Seçime doğru notlar

31 Mart'ta kazananı "Homurdanan seçmenler" belirleyecek.

Sürekli iktidara oy vermiş lakin belli nedenlerle iktidara kızıp homurdanan seçmenlerin yüzde kaçı sandığa gitmeyecek? Kaç tanesi sandığa gidip homurdana homurdana yine iktidara oy verecek? Kaç tanesi kızgınlığını ileriye taşıyıp farklı partiye mühür basacak?

MHP'li seçmende homurdanma oranı ne oranda görülecek?

Keza Kılıçdaroğlu'nu hazzetmeyen kaç CHP'li sandığa gitmemeyi tercih edecek? Kaç tanesi homurdana homurdana yine CHP'ye oy basacak?

Açıkçası son yılların en düşük katılımlı seçimini beklemekteyim. Homurdananlar bolca evde oturacak, homurdana homurdana seçim haberlerini takip edecek. Homurdanmayanlar ise sandığa gidecek.

Aslında oy vermeye gidip-gitmeme anketi yapmalı. Seçime katılım oranı az çok tespit edilip öngörülerde bulunulmalı. En sağlıklı anket anca böyle güvenilir olur. Yoksa tüm anketler yine ofsayt.

xxx

Seçim şarkısı yaptırmaya bütçesi yetmediği için yaptırmayan ya da şarkı yaptırmaktan imtina adaylara "Neden şarkınız yok" denildiğinde "Bizim lay lay lom yapmaya vaktimiz yok. İşimiz çok. Proje adamıyız biz" demelerini öneriyorum. Ahali etkilenir kesin. "Vay be ne işinin ehli adaymış!" derler...

İsteyen aday kullansın...

xxx

Herkes birbirinin seçim harcamasını astronomik buluyor. "Filancanın bütçesi 30 milyonmuş yahu!" diyerek kendini oyundan düşüren adaylar görüyorum. Zengin adayın bütçesi züğürt adayın çenesini yoruyor. Bütçen azsa daha fazla koşturacaksın. Mücadeleye devam... Yılmayacaksın...

xxx

57 milyon seçmen için 72 milyon oy pusulası basılma kararı aldı YSK... 9 seçmenin olduğu sandıklara bile 365 oy pusulası gönderilecek... Hal böyle olunca güvensizliğini bildiren vatandaş sayısında hayli artış oldu. YSK seçimden sonra kaç oyun paketinden hiç açılmadan iade edildiğini de açıklasa ya... İsteyen siyasi parti gidip bunu kontrol edebilsin. Sayabilsin. Kullanılan oyu, kullanılmayan oyu, paketindeki oyu tek tek sayabilsinler. Şeffaflık böyle olmalı!..

Bu imkân veriliyor mu acep partilere?

xxx

Açıkçası "Gürültüsüz patırtısız çevreye duyarlı seçim" sözü verildiğinde pek inanasım gelmemişti. Ancak şu ana kadar hakikaten verilen sözler tutuluyor. Hem iktidarı hem muhalefeti tebrik etmek gerekli. Hastaneler, okullar 31 Mart öncesinde gürültüden çok uzak. Demek ki şık seçimler de olabiliyormuş. İsteyince oluyormuş.

Darısı diğer seçimlerin başına...

Bir de şu adayların birbiriyle ekranda tartışmama durumu söz konusu memleketimizde. Aslında bu konuda da bir temayül başlatma zamanıdır. Hiç olmazsa yerelde adaylar karşılıklı tartışabilmeli. Ahali de izlemeli. Kim daha civan delikanlı, kim daha iyi hizmet verecek kalitede kararını vermeli!..

Genel seçimlerde beceremiyoruz ama yerelde yapılabilir bence...

Muhtar adaylarıyla başlayalım hatta...

Yeter ki daha demokratik Türkiye için bir şeyler yapalım!..