Avukatları bile şaşkına çeviren ceza! Türkiye bu tacizciyi konuşuyor

Habertürk'ten Arzu Kaya'nın haberine göre, Karara konu olay 2 Temmuz sabahı Samandıra'da bir İETT otobüsünde yaşandı. İddiaya göre evli ve 3 çocuklu bir adam, kalabalık otobüsün içinde genç bir kıza cinsel tacizde bulundu. Genç kız aynı adamı bir buçuk ay sonra yine aynı otobüste görünce otobüsü durdurup polis çağırdı. 29 yaşındaki T.S. gözaltına alındı.

GÖZALTINA ALINDI, "DOKUNMADIM" DEDİ

Gözaltına alınan adam o gün otobüsün çok kalabalık olduğunu ve orta kapıdan bindiğini söyledi. Bindiği esnada yanında bir adamın olduğunu ve genç kıza dokunmadığını iddia etti.

AYNI SUÇTAN YARGILANDIĞI ORTAYA ÇIKTI

Şüpheli adam genç kızın iddialarını reddetse de daha önce de aynı suçtan yargılanıp karşı tarafın şikayetinden vazgeçmesi üzerine beraat ettiği ortaya çıktı. Tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkeme birçok adli kontrol kararını uygulayarak T.S.'yi serbest bıraktı. Ancak öyle bir adli kontrol şartı koydu ki şüpheli artık yolculuk edemez oldu.

TOPLU TAŞIMAYA BİNMEME KARARI

Tutuklamanın bir tedbir olduğunu ve suçun şüpheli lehine değişebileceğini kaydeden mahkeme T.S.'nin yurt dışına çıkmamasına, haftanın 4 günü karakola imza atmasına ve 10 bin lira ödemesine karar verdi. Bunların yanı sıra toplu taşıma araçlarını kullanmaması şeklinde bir adli kontrol hükmü daha uyguladı. Yani şüpheli metro, tramvay, otobüs, minibüs gibi araçlara binemeyecek.

BİNERSE TUTUKLANACAK: "PATRONUMLA GİDİP GELİYORUM"

Akbiline el konulan şüpheli, toplu taşıma araçlarını kullandığı tespit edildiği anda tutuklanacak. Şimdi hayatını patronuna bağımlı yaşayan T.S., "Patronum beni alıyor. Onunla gidip geliyorum. Güveniyoruz kendimize. İnşallah atlatacağız" diyor.

"KARAR BİR İLK, ÇOK İLGİNÇ"

Kararı  değerlendiren avukat Ramazan Bulut, "İlk bir karar. İlk kez görüyorum. Çok ilginç. Görülmedik" dedi. Adli kontrolün mahkemece yanlış değerlendirildiğini ifade eden Bulut, "Bir kısım araçlara ve taşıtlara veya bunlardan bir kısmına, bir kısmını kullanmama şeklinde bir adli kontrol var. Sanırım mahkeme burada bir değerlendirmede hata yapıyor. Bu adli kontrolün denetlenebilme imkanının çok olduğunu değerlendiremiyorum. Çünkü akbilini alsanız başkasının akbiliyle biner. Kaldı ki minibüse akbille de binilmiyor. Ancak birinin bunu görüp ihbar etmesi lazım. Fakat bu ihbar da yeterli değil" diye konuştu.

KARARI BEĞENEN DE HAKSIZLIK OLDUĞUNU DÜŞÜNEN DE VAR

Vatandaşlar ise ikiye bölündü. Bu tarz kararların caydırıcı olacağını ve otobüse binmediği sürece bir daha böyle eylemler yapmayacağını düşünüp karardan memnun olan da var. Şüpheliye haksızlık olduğunu ve otobüse binemezse neye bineceğini düşünen de. Bir otobüs şoförü ise kararı olumlu bulurken eleştiri de yapıyor, "İyi karar da bunu nasıl engelleyecekler ki. Kim engelleyecek. Şimdi bindi vatandaş. Onun tacizci olmadığını nerden biliyoruz. Yüzlerce insan biniyor. Kimin ne olduğunu da bilmiyoruz" dedi.