Hava Durumu

Pazar hüznü 

Yazının Giriş Tarihi: 05.07.2020 06:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 05.07.2020 06:00

Eskiden 'pazar neşesi' şeklinde köşe yazıları kaleme alınırdı. Ancak artık ortam maalesef neşeli pazar yazıları yazmaya elverişli değil!

Koronavirüs ile mücadele günlerinde bir türlü asker uğurlaması ile düğün işlerine çözüm getiremedik.

Geleneklere bağlılık özünde güzel bir hareket olsa da salgında manasını yitiriyor. Adam öldürmeye teşebbüse giriyor!

Ha askeri birliğe bombalı saldırıda bulunmuşsunuz ha virüs bulaştırdığınız arkadaşınızı askeriyenin içine göndermişsiniz. 

Güya asker uğurluyorsunuz. Aslında uğurladığınız koronavirüs!.. 

Masum askerlerin yanına virüsü altı okka yapa yapa gönderiyorsunuz ey gençler! Farkında değil misiniz?

Tüm uyarılar bir kulaktan girip ötekinden çıkıyor...

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu sonunda İstanbul'da sosyal mesafeyi hiçe sayıp asker uğurlaması yapanları eleştirdi:

"Maalesef bu görüntüler ile zinhar değil... Bu görüntüler sadece koronadan dolayı değil toplumsal sorumluluk açısından da kabul edilebilir değil. Bu yanlışı ceza ve takip ile çözebiliriz, ancak herkesin polisi kendi vicdanıdır. Unutmayalım!"

Maalesef gördük ki vicdanı ara ki bulasın. Yani kendi polisimiz yok asker uğurlaması olayında. Emniyet devreye girecek ve özellikle terminallerde önlemlerini artıracak. Yakaladığına cezayı kesecek. Başka çare göremiyorum.

Nedense yakalanana kadar bizimkiler kükreyen birer Aslan. Polise yakayı ele verdiklerinde ufukta cezayı gördüklerinde süt dökmüş kediye dönüp tuhaf diyaloglara imza atıyorlar:

Kardeşim hakkında işlem yapacağız. Salgında kurallara uymamaktan. Kimlik rica edelim...

- Yok abi yanımda kimlik...

Adın ne

- Necati...

Soyadın?

- Unuttum...

Soyadını bilmiyor musun?

- Bilmiyorum...

Karakolda hatırlarsın. Alın bunu ekip arabasına. Soyadını unutmuş. Tövbe tövbe...   

2 dakika önce "Küçük dağları ben yarattım, kimse bana dokunamaz" havasındaki gencimiz bakıyorsunuz soyadını dahi hatırlayamaz hale gelmiş.

Trajikomik bir vaziyet... 

Düğünler de asker uğurlamaları kadar vurdumduymazlık içeriyor memleketimde.

'Ölümüne halay' çeken bir kesim de mevcut maalesef yurdumda. Ne maske ne mesafe onlar için bir şey ifade ediyor. Sokak aralarında halay çekiyorlar yüzlerce düğünde her gün.

Hatta kadın kadına slow dans etme geleneğinden dahi taviz vermiyor teyzelerimiz...

İnanılır gibi değil...

Aslında korsan halay çekerken veya mesafesiz ve maskesiz oynarken yakalanan kadınlara para cezası vermeyeceksin.

5 yıl evlenmeme cezası vereceksin! Bak o zaman genç kadınlar düğünlerde nasıl kurallara uyuyor! Keyifle izle!..

Nükte bir yana vakalar da bir türlü düşmüyor haliyle... Biz geleneklerimizi yaşatırken aslında virüsü yaşatıyoruz.

Ona hayatını sürdürmesi ve bulaşması için gereken ortamı sağlıyoruz.

Vaziyet böyle devam ederse Kurban Bayramı'nda sokağa çıkma kısıtlaması olacak gibi duruyor.

Herkes yaptığının sonucuna katlanacak..

Duyarsızlığın faturasını herkes ödeyecek...

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.