıntı mıkıntı yok. Mücadeleye de zarar değil, katkı verir. Lakin ipin ucunu kaçırırsan işte kalıveriyorsun oyun dışında. Direkt kırmızı kartı görüverdin o yaşta. İş midir yani? Kaş yapayım derken kendi gözünü çıkardın. Bu da yaşandı sonunda.

Kasten mi yapıyorlar acaba diye de düşünüyor insan...

Hakikaten birine zarar vermek istiyorsanız anca böyle yaparsınız. "Allah'ın sıfatları onda... İtaat etmek farz" derseniz milyonlarca insanın nem kapmasını sağlayabilirsiniz. Komplo mudur nedir anlayamadım gitti!..

Ağzından çıkanı kulağın duysun demiş atalarımız... Pek de güzel söylemişler... Üstüne laf etmeye de gerek yok. Teşekkür edelim atalarımıza.

Olayı özetleyivermişler sağolsunlar...