Eşi ve ailesi arasında dengeyi koruyamamak boşanma sebebi sayıldı!
Eşi ve ailesi arasında dengeyi koruyamamak boşanma sebebi sayıldı!
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, milyonlarca evliyi ilgilendiren emsal nitelikteki karara imza attı. Yüksek Mahkeme, eşiyle ailesi arasında dengeyi koruyamamayı boşanma sebebi saydı. Eşiyle dengeyi koruyamamanın ağır kusur sayılmasına hükmetti.
Haber Giriş Tarihi: 05.08.2020 11:17
Haber Güncellenme Tarihi: 05.08.2020 11:17
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.yenidonem.com.tr/
Şiddetli geçimsizlik yaşayan çift Aile Mahkemesi'nde karşılık boşanma davası açtı. Mahkeme; davacı-karşı davalı erkeğin ailesi ve eşi arasındaki dengeyi kuramadığı ve eşine koruyucu davranmadığına dikkat çekti. Mahkeme; davalı-karşı davacı kadının da kıskanç tavırları olduğu, eşine başkaları yanında sinirli ve agresif davrandığı ve hakaret ettiği gerekçesiyle kadının ağır, erkeğin daha az kusurlu olduğuna karar vererek kadının davasını reddetti.
Erkeğin davası kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verildi. Hüküm, davalı-karşı davacı kadın tarafından temyiz edilince devreye Yargıtay 2. Hukuk Dairesi girdi. Emsal nitelikteki Yargıtay kararında şu ifadelere yer verildi: "Mahkemece davalı-karşı davacı kadının 'Eşine ailesi yanında küçük düşürücü sözler söylemesi' vakıası kusur olarak yüklenemeyecek ve davacı-karşı davalı erkeğe ilk kararla yüklenen 'Ailesinin evliliğe aşırı müdahalesi vakıası da' kesinleştiği için kusur olmaktan çıkarılamayacaktır. Gerçekleşen bu duruma göre davacı-karşı davalı erkek davalı-karşı davacı kadına göre daha fazla kusurlu olup mahkemece yapılan kusur belirlemesi doğru olmadığından bozmayı gerektirmiştir. Boşanmaya neden olan olaylarda davacı-karşı davalı erkek ağır kusurlu olup, bu kusurlu davranışlar aynı zamanda kadının kişilik haklarına saldırı teşkil eder niteliktedir. Kadın, boşanma sonucu eşin maddi desteğinden yoksun kalacaktır. Türk Medeni Kanunu'nun 174/1-2. maddesi koşulları kadın yararına oluşmuştur. Bu durumda tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kusurun ağırlığı, hakkaniyet kuralları gözetilerek davalı-karşı davacı kadın yararına uygun miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. Kararın bozulmasına oy birliği ile hükmedilmiştir."
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Eşi ve ailesi arasında dengeyi koruyamamak boşanma sebebi sayıldı!
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, milyonlarca evliyi ilgilendiren emsal nitelikteki karara imza attı. Yüksek Mahkeme, eşiyle ailesi arasında dengeyi koruyamamayı boşanma sebebi saydı. Eşiyle dengeyi koruyamamanın ağır kusur sayılmasına hükmetti.
Şiddetli geçimsizlik yaşayan çift Aile Mahkemesi'nde karşılık boşanma davası açtı. Mahkeme; davacı-karşı davalı erkeğin ailesi ve eşi arasındaki dengeyi kuramadığı ve eşine koruyucu davranmadığına dikkat çekti. Mahkeme; davalı-karşı davacı kadının da kıskanç tavırları olduğu, eşine başkaları yanında sinirli ve agresif davrandığı ve hakaret ettiği gerekçesiyle kadının ağır, erkeğin daha az kusurlu olduğuna karar vererek kadının davasını reddetti.
Erkeğin davası kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verildi. Hüküm, davalı-karşı davacı kadın tarafından temyiz edilince devreye Yargıtay 2. Hukuk Dairesi girdi. Emsal nitelikteki Yargıtay kararında şu ifadelere yer verildi: "Mahkemece davalı-karşı davacı kadının 'Eşine ailesi yanında küçük düşürücü sözler söylemesi' vakıası kusur olarak yüklenemeyecek ve davacı-karşı davalı erkeğe ilk kararla yüklenen 'Ailesinin evliliğe aşırı müdahalesi vakıası da' kesinleştiği için kusur olmaktan çıkarılamayacaktır. Gerçekleşen bu duruma göre davacı-karşı davalı erkek davalı-karşı davacı kadına göre daha fazla kusurlu olup mahkemece yapılan kusur belirlemesi doğru olmadığından bozmayı gerektirmiştir. Boşanmaya neden olan olaylarda davacı-karşı davalı erkek ağır kusurlu olup, bu kusurlu davranışlar aynı zamanda kadının kişilik haklarına saldırı teşkil eder niteliktedir. Kadın, boşanma sonucu eşin maddi desteğinden yoksun kalacaktır. Türk Medeni Kanunu'nun 174/1-2. maddesi koşulları kadın yararına oluşmuştur. Bu durumda tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kusurun ağırlığı, hakkaniyet kuralları gözetilerek davalı-karşı davacı kadın yararına uygun miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. Kararın bozulmasına oy birliği ile hükmedilmiştir."
En Çok Okunan Haberler
Tayvan’da 6.1 büyüklüğünde deprem
Dışişleri Sözcüsü Keçeli açıkladı: Erdoğan'ın ABD ziyareti ertelendi
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Kalıcı ateşkesin temini büyük önem arz ediyor”
Galatasaray, Adana'da ikinci yarı açıldı!
Sağlık Turizmi Acentası Açmak
Bursa'da 65 adet suç kaydı bulunuyordu! Jandarma yakaladı
Minik Timsahlara tam destek!
Bakan Bak'tan, Ergin Ataman'a destek
Prof. Dr. Nevzat Tarhan’a "Fahri Profesörlük" ünvanı