Depreme hazır mıyız gençler?

Son 10 gündür yaşanan depremler sonrasında kafamızı yine kumdan kaldırıp deprem üzerine düşünmeye başladık.

Güçlendirilmeyen binalar... İhmal... Vurdumduymazlık... Hepsi yıllardır bizde!..

Ve Bilim Akademisi Üyesi Prof. Dr. Naci Görür arka arkaya depremle yaşadığımız bugünlerde "Minimum 7.3 deprem geliyor, şakası yok!" diyerek Marmara'da yaşayan herkesi yerinden zıplattı.

İyice silkelendik doğrusu...

Japonya'da her yıl ülke genelinde deprem tatbikatları yapılıyor. Herkes deprem anında ne yapacağın önceden biliyor.

Bizse bugüne kadar ülke genelinde 1 tatbikat yaptık mı? Maalesef hayır! Okul bazında yapılan tatbikatlarda ise onlarca öğrencimiz yaralandı. Garip ama gerçek...

"1999'da bir gecede, 55 saniyede 20 bin insanı gömdük. Ben hiçbir zaman kendi milletimin meydanlarda pankart taşıyıp da 'Depremde ölmek istemiyoruz, deprem kader değildir' diye siyasileri zorladığını görmedim" diyor Prof. Dr Naci Görür...

Hiç de haksız değil!..

Tuttukları futbol takımlarına TFF'nin yaptığı haksızlık sonrası yürüyüşler tertiplenir ancak deprem konusunda kılını kıpırdatan vaki değil...

1999 depremi sonrasında refüjlerde ve okul bahçelerinde yatan insanlar görmedik mi? "Şimdi nerede yatacaklar" derseniz yine orada yatacaklar. Afet sonrası toplanma bölgeleri tirajikomik durumda çünkü... Mezarlıklarda toplanacağız hakikaten...

Deprem öncesi hazırlık, eğitim, bilinçlenme ve tedbir konularında koca bir sıfır almış durumdayız.

Depreme hazırlık, tatbikat gibi şeyler bize hakikaten boş ve yavan geliyor nedense. "Hele bir deprem olsun, sonrasına bakarız!" zihniyetindeyiz maalesef!

Deprem bölgesinde yaşamamıza rağmen bir deprem kültürü geliştirmeyi beceremedik. 

Uzmanlar "En az iki senede bir toplu tatbikatlar yapılmalı. Bunun dışında yerel örgütlenmeler olacak. Hem bireysel bazda hem mahalle ve apartman bazında tatbikatlar yapılacak, eğitimler verilecek. Afete hazırlık ve önlem konusunda gerekenleri yapmazsanız afet geldiğinde eliniz ayağınıza dolaşır" diyor ancak dinleyen var mı?

Görülüyor ki bugün deprem olsa memleketimin insanları yine pencerelerden atlar. Oysa hiçbir şey bilmiyorsanız pencereden uzak durmak gerektiğini bileceksiniz.

Sanırım bunu 100 kişiden biri bilse iyidir...

Olası bir kriz durumunda ne yapılacağını bilen vatandaşı ara ki bulasın... Bir antrenman, alıştırma olmayınca kimseyi suçlamak da mümkün değil.

"En basit örnekle kapıların dışa açılması gerekir mesela, bu yüzden kapı önlerinde ölünür, kapıların yönü bile değiştirilmiyor" şeklinde uyarıyor deprem profesörleri...

Daha çok eğitim lazım çok... Bıkmadan, usanmadan...

Yoksa mukadderat!

Neyse kaderimiz çekeriz!..