Korona pazarı

Koronavirüs salgını geride kaldığında herhalde en çok ilk dönemde verilen ilaçları konuşacağız. Doktorların işine burun sokmak gibi olmasın ama her pozitif vakaya neden aynı dozdaki ağır ilaçların aynı şekilde kullandırıldığını çözemiyorum.

Hastanın yaşı, bağışıklık sisteminin seviyesini ve virüs yükünü neden göz önüne alınmıyor da herkese standart uygulama yapılıyor?

Semptom göstermeden Covid atlatanlar var malumunuz. Demek ki bağışıklık sistemi kimi bünyelerde olayı direk kendisi hallediyor. Kimi daha az sağlam bünyelerde de hafif vitamin katkılarıyla da halledebilir Covid. İşte bu hafif durumlarda ufak bir semptom hastayı pozitif olarak nitelendirmemize yol açıyor. İşte bu hastalara da aynı ilaçlar aynı dozda veriliyor.

Demek ki virüs hakkında modern tıp öyle az bilgiye sahip ki risk almama adına standart uygulama seçiliyor.

Kovid atlatanları umarız 1 yıl sonra bu defa da farklı yan etkiler sonrası daha ağır hastalıklar için hastanelerde görmeyiz.

Prof.Dr. Ercüment Ovalı'dan pek hoşlanmıyor bizi yönetenler lakin dün yaptığı paylaşımla Koronavirüs'e yakalandığını ve atlattığını açıkladı:

"Sağlık Bakanlığı bizim kokteyl antikor ilacımıza ruhsat vermedi. 5 gün önce akciğerlerim tutuldu. Diğer ilaçları reddettim. Etkinliklerine inanmıyorum. Kokteyl antikor ile ciğerlerim 72 saatte tertemiz oldu. 5. günde evime döndüm."

Aslında bunu bir basın toplantısıyla duyurmalı Ercüment Ovalı. 3-4 satırlık açıklamalayla olmaz...

Kendisi biraz fazla bağımsız görünüyor olmalı ki iktidar uzak duruyor.

Tamam kendisi aşı konusundaki vaatleerini yerine getiremedi lakin bundan sonra da başarısız olacak anlamına gelmiyor. Aşıda başarısız olması ilaçta da başarısız olacağının göstergesi değil.

Doğru düzgün maske takmayı beceremeyen, ellerini yıkamayı bilmeyenler bile sosyal medya üzerinden Profesör Ovacıklı'yı "soytarı" yakıştırmasıyla hedef alıyor. Komik ama gerçek....

Beğenin veya beğenmeyin bizim ülkede araştırma yapan bilim adamlarına hiç değer verilmiyor. Bir başarısızlıkta hemen kuyruklarına teneke bağlamayı pek seviyoruz. Akıllı telefon marifetiyle sosyal medyada  eleştirmek en kolayı. Türkiye'nin yüzde 75'i sürekli bunu seçiyor. Bilgisiz ama bilgiçler maşallah...

BioNTech ile aşı üreten Almanya'daki Türk bilim insanları bizim coğrafyada olsalardı aynı aşıyı geliştirebilirler miydi sizce?

Hiç sanmıyorum...

Bizde bu çokbilmişler oldukça işimiz pek zor sevgili okur...

Bilimi desteklemeye devam edelim. Tarihe baktığımızda önemli başarıların başlangıcında hep çuvallamış bilim insanları. Sonrasında pes etmemişler ve başarı gelmiş.

Tabii bilime karşı tüm olumsuzluklara rağmen yerli aşı çalışmalarımız başarıyla devam ediyor. Çin aşısına soğuk bakan ciddi kesimi ikna etmek için yerli aşı şart görünüyor. Bazı doktorlar dahi aşı olmaya karşı çıkınca ahalinin kafası karışıyor haliyle...

Erciyes Üniversitesi Faz 2'ye başlamak üzere... Bahar aylarında yerli aşı olabiliriz gibi duruyor...

Yerli aşı çıktığında da aşı olmamakta diretenler olursa bazı yaptırımlar devreye girmeli...

Covid olursa bedava tedavi verilmeyebilir...

Aşı olmayanların kamuya açık yerlere girmesine izin verilmeyebilir...

Aşısız çocuklar okullara alınmayabilir...

Biraz sert gibi görünse de dünyada yapılan uygulamalar bunlar...

Mutlu sağlıklı pazarlar...