Son 40 yıl boyunca kuyruklar

Yaş 49...

Nice kuyruğa girdim güzel memleketimde... Kimi varlıktan mıydı, kimi darlıktan mıydı... Kimi keyiften miydi... Yaşadıklarımı düşündüm... Tanzim satış kuyrukları sonrasında "kuyruk" tartışmasında topa girmek elzem oldu sevgili okur...

Buyurunuz son 40 yılda girdiğim kuyruklara...

Benzin kuyrııkları: 1977'li yıllarda aracımıza benzin almak için defalarca kuyruğa girdik, o zamanların modası Renault12 arabamızla babamla birlikte. Saatlerce bekler, depoyu doldurturduk. Tabii ambargo uygulandığını bilmiyordum memleketimize. Yaş daha 7... Gofret yiyerek kuyrukta vakit geçirirdim. Gırgır, Red Kit, Milliyet Çocuk okurdum. Para vardı benzin yoktu. Biz varlığa rağmen kuyruktaydık. Allah'a şükür fakir değildik lakin kuyrukta çok bekledik.

80'lerin başında yine benzin kuyrukları oldu. "İran-Irak savaşıyor ondan petrol yok" diye açıkladı babam. Yaşımız büyümüştü biraz. Varlığımız yine iyiydi, benzin ise yoktu. Murat 131 ile giriyorduk o zamanlar kuyruğa. Yerli Mercedes derlerdi.

Yağ için hiç kuyruğa girdiğimizi hatırlamıyorum. Verirdik parasını gelirdi. Galiba karaborsacılar vardı tanıdık. Varlıktan dolayı girmedim hiç yağ kuyruğuna... Yalan atmayayım şimdi...

Maç bileti kuyrukları: 12 yaşından sonra en çok bu kuyruklara girdim. Teknoloji yok, Passolig yok tabii... Bursaspor maç biletleri kağıda basılırdı. Geceden kuyruğa girerdik bazı önemli maçlarda. Kimi zamanlarda kuyruğa giriş vardı ama çıkış yoktu. Biletini gişeden alanın geriye dönmesine olanak yoktu. İğne atsan yere düşmeyecek yerde nasıl geriye gideceksin? Gişenin üstündeki duvara doğru çekerlerdi bilet alanları. Yan taraftan aşağı atlardı. Yine para vardı lakin bilet gişesi sayısı azdı. Varlıklıydık ama bilet alamıyorduk.

Milli Takım için de kuyruklara girdik defalarca. Bursa'dan İstanbul'a gittik. Üniversite yıllarında. Rıdvan-Tanju zamanlarında. O yıllar futbol maçına gidip de kuyruğa girmeyen kimse yoktu. Her taraftar kuyrukta mutlaka yer aldı.

Otobüs kuyrukları: Üniversite yıllarında otobüse sabahları binmek hayli zordu. Uludağ Üniversitesi'ne otobüsler stadyumun oradan kalkardı. Hem Görükle Belediyesi hem de Bursa Belediyesi otobüsleri için 200 metreye ulaşan kuyruklar olurdu. Yıllarca girdik sabahları. Bazen sınavlara geç bile kaldık. Varlık veya darlık kuyruğu değildi. Eğitim için kuyruğa girdik.

Keyif kuyrukları: 18-20 yaşlarına kadar dinlediğimiz müzisyen ve grupların konserlerinin biletleri için hem Bursa hem de İstanbul'da 8-10 kez kuyruğa girmişliğim var. Özellikle 40 yılda 1 Türkiye'ye gelen yabancı sanatçılar için... Şimdi biletler online satılıyor. Sadece konser alanında girişte kuyruklar yaşanıyor. Roger Waters konseri mahşer yeri gibiydi misal. Varlıktan keyif kuyruğu diyebiliriz bunlara... Yine olsun yine girerim... Gocunmam...

Tanzim satış kuyrukları: Girmedim lakin girenleri gördüm. Pek keyifli kuyruklar olduğunu söyleyemem. Sonuçta onca bekledikten sonra kavuştuğuz şey patates, soğan vs... Sezen Aksu değil... Bir an önce internetten satış daha etkin hale getirilmeli... Ramazan paketi gibi 3-4 paket yapılıp siparişle evlere servis edilmeli...

Kuyruk konusunda tecrübeli şahsiyet olarak naçizane önerimdir...