Anormalleşmeyelim!..

Salgın kontrol altına alındı lakin henüz bitmedi. 1 Haziran itibarıyla normalleşme süreci başladı sadece. Bundan sonrası da yine bize bağlı. Maske kullanımına ve sosyal mesafeye dikkat eder, tedbirlere uyarsak normalleşmeye başarıyla devam ederiz.

Salgın sanki tamamen bitmiş gibi davranırsak!.. Maske takmaz, toplu taşımalara doluşursak, sosyal mesafe tanımazsak yeniden anormalleşebiliriz!..

Evde pinekleme günleri yeniden döner. Balkondan balkona el sallamalara, alkışlamalara başlarız. Aman dikkat!..

Neden mi yazdım?

Maalesef dün Bursa'da bize gelen ihbarlar hiç de iç açıcı değildi. Yolcuların uyarmasına rağmen hiç aldırmayan ve minibüsünü dolduran şoförler çokça ihbar edildi. Plakaları trafiğe bildirildi. Eee artık bu durum ispiyonculuğa girmiyor. Tamamen bir vatandaşlık görevi. Toplum sağlığı söz konusu...

Bursa trafiği de sıkışmış durumda. Yani sıkışık trafikte yolcular 15 değil 30 dakika birbirleri için risk arz edecekler. Bu bakımdan halk otobüsleri, belediye otobüsleri ve minibüslerin kurallar dışına taşma lüksü bulunmuyor. 10 yolcu fazla almak demek tüm Bursa'yı riske etmek anlamına geliyor.

Lütfen toplu taşımalarda uyarmaya devam edelim şoförleri... Israrla kapasite üzerinde yolcu alanları da ihbar edelim. Bu işin şakası yok çünkü...

XXX

Kafe ve restoranların açılması üzerine mekân sahipleri de hazırlıklarını yaptılar. Yeni kurallara göre hazırladılar iş yerlerini. Tabii normalleşmenin psikolojik olarak müşterilere etki etmesi de şart kafelere gidebilmeleri için...

Şu an en şanslı mekânlar açık havada hizmet veren, havadar yerler. Kimse kapalı yere girmek istemiyor. Çocuğunu izinli gününde AVM'lere götürenler büyük tepki görüyor halen.

O yüzden hem açık alana sahip hem de hijyen kurallarına harfiyen uyan kaliteli işletmeler 1-2 adım öne geçecek bu dönemde...

Misi, Gölyazı, Dobruca tarafları çok şanslı normalleşme sürecinde...

Parklar da açık artık... Zaten AVM'ler açıkken parkların kapalı olmasını kimse izah edemiyordu! Tuhaf bir uygulamaya imza atmıştık 1 ay boyunca!..

Pikniğe gidenler de memleket adına büyük risk kanaatimce. Umarım, mangaldan köfte kokuları yükselirken henüz tamamen normalleşmediğimizi unutmaz piknikçi vatandaşlar!

XXX

Türkiye normalleşmeye çalışırken ABD kendi genetiksel normalleriyle mücadele ediyor. Siyahlara karşı yüzlerce yıldır devam eden ve normalleşen "ırkçılık" tam da koronavirüs günleriyle birleşti. Yüz binlerce Amerikalı ayaklandı, yan yana yürüdü ve süper güç ABD çok zor bir sınav veriyor.

Başınızda sarı saçlarından suçlu Trump varsa dertten kurtulmanız mümkün değil zaten. Trump'ı, Kanaryasevenler Derneği'nin başına koysak o naif dernek üyeleri 2-3 hafta sonra birbirinin boğazına hamle etmezse ben de bir şey bilmiyorum! Öylesine yetenekli yöneticilikte yakışıklı Trump!..

Dünyadaki her 3 koronavirüs vakasından biri neredeyse ABD'de ve yüz binlerce kişi de isyan ederken tabii ki birbiriyle ve polisle temas halinde...

Ve koronavirüs vakalarına gerekli sağlık hizmeti de verilemiyor... Irk ayrımı ve gelir adaletsizliği daha da belirgin oldu bu dönemde...

"Biz Çin'den çok daha güçlü bir ülkeyiz. Virüs bizi Çin kadar etkilemez" havası hâkimdi ancak gelinen nokta ortada. 'Amerikan Rüyas'ı bitti 'Amerikan Kâbusu' başladı...

Peki, ABD'nin mahkûm ettiği Çin'e Batı'nın bakış nasıl? Batı'nın gözünde de Çin pek mubah görünmüyor. Hatta Rusya dahi Çin'den bir nebze uzaklaşmış durumda...

Türk sanayisi için büyük fırsat. "Made in Turkey" damgalı malların önümüzdeki süreçte şansı hayli fazla görünüyor. Tabii sanayicimiz ayakta kalmayı becerebilirse!..

Çin ihracat açısından eski normallerini bulamayacak artık. Türkiye'de ortak arayan ve Bursa'ya kadar gelen Çinlilerin de olduğunu tanıdığımız iş adamlarından öğrendik.

Olası boykotlara hazırlık yapıyor Çin görüldüğü üzere...