Uludağ Üniversitesi sil baştan

17 Nisan'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla 9 üniversitenin rektörü değişmişti. Bursa Uludağ Üniversitesi Rektörlüğü'ne Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz atanmıştı.

İlahiyat Fakültesi'nden gelen yeni rektörle ilk kez tanıştık ve pozitif elektrikle ayrıldık açıkçası.

Üniversitenin eksiğini, hastalığını teşhis etmiş. Artık tedavi zamanı olduğunu vurguluyor.

Yusuf Ulcay dönemini pek eleştirmek istemese de bazı söylemleri geçmiş dönemin başarısız olduğunu açıkça anlatıyor!

Türkiye ve dünya üniversite sıralamasında gerilere düşen...

Öğrencilerin pek tercih etmediği...

Cazibesini her geçen gün yitiren...

Bursa'dan ve sanayiden kopmuş bir üniversite...

Yusuf Ulcay dönemindeki Uludağ Üniversitesi'ni nitelendirecek cümleler maalesef bunlar!..

Eski bir mezun olarak geçmiş dönemin büyük bir hayal kırıklığı yarattığını söylemek mümkün.

"19 Nisan yerine 25 Nisan'da göreve başlasaydım üniversiteye girişler ücretli olacaktı. Tüm çalışmalar yapılmıştı. Gişeler hazırdı. Ben de üniversite girişlerini ücretli yapan rektör olarak anılacaktım. 20 dakika ücretsiz olarak düşünülmüştü. Kim aracını park edip hasta ziyaretini tamamlayarak 20 dakikada üniversiteyi terk edebilirdi?"

Hakikaten vahim bir durumdu. KHK zamanında imdada yetişti ve yanlış icraatın önüne geçildi.

Yoksa üniversite ile ahali arasına resmen bir duvar örülecekti.

Adalet ve hakça dağıtımın da önceki dönemde yapılmadığının ve akademisyenler arasında küskünler yaratıldığının da altını çizdi Saim Kılavuz:

"Proje geliştirme için 15 milyon TL gibi bir bütçe var. Siz bu bütçeyi 200 projeye hakça bölüştürerek adaletli davranabilirsiniz. Ancak 15 milyonluk bütçeyi sadece 2-3 projeye verirseniz hakça olmaz."

Yeni proje üretenlerin heyecanını yitirmemesi adına elbette 150-200 projeye yatırım yapmak akıl ve mantık işi.

15 milyonluk bütçeyi tek projeye veriyorsanız o proje Bursa ve Türkiye'yi gerçekten uçuracak nitelikte olmalı.

Ulcay döneminin hatalarını böylece görmüş olduk.

Rektör Saim Kılavuz, 4 ayda yapılan bazı uygulamalarla öğrencilerin Uludağ Üniversitesi'ne olan ilgisini artırdıklarını da anlattı:

"Öğrenci dostu üniversite olma yolundayız. Bütünleme sınavlarını temmuza çektik. Mezuniyet törenlerine 1-2 dersi kalmış öğrencileri de kattık. Kayıt oranımızdaki ciddi artışı gözlemledik. Kendi sosyal alanlarımızı inşa edeceğiz. Tek düşüncemiz öğrencilerimizin faydalanabileceği ölçütteki tesisleri inşa etmek."

Rektörümüzün de söylediği üzere; ihracatta ve büyüklükte Türkiye'de en ön sıralarda yer alan Bursa'nın üniversitesi 26. sırada yer almamalı. Hiç ama hiç yakışmıyor!

Öte yandan ilahiyatçı Rektör Kılavuz'un, kampüsteki camiyi üniversitenin tek kuruşunu harcamadan bitirmeyi planladığını ve gayrimüslim öğrencilerden talep gelmesi durumunda onlar için de ibadethane düzenlemeleri yapacağını da söyleyelim.

Yazının başında da belirttiğim gibi Saim Kılavuz'un verdiği ilk izlenim son derece olumlu. Hakkında konuştuğumuz arkadaşımız olan öğretim üyeleri de Kılavuz'un dürüstlüğünün altını çiziyor.

Umarız söylediklerini gerçekleştirir ve Uludağ Üniversitesi, önümüzdeki dönemde Rektör Kılavuz'un kılavuzluğunda yeniden şaha kalkar.