Hava Durumu

Daha yapacak çok işimiz var!

Kutlucan Holding CEO'su Oğuzhan Kutlucan, basın sektörü için başta yeni nesil medya olmak üzere birçok başlıkta önemli yatırımlara imza atacaklarını söylüyor. Kutlucan, "Kamu yararına medya hedefi doğrultusunda daha yapacak çok işimiz var" diyor.

Haber Giriş Tarihi: 24.05.2017 08:45
Haber Güncellenme Tarihi: 24.05.2017 08:45
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.yenidonem.com.tr/
Daha yapacak çok işimiz var!

Kutlucan Holding CEO'su Oğuzhan Kutlucan, YeniDönem gazetesinin 8. yaşı nedeniyle Yazıişleri Müdürlerimizden Nurullah Nuri Yavuz'un sorularını cevapladı. Aynı zamanda YeniDönem gazetesinin imtiyaz sahibi olan Oğuzhan Kutlucan, medya sektörüne Ağustos 2015'te giriş yaptıklarını belirterek, "Hisselerinin tamamını satın aldığımız Pardus Yayıncılık'la başladığımız bu yolculukta neredeyse iki yıl geçti. Bu geçen iki yıl ısınma turuydu. Şimdi sektörü daha iyi tanıdık ve yeni yatırımlarımızı hangi başlıklarda gerçekleştireceğimiz konusunda sağlıklı fikir sahibiyiz. Medya sektöründe kalıcı olmayı ve büyümeyi hedefliyoruz. Bu yönde bize her zaman destek veren Kutlucan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Nurettin Kutlucan'a teşekkür ediyorum. Tek hedefimiz daha doğrusu bu iş kolunda tek sloganımız var; Kamu yararına medya..." diyor.

İşte sorularımız ve Oğuzhan Kutlucan'ın cevapları:

Konvansiyonel medyanın can çekiştiği günümüzde, neden medya sektörüne giriş yaptınız. İmtiyaz sahibi olduğunuz YeniDönem gazetesi 8. yaşını kutluyor, neler düşünüyorsunuz?

Konvansiyonel medyadan kastınız geleneksel basınsa şunu söyleyeyim, evet farkındayız; çağımız iletişim konusunda eşsiz teknolojik imkanlar sunuyor. Özellikle internet yayıncılığı konvansiyonel medyanın gücünü ciddi anlamda kırdı. Hatta sektöre hayatını vermiş birçok önemli isim konvansiyonel medyanın can çekiştiğini öne sürüyor. Kabul etmek gerekiyor sosyal medyanın gücü giderek artıyor. Kaldı ki yeni medya diye tabir ettiğimiz sosyal medya, hayatın her alanındaki etkisini yoğun şekilde hissettiriyor. Yeni medya ve geleneksel medya arasındaki rekabet ve etkileşim öyle bir kenara bırakılacak konu değil. Ama biz böylesine bir süreçte bu sektöre adım atarak, önemli bir avantaj elde ettik. Matbaayı bilmeden, baskıyı bilmeden yaptığınız internet yayıncılığının ne anlamı olabilir ki... Her ikisini biliyor olmak bence en önemli kazanım. Tabii bu sektörde bulunmamızın bizim açımızdan bir başka önemli yönü de var. O da hem babam Mikail Kutlucan, hem de dedem Nurettin Kutlucan'ın, yıllardır sürekli dillendirdikleri bir gazete hayali vardı. Çok şükür ki bu hayali gerçekleştirmek bana nasip oldu.

 Ağustos 2015'te İbrahim Öge'nin sahibi olduğu Pardus Yayıncılık'ı satın alarak adım attığımız medya sektöründe bugün Şehrengiz Dergisi ve Yeni- Dönem gibi iki önemli marka ile faaliyet gösteriyoruz. Aylık kültür tarih dergisi olan Şehrengiz'in bugün geldiği noktayla açıkçası gurur duyuyorum. Ama konumuz, daha doğrusu bu röportajın nedeni olan YeniDönem gazetesinin, benim için özel bir yeri var. Yayın çizgisiyle, duruşuyla kadrosuyla YeniDönem gazetesi, Bursa medyasında önemli bir konuma geldi. Sayın Salih Demirci'nin kurduğu sonrasında İbrahim Öge'nin satın aldığı ve en nihayetinde şahsımın yönetimine geçen gazetemizin 8. yaşına ulaşmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Bursa medyasının gücüne güç katan gazetemizin 8. yaş gururuna ortak olan, kutlama mesajları ve ziyaretleriyle bizleri onurlandıran bütün okurlarımıza ve reklam müşterilerimize sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

Yazar kadronuzdaki çok seslilik Bursa'da YeniDönem'i diğer yayınlardan ayıran bir özellik olarak öne çıkıyor. Bu çerçevede siz neler düşünüyorsunuz?

Bu sorunuza cevap vermeden önce geçen günlerde kulak misafiri olduğum bir olaydan bahsetmek istiyorum. Gazete sahibi olduğumu bilmeyen insanlar hemen yanımda YeniDönem gazetesinin yazar kadrosu üzerine sohbet ediyorlardı. Farklı ideolojilere sahip birbirinden önemli isimlerin nasıl bir arada ve uyumlu şekilde fikirlerini kaleme alabildiklerini tartışıyorlardı. İşte ben buna bir gazetenin zenginliği diyorum. Buna fikirlere saygı, daha özeti demokrasi diyorum. Bireysel anlamda her okur aynı şeyi düşünmek zorunda değilse, her yazar da aynı şeyi düşünmek zorunda değil. Ve her yazarımızın toplumda bir karşılığı mevcut... Tabii burada yazarın hitap ettiği kitlenin duygu ve düşüncelerine tercüman olması gibi bir sorumluluk da söz konusu... Daha doğrusu bu yönde oluşan bir beklenti var. Haliyle gazetemizi bu yönüyle öne çıkaran genel müdürümüz İbrahim Öge'ye teşekkür ediyorum. Farklı dünya görüşündeki gazetecilerle bir ekip kurmak ve bu ekibin aynı hedef doğrultusunda topyekûn yürüyüşe geçtiğini görmek bana keyif veriyor. Galiba bugün Türkiye için ihtiyaç duyulan formül de burada yatıyor. Bu arada, şunu da belirtmek istiyorum; sürekli tek yanlı bir yayın çizgisinde olmak, bir gazetenin sonu olur. Buna Türkiye çapında sayısız örnek verebiliriz.

Ayrıca konuyla ilgili söylüyorum, her köşe yazarının kendini özgür hissettiği bir alana sahip olma talebini de çok doğal karşılıyorum. Yeter ki yazar nezaketini ve saygısını yitirmesin. Yeter ki hiçbir bireye hakaret etmesin, iftira atmasın...

Peki, konunun bir de tarafsız yayıncılık yönü var, bu konuda neler düşünüyorsunuz?

Evet, gazete olarak tarafsız ve objektif yayın çizgimizden taviz vermedik. Türkiye Cumhuriyeti'nin kanunları doğrultusunda kurulan, tek amacı milletine hizmet götürmek isteyen bütün siyasi partilere, kurumlara, sivil toplum kuruluşlarına eşit mesafede durmaya çalıştık. Açıkçası bizim taraf olduğumuz tek konu var. Milli ve manevi değerlerimiz konusunda tarafız. Yani biz Türkiye'den tarafız, devletimizden tarafız, demokrasimizden tarafız. Yeri gelmişken burada 15 Temmuz gecesinde yaşadığımız alçak darbe girişimini, kanlı kalkışmayı hatırlatmakta yarar var. O gece olaylar sürerken, hiç düşünmeden gazetemiz "Asker Kışlaya" başlığıyla baskıya girdi. Hatta o gece gazetemizde darbe karşıtı sert bir kınama yazısı da yer aldı. Hain darbe girişimi şayet gerçekleşseydi biz o manşet ve yazı nedeniyle sabahında büyük sıkıntılara uyanabilirdik. Ama darbe olmuş bir memlekette holding sahibi olmanın bir anlamı yok. Vatan hainleri başa geçince holdingin olması çok önemli değil. Milliyetçi muhafazakâr bir ailenin evladıyım, bizim için her zaman devlet önemlidir. Yakın tarihle ilgileniyorum, darbelerin bu ülkeyi ne kadar geriye götürdüğünü biliyorum. Darbenin haricinde darbe girişiminde bulunanların ne kadar hain olduklarını bildiğim için herhangi bir tereddüt yaşamadım. Çünkü en kötü demokrasi, en iyi darbeden daha güzeldir.

Medya sektöründe bundan sonraki süreçte yeni yatırımlarınız olacak mı?

Biz bu yola çıkarken özellikle Yeni- Dönem markasının gelişimi ve nihai hedefe ulaşılması noktasında öngördüğümüz süre minimum 5 yıldı. İlk 2 yılda planlarımızın hemen hepsi gerçekleşti. Şu anda Bursa'nın en tanınmış yazarları gazetemizde yazıyor. Ayrıca haber merkezi ve teknik servis için genç ve gelecek vaat eden bir kadro kurmak istiyorduk. Bunu da başardık. 2 yıllık planımız tamamen kadroya yönelikti ve bugün baktığımızda oturmuş bir kadroya ulaştığımızı görüyorum. Şimdi bu yapıyı daha da güçlendireceğiz. Pardus Yayıncılık'la başladığımız bu yolculukta geçen iki yıl, ısınma turuydu bizim için. Şimdi sektörü daha iyi tanıdık ve yeni yatırımlarımızı hangi başlıklarda gerçekleştireceğimiz konusunda sağlıklı fikir sahibiyiz. Medya sektöründe kalıcı olmayı ve büyümeyi hedefliyoruz. Bu konuda bize her zaman destek veren Kutlucan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Nurettin Kutlucan'a özellikle teşekkür ediyorum.

Yine Holding Yönetim Kurulu üyeleri Mikail Kutlucan, Yunus Kutlucan ve Fatih Kutlucan'a da teşekkür ediyorum. Dediğim gibi medya sektöründe her şeyden önce kalıcı olmayı ve büyümeyi hedefliyoruz. Örneğin Şehrengiz dergisini ulusal bir marka haline getirmek istiyoruz. Yine yeni nesil medya konusuna ağırlık vereceğiz. Pardus Yayıncılık bünyesine bir web TV, ardından bir televizyon katmayı düşünüyoruz. Bu yönde 2018-2020 dönemini kapsayacak çeşitli planlamalar yaptık. Ama bunları şimdilik daha fazla ayrıntılandırmayalım.

 YeniDönem gazetesi, bu yılda birçok ödül aldı bu konudaki duygu ve düşünceleriniz nedir?

Bu çok büyük bir gurur kaynağıdır. Bu konunun iki yanı var, Birincisi demek ki YeniDönem'de üretim var ve bu üretim özgün bir içeriğe sahip. İkinci yanı ise ekip başarısı... Bu yıl Bursa ve Türkiye çapında 7 ödül birden aldı arkadaşlarımız. Hepsini tebrik ediyorum. Geçen yıl ve ondan önceki yıllarda da sayısız önemli ödülün sahibi oldu arkadaşlarımız. Hepsinin emeğine ve fikrine sağlık...

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.