Sıcak gündem

Siyasetin dili aniden hayli sertleşti. Merkez Bankası konusundaki tartışmalar ortamı alevlendirdi. Faizlerin sert şekilde düşürülmesi sonrasında liderler birbirlerini yerden yere vurdu.

'Faizler emirle düşmez!' diyor muhalefet lakin çok da emin olmayalım. Çünkü burası Türkiye! Çok farklı, dünyada eşi benzeri bulunmayan bir modelle yönetiliyoruz. Bakmışsınız bu modelde emirle ekonomi yürümüş gitmiş.

5-6 ay emir-komuta zinciriyle faizleri yürütmeyi denesek bir şey kaybetmeyiz. Hiç olmazsa aklımızda kalmasın. 'Neden denemedik?' diye hayıflanmayız gelecekte. Bakarsınız tutar.

Kim istemez faizlerin düşmesini?

Başarılar diliyorum...

XXX

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti İl Başkanları Toplantısı'nda önemli mesajlar gönderdi:

"Birileri parti kuruyormuş, şunu yapıyormuş, hiç bunları kafanıza takmayın. Bu tür ihanetlerin içinde olanlar bu işin bedelini de ağır öder."

Parti kurmak demokratik hak değil midir? Her Türk vatandaşı gerekli şartları yerine getirdiğinde parti kuramaz mı? Neden ihanet diye nitelendiriyoruz?

Sonuçta AK Parti de Erbakan Hoca'nın hareket içinden çıkmış bir 'ayrılık' partisi değil midir?

Lütfen demokrasi kültürümüzü artırma yolunda daha olgun davranmayı öğrenelim. Kimse kimseye ihanet etmiyor. Ortada bir siyasi mücadele var. Kimse düşman değil, kalleş değil.

XXX

"Çok içimizden ayrılıp parti kuranları gördük. Şu anda sorsam adını sanını hatırlamazsınız."

Bu sözler de Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ait...

Hafızamı zorladım lakin AK Parti'den ayrılıp parti kurmaya çalışan kimseyi hatırlayamadım. Adını sanını ya aynen söylendiği şekilde hatırlamıyorum ya da öyle hiç kimse çıkmadı bugüne kadar.

Son ihtimalse biz duymadık. Gizli gizli parti kurmaya kalkıştılar lakin siyaset sahnesinden silindiler. Böyle olmalı. Hatırlayamadım çünkü kimseyi. İhtiyarladık demek...

Emine Ülker Tarhan mıydı yoksa adı. AK Parti Gençlik kollarından mıydı neydi? Yanlışsam düzeltin...

XXX

"Belediyede siyaset yapacak kişi sadece Belediye Başkanıdır. Yardımcılarınız yapacak ise onu kapının önüne bırakabilirsiniz. İşi ehline verelim diyoruz."

Bu sözler ise Kemal Kılıçdaroğlu'nun...

Bizim bildiğimiz seçilmiş belediye başkanı, artık parti şapkasını çıkartıp hizmet şapkasını giyerek göreve başlardı.

Maalesef günümüzde başkanların kendilerini partilerinden soyutlama gibi bir lüksleri kalmadı. Hem parti hem hizmet şapkasıyla çalışmaya çalışıyorlar. İktidarda da muhalefette de vaziyet benzer.

Çok da performans beklememeli hal böyleyken. Olduğu kadar işte!..

XXX

Sıcak gündem demişken... Çöl sıcakları Fransa'da sıcaklığı 45 dereceye kadar yükseltmiş. Hissedilen sıcaklıksa 50 derecelere ulaşıyor. Adam öldürecek dereceler bunlar.

Türkiye ise mevzu bahis sıcak hava dalgasının 500-600 km uzağında şu an. Tabii şimdilik. Ağustos'ta piyango bize de vurabilir.

Öte yandan Afrika'yı ağaçlandırma kampanyaları da sürüyor. Milyonlarca ağaç dikiliyor her yıl. 20-30 yıl sonrasını düşünerek...

Bizde de ağaç sayısı düşüyor maalesef. 30 yıl sonra Afrika iklimine kavuşursak kimse şaşmamalı!..