Hava Durumu

Gizli nükleer üsler ortaya çıktı! Uydu görüntüleri için 'en kötü senaryo' uyarısı

Küresel dominasyon peşinde olmakla suçlanan Çin'le ilgili inanılmaz uydu görüntüleri ortaya çıktı. Çölün ortasındaki tesislerle ilgili uzmanlar "Neden bu kadar acele ediyor?" sorusunu sordu.

Haber Giriş Tarihi: 01.07.2021 17:46
Haber Güncellenme Tarihi: 01.07.2021 17:46
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.yenidonem.com.tr/
Gizli nükleer üsler ortaya çıktı! Uydu görüntüleri için 'en kötü senaryo' uyarısı

Uydu fotoğraflarının analizine göre, Çin çölde 100'den fazla füze silosu inşa ediyor. Araştırmacılar bu durumun ülkenin nükleer kapasitesinin olası bir genişlemesine işaret ettiğini söylüyor.

Analistler, genişlemenin "endişe verici bir gelişme" anlamına geldiği konusunda uyardılar ancak aynı zamanda büyük nükleer güçler arasında silahsızlanma konusunda gerginliğe dikkat çekerek 'en kötü senaryoya' karşı dikkatli olunması çağrısında bulundular.

100'ÜN ÜSTÜNDE SİLO 

İlk olarak Perşembe günü Washington Post gazetesinde yayınlanan araştırmaya göre, Gansu eyaletindeki çölde kıtalararası balistik füze taşıması muhtemel en az 119 silo inşa edildiği belirlendi.

Araştırmacılardan biri olan ABD'li nükleer uzman Jeffrey Lewis, 700 kilometrekareden fazla alana yayılmış olan Yumen yakınlarındaki sitenin fırlatma merkezleri, kablo hendekleri, yollar ve küçük bir askeri üs olarak işlev görebilecek yeraltı sığınaklarının inşasını içerdiğini söyledi.

Yapının özellikleri, İç Moğolistan'daki mevcut nükleer balistik füze fırlatma alanlarını yansıtıyor ve Çin'in toplamda en az 145 adet inşa ettiğini veya etmekte olduğunu gösteriyor.

Lewis, Washington Post'a verdiği demeçte, "Çin'in nükleer kuvvetlerini , ABD'nin ilk saldırısından sağ çıkabilecek bir caydırıcılığı sürdürmek için genişlettiğine inanıyoruz" dedi.

350 NÜKLEER BAŞLIĞA SAHİP 

Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü'ne göre, Çin'in yaklaşık 350 nükleer savaş başlığına sahip olduğuna inanılıyor, bu rakam ABD veya Rusya'nın sahip olduklarından çok daha az.

Nisan ayında ABD nükleer kuvvetlerinin başı, Çin'in nükleer yeteneklerinin 'nefes kesen bir genişleme içerisinde olduğu' konusunda uyarmıştı.

Siloların sayısı, füzelerin sayısıyla ilişkili olmak zorunda değil. Lewis, bu siloların füzelerin nerede tutulduğunu kısmen gizlemek için de kullanılabileceğini öne sürerek bu durumu şöyle açıkladı:

"Yani 120 silo 120 füze demek gibi görünse de, füze sayısı 12 de olabilir. Bilemiyoruz. Çin yalnızca bir avuç füze konuşlandırsa bile, güçleri zamanla silolara dönüşebilir. Yine de sayı ister 12 ister 120 olsun, bu endişe verici bir gelişme."

NÜKLEERİ OLMAYAN DEVLETLERE SALDIRMAMA SÖZÜ 

Çin'in AB temsilcisi, ülkenin NATO üyelerinden çok daha az nükleer savaş başlığına sahip olduğunu ve nükleer olmayan devletlere karşı bunları kullanmamayı veya kullanmakla tehdit etmemeyi taahhüt ettiğini söyledi.

Çinli yetkili, 'doğası gereği savunmacı' bir politikaya bağlı olduğunu ve askeri modernizasyon arayışının haklı ve makul olduğunu söyledi. Haziran ayı başlarında, Çin'in Dışişleri Bakanı Wang Yi, ülkenin önce nükleer silah kullanmama ilkesine bağlı olduğunu vurgulamıştı.

'EN KÖTÜ SENARYOYA HAZIRLANMALIYIZ' 

Carnegie Uluslararası Barış Vakfı'ndaki nükleer politika programının eş direktörü James Acton, silo inşaatının ortaya çıkması üzerine 'en kötü senaryoya' karşı çağrıda bulundu.Acton, "Çin'in nükleer cephaneliğini neden bu kadar hızlı genişletmek istediğini sorgulamak için birçok neden var" dedi ve devam etti:

ABD VE JAPONYA'NIN 'SAVAŞ OYUNU' 

İngiliz Financial Times (FT) gazetesi, Çin ordusunun muhtemel işgaline karşı ABD ve Japonya'nın çok gizli bir savaş oyununu sahneye koyduğunu bildiriyor. Habere göre, Donald Trump'ın başkanlığının son yılında hayata geçirilen planda, Çin'in Tayvan'ı işgal etmesiyle ortaya çıkacak senaryo üzerine ABD ve Japonya orduları harekete geçti.

Habere göre, Donald Trump'ın başkanlığının son yılında hayata geçirilen planda, Çin'in Tayvan'ı işgal etmesiyle ortaya çıkacak senaryo üzerine ABD ve Japonya orduları harekete geçti.

Güney Çin Denizi ve Doğu Çin Denizi'nde yürütülen tatibakatları ismi açıklanmayan altı kaynağına dayandıran FT, Pekin ve Tokyo yönetimlerinin en büyük anlaşmazlığı olan Senkaku Adaları'nı öne çıkardı. Askeri kaynaklar, Amerikan ve Japon ordularının, Japonya ve Çin'i 2014 yılında savaşın eşiğine getiren Senkaku Adaları'nda muhtemel bir Tayvan işgaline karşı hazırlık yapıldığını söyledi.

Haberinde 'ciddi planlama' ifadesini kullanan Financial Times, Güney Çin Denizi'nde müttefikler arasında 'afet yardım eğitimi' verilen ortak tatbikatlar düzenlendiği bilgisini verdi. Habere göre, ABD'li ve Japon yetkililer, üslere erişim ve bir ihtilaf durumunda Tokyo tarafından sağlanabilecek lojistik destek de dahil olmak üzere ortak tatbikatlarla ilgili yasal sorunları inceledi.

Özellikle Japonya'nın böyle bir çatışmaya dahil olma olasılığını değerlendiren haber, Washington'un muhtemel bir savaşta Japonya'daki hava üslerine nasıl bel bağladığının altını çizdi. Bir yetkili, ABD ve Japonya'nın Çin deniz ve hava kuvvetlerinin hareketleri hakkında bilgi alışverişinde bulunmak için Tayvan ile acil olarak 'üçlü paylaşım mekanizması' oluşturması gerektiğini söyledi.

Yetkili, "Bu tür verilerin bir kısmı Tayvan-ABD ve Japonya-ABD arasında paylaşılıyor. Ancak üçlü olarak doğrudan bir paylaşımımız yok" dedi ve ekledi: "Böyle bir şeyi beklenmedik bir durumun ortasında kurmaya başlayamazsınız. Şimdi başlanması gerekiyor."

Habere göre ABD, Japonya ve Tayvan'dan yetkililer, müttefik jetleri tanımlamayı kolaylaştıran askeri uçak kodlarını paylaşmak için 2017'de varılan bir anlaşmanın ardından işbirliğinin 'önemli ölçüde arttığını' belirttiler. İki müttefikin nihai hedefinin Tayvan için 'bütünleşik bir savaş planı' geliştirmek olduğu bildiriliyor.

ABD ve Japonya'yı özellikle endişelendiren şey ise, Tayvan'ın hava kuvvetlerinin bulunduğu bölgelerde uçan ve sayıları giderek artan Çin savaş uçakları. Çin'in Haziran ayında onlarca savaş uçağıyla gerçekleştirdiği 'taciz' akınından sonra konuşan Tayvan Dışişleri Bakanı Joseph Wu ülkesinin bir çatışmaya hazırlıklı olması gerektiğini söylemişti.

ÇİN ADINI BİLE KABUL ETMİYOR 

Çin, bağımsızlığını kabul etmediği Tayvan'a 350 kilometre uzaklıkta yer alan Senkaku Adaları'ndaki Japonya hakimiyetini de tanımıyor ve Diaoyü ismini kullanmayı tercih ediyor.

Bugün Komünist Parti'nin 100. kuruluş yıldönümünde konuşan Çin lideri Şi Jinping, sözü Tayvan'la birleşmeye getirdi ve "Hiç kimse, Çin halkının ulusal egemenlik ve toprak bütünlüğü konusundaki kararlılığını, iradesini ve kabiliyetini hafife almamalı" dedi.

ÜÇ SAATLİK ZİYARET KRİZ ÇIKARDI 

ABD Hava Kuvvetleri'ne ait bir askeri kargo uçağının Haziran ayı başındaki uzun yolculuğu, Tayvan'ın başkenti Taipei'de resmi karşılamayla sona ermişti. Tayvan Dışişleri Bakanı Joseph Wu tarafından karşılanan ABD heyetinde senatörler Christopher Coons, Tammy Duckworth ve Dan Sullivan vardı. Senatörlerin ikisi Demokrat, biri Cumhuriyetçi'ydi.

Askeri uçak, günlük yalnızca 5 olan koronavirüs vakalarının Mayıs ayından itibaren 500'lere fırladığı Tayvan'a ABD tarafından gönderilen 750 bin doz koronavirüs aşısını taşıyordu. Washington, nüfusun yalnızca yüzde üçünün aşılandığı Tayvan'daki koronavirüs dalgasının önüne geçmek için Güney Asya'daki en önemli müttefikine C-17Globemaster III askeri uçağıyla yardım eli uzattı.

ABD'li Delaware, Illinois ve Alaska senatörleri Tayvan lideri Tsai Ing-wen tarafından da resmen kabul edildi. Ada ülkesinin lideri Tsai Ing-wen, koronavirüs aşılarının Taipei'ye ulaşmasını 'zamanında yağan yağmur'a benzetti. Toplamda üç saat süren ziyaret beklendiği gibi Çin'de şimşeklerin çakmasına neden oldu. CNN International, Tayvan'ın sonunda ABD'den yardım aldığını ancak Pekin yönetiminin söz konusu hamleyi 'büyük bir provokasyon' olarak tanımladığını aktardı. CNN'de Nectar Gan Ben Westcott imzalı özel habere göre, Çin aşılarının adaya girmesini kabul etmeyen Tayvan'ın ABD ve diğer müttefiki Japonya'dan aşı kabul etmesi Pekin yönetimini fazlasıyla kızdırdı.

ABD'li politikacılar ve diplomatlar, daha önce Taipe'ye Boeing 737'nin askeri versiyonu olan C-40'la gidiyordu, yeni ziyarette tank ve helikopter taşıma kapasitesi bulunan C-17 Globemaster III kullanıldı. CNN, Çin Komünist Parti'sinin yayın organı Global Times gazetesinin askeri kargo uçağı nedeniyle Tayvan'a ateş püskürdü. Gazetenin başyazısında ABD'nin göstere göstere C-17 indirmesi ele alındı: "C-17'nin adaya inişini anakara (Çin) tarafından kabul edilmesi gereken bir gerçek haline getirmek istiyorlar, ABD ve Tayvan'ın gizli anlaşmalarını daha da tırmandırmasının önünü açıyorlar."

Global Times'a demeç veren hükümet destekli düşünce kuruluşunun uluslararası ilişkiler uzmanı Lv Xiang ise, ziyareti Biden döneminin en tehlikeli provokasyonu sözleriyle niteleyip Çin'in kayıtsız kalmayacağını söyledi. CNN, Çin medyasının geçtiğimiz yıl Ağustos ayında Tayvan'daki ABD askeri uçaklarını 'savaş' nedeni olarak gösterdiğini, Global Times'ın "Washington ve Taipei ateşle oynuyor" ifadesini kullandığını hatırlattı. 31 Ağustos'taki başyazıda Tayvan'ın ABD uçaklarına iniş-kalkış izni vermesinin Çin'in kırmızı çizgisi olduğu vurgulandı, Pekin yönetiminin söz konusu havalimanlarını bombardımana tutup yok edeceği yazıldı.ö

ABD ve Çin arasındaki tansiyon, bir Amerikan savaş gemisinin tartışmalı adalara yaklaşmasının ardından Mayıs ayı başında tavan yapmıştı. Arleigh-Burke sınıfı bir muhrip olan USS Curtis Wilbur, Mayıs başında Paracel Adaları'nın yanından geçti. Çin, savaş gemisini topraklarına 'yasadışı olarak' girmekle suçladı, Çin ordusu tarafından 'kovulduğunu' duyurdu. Ancak ABD Donanmasının 7. Filosu, geminin 'kovulmadığını' ve Çin'in bu suları kontrol etme hakkı olmadığını söyledi.

YENİ SİLAHLAR DÜNYAYA GÖSTERİLDİ 

ABD ve müttefiki Tayvan ile bilek güreşine tutuşan Çin, bir savaş gemisi, bir helikopter gemisi ve bir nükleer denizaltıdan oluşan yeni silahlarını resmen dünyaya gösterdi. Bağımsızlığını tanımadığı Tayvan'la giderek tansiyonu artıran Çin lideri Xi Jinping, Nisan ayında güneydeki Sanya şehrinde düzenlenen askeri törene kravatsız sade bir gömlekle katıldı.

Çin Merkez Televizyonu (CCTV), liman şehri Sanya'daki törende sayıları 1200'ü bulan askeri ve 30 helikopteri taşıyabilen Hainan gemisinin tanıtıldığını bildiriyor. Televizyonun büyük bir gururla ekrana getirdiği kayıtta, ayrıca 300 metreye dalabilen Chanzheng-18 adlı nükleer denizaltı ile balistik füzeler taşıyabilen yeni savaş gemisi de gösterildi.

Resmi medyadaki haberlerde yeni silahların Çin'in askeri teknolojisindeki köklü değişikliği gösterdiği belirtildi ve hiçbir ülkenin üç farklı savaş gemisini aynı anda hizmete sokamayacağı savunuldu. Komünist Parti'nin yayın organı Global Times gazetesine konuşan Çinli askeri uzman Song Zhongping, üç savaş gemisinin Tayvan ve Güney Çin Denizi krizlerinin çözümünde önemli bir rol oynayabileceğini ileri sürdü.

UÇAK GEMİLERİYLE GÖVDE GÖSTERİSİ 

Güney Çin Denizi'nde sık sık karşı karşıya gelen ABD ve Çin, bu kez uçak gemileriyle gövde gösterisine girişti. Çin,bağımsızlığını tanımadığı Tayvan yakınlarına iki uçak gemisi yollayıp tatbikata başladığını duyurdu. Çin ordusunun tatbikatında Liaoning uçak gemisi göze çarpıyor.

Çin'in Global Times gazetesi, uçak gemisi Liaoning'in tatbikat için Tayvan yakınlarına ulaşmadan önce Miyako Boğazı'ndan geçip Filipin Denizi'ne açıldığını yazdı. Resmi açıklamada altı çizilen bir başka unsur ise, gelecekte benzer tatbikatların daha fazla yapılacağı oldu.

2021'DE İKİNCİ KEZ 

Tayvan'ın en önemli müttefiki ABD ise, bu sabah beklenen hamleyi ilan etti. ABD'nin açıklamasını uluslararası haber ajansları 'acil' koduyla duyurdu. ABD donanması, USS Theodore Roosevelt uçak gemisinin başını çektiği taarruz grubunun 4 Nisan itibariyle tatbikat için Güney Çin Denizi'ne giriş yaptığını açıkladı.

Açıklamada Güney Çin Denizi'ndeki askeri hareketlilik rutin bir operasyon olarak tanımlandı. USS Theodore Roosevelt, üç ayı geride kalan 2021 yılında ikinci kez aynı bölgede.

SAVAŞ UÇAKLARI HAVADA ÇARPIŞTI 

Çin tehdidi nedeniyle alarmda olan Tayvan Hava Kuvvetlerine ait iki F-5E jeti, Mart ayı sonunda havada çarpıştı. Kokpitlerinde birer pilotun bulunduğu jetler, yerel saatle öğleden sonra 14.30'da gerçekleşen kalkıştan 36 dakika sonra birbirine girdi.

Yerel medyaya yansıyan ilk görüntülerde uçakların enkazının kilometrelerce alana yayıldığı göze çarptı. Pilotlardan birinin paraşütüyle kıyıya inmeyi başardığı bildirildi. ABD üretimi F-5'ler, 1970'lerin sonundan bu yana Tayvan ordusu tarafından kullanılıyor.

ABD USS OHIO'YU GÖNDERDİ 

ABD'nin desteklediği Tayvan'la sürekli işgal tehditleri savuran Çin arasındaki boğaz, halihazırda yeryüzünün en tehlikeli noktalarından biri. 2021'in başından bu yana askeri hareketlilik zirve noktasına çıkarken, uçak gemileri ve denizaltılar bölgeye yığıldı.

İngiliz medyası, Şubat ayında Çin ve ABD arasında her zamankinden daha çok bir savaşın patlak verebileceğini yazdı. Devlerin kapışma alanı ise, Pekin yönetiminin bağımsızlığını tanımadığı Tayvan. Daha önce Tayvan'ı işgal edebileceğini Devlet Başkanı Şi Jinping'den ordudaki generallere kadar birçok farklı isimle ilan eden Çin, ABD'deki başkan değişikliğinin ardından baskısını daha da artırdı.

Çin birçok savaş uçağını Tayvan hava sahasına gönderdi, bu sıradaUSS Theodore Roosevelt uçak gemisi tartışmalı Güney Çin Denizi sularına girmişti. Taipei yönetimi en az 15 uçağın hava sahasını ihlal ettiğini açıkladı. Çin jetlerine karşı Tayvan savaş uçakları da havalandı.

20 Ocak'ta Beyaz Saray'a yerleşen Joe Biden yönetimi ise Pekin yönetiminin havadaki gövde gösterisine bugüne kadar görülmemiş bir yanıt verdi, ABD'nin en büyük nükleer denizaltısı USS Ohio'yu Pasifik'te devriyeye çıkardı. Bunun üzerine Çin'den bir karşı hamle daha geldi, silahlı iki sahil güvenlik aracı Japon kara sularına giriş yaptı. Çin devriyeleri Tayvan'a hayli yakın konumda bulunan ve Japonya kontrolündeki Senkaku Adaları'na kadar yaklaştı.

Çin tehdidi nedeniyle alarmda olan Tayvan Hava Kuvvetlerine ait iki F-5E jeti, Mart ayı sonunda havada çarpıştı. Kokpitlerinde birer pilotun bulunduğu jetler, yerel saatle öğleden sonra 14.30'da gerçekleşen kalkıştan 36 dakika sonra birbirine girdi.

SAVAŞIN ADRESİ: YERYÜZÜNÜN EN TEHLİKELİ YERİ

Tüm yaşananları değerlendiren ABD'nin en etkili dış politika uzmanları, bölgede bir çatışma ihtimalinin son 13 yılda ilk kez en üst düzeye çıktığı uyarısını yaptı. ABD Dış İlişkiler Konseyi-Council on Foreign Relations (CFR) düşünce kuruluşunun uzmanlarına göre, Tayvan halihazırda yeryüzünde bir savaş çıkma ihtimali bulunan en tehlikeli bölge.

ABD dış politika çevrelerinin en etkili düşünce kuruluşu olarak bilinen CFR uzmanları ayrıca muhtemel bir savaşa ABD ve Çin'in yanı sıra bölgedeke diğer büyük güçlerin de karışabileceği tahminini yaptı. CFR'nin yayınladığı rapora göre, nükleer süpergüçler arasındaki en ufak bir çarpışma her iki ülke ve diğer yerleri yok edebilir. Donald Trump iktidarının son günlerinde ortaya çıkan bir belge, ABD'nin Tayvan'a yönelik herhangi bir saldırıda doğrudan Çin'le boy ölçüşeceğini ortaya koymuştu.

Dünyanın en büyük deniz kuvvetlerine sahip Çin ile ABD arasındaki donanma karşılaştırması ise şöyle: Savaş gemileri ve fırkateynlerde Çin'in açık ara üstünlüğüne rağmen, ABD 20 uçak gemisiyle bu alanda dünyada rakipsiz. Denizaltılarda ise iki ülke yakın rakamlara sahip: Çin ordusunun 77 denizaltısı var, bu sayı ABD'de 66.

'PASİFİKTEKİ EN KORKUTUCU SİLAH' 

ABD'nin Çin'e gözdağı için USS Ohio denizaltısını bölgeye göndermesi, CNN International'da 'Bu Pasifik'teki en korkutucu ABD donanma silahı olabilir' başlığıyla duyuruldu. Analizde, Soğuk Savaş'ta birçok Sovyet şehrini aynı anda yok etmek için üretilen denizaltının harekete geçtiği belirtildi.

Uzun yıllar nükleer füzelerle okyanusların altında dolaşan denizaltıdan daha sonra nükleer füzeler çıkarıldı ancak halen kapasitesi inanılmaz. USS Ohio'ya tam 154 Tomahawk kruz füzesi yüklenebiliyor. Bu denizaltıyı en yakın rakibinden yüzde 50'yi aşkın daha fazla bir kapasiteye ulaştırıyor. Denizaltıdan karaya da fırlatılabilen füzelerin savaş başlıkları 450 kilogram ağırlığa sahip.

Pekin yönetimi halihazırda devasa kaynaklarla savaş uçağı ve gemilerini vurabilen onlarca denizaltılık bir filo geliştirmeye çalışıyor. Çin'in hedefi elbette düşman denizaltılarını batırmak. Ancak CNN'deki analize göre, tüm ilerlemeye rağmen Çin henüz Soğuk Savaş dönemindeki denizaltı gücüne ulaşabilmiş değil.

Londra'daki Kraliyet Birleşik Hizmetler Enstitüsü'nde donanma uzmanı olan Sidharth Kaushal, USS Ohio'nun Pasifik'te operasyonel hale getirilmesi halinde Çin kıyılarına kadar gizlice yaklaşabileceğini söylüyor. Dev denizaltı şimdiye kadar yapılmış en sessizlerden biri. Soğuk Savaş döneminde USS Ohio ile birlikte üretilen 17 denizaltı, nükleer başlıklar da takılabilen 24 Trident kıtalararası balistik füze taşıyabiliyordu. Pentagon, Sovyetler Birliği'nden gelebilecek muhtemel bir nükleer füze saldırısına karşı denizaltıları suyun altında kontra saldırı için bekletiyordu.

Suyun altında uzun süre sessizce kalabilen USS Ohio, Soğuk Savaş'ın sona ermesiyle Michigan, Florida ve Georgia gibi denizaltılarla birlikte güncellendi. Dört denizaltıya 2007 yılında balistik füzeler yerine güdümlü füzeler yüklendi. İçine özel kuvvetler için bölüm yapıldı, daha küçük denizaltılar yerleştirildi. USS Ohio, 2007'den bu yana ABD'nin batı kıyısındaki Kitsap Deniz Üssü'nde görev yapıyordu ve sıklıkla Pasifik Okyanusu'ndaki ABD toprağı Guam Adası'na sevk ediliyordu.

Denizaltının Pasifik Okyanusu'ndaki yeni görevinden fotoğrafları ise donanmanın resmi Twitter hesabı paylaştı. Fotoğraflarda denizaltının üstünde botları hazırlayan ABD özel kuvvetler askerleri görülüyordu.

SAVAŞ GEMİSİ TAYVAN BOĞAZI'NDAN GEÇTİ 

USS John S. McCain savaş gemisi de, Şubat ayı başında Tayvan Boğazı'ndan geçerek yine Pekin'in hak iddia ettiği Şişa (Paracel) adalarının kara sularına girdi. ABD'nin hamlesi Çin'in ciddi şekilde tepkisini çekti ve savaş gemisinin peşine düşüldü.

Ocak ayı sonunda ise Pekin yönetimi bağımsızlığını kabul etmediği Tayvan semalarında çok sayıda savaş uçağı uçurdu, Güney Asya'da şimşek yüklü bulutlar çarpıştı. Reuters gövde gösterisinin ABD uçak gemisinin bölgeye ulaşmasından hemen sonra gerçekleştiğini bildirdi. Tayvan, USS Theodore Roosevelt uçak gemisinin tartışmalı Güney Çin Denizi'nde bulunduğu sırada en az 15 uçağın hava sahasını ihlal ettiğini açıkladı. Çin jetlerine karşı Tayvan savaş uçakları da havalandı.

Analistler, Çin'in gövde gösterisiyle Joe Biden'ın Tayvan'a vereceği desteğin seviyesini test ettiğini belirtiyor. BBC Tayvan muhabiri Cindy Sui, 'Biden için güçlü bir mesaj' verildiğini aktarıyor. BBC muhabirine göre, Pekin yönetimi arka bahçesi gibi gördüğü bölgede jetlerini uçurarak aynı zamanda Tayvan lideri Tsai Ing-wen'e de bir uyarı gönderdi.

2 DAKİKA 30 SANİYELİK VİDEO 

Tayvan ve Çin, hayli fırtınalı geçen 2020 yılını geride bıraktı. Eylül ayında savaş uçaklarıyla birbirlerine meydan okudular, birkaç hafta geçmeden resmi televizyon bu kez dünyanın yüreğini ağzına getiren görüntüleri ekrana getirdi.

Çin ordusu, komşu ülke Tayvan'ın işgalini prova eden bir tatbikata girişti. Amerikan Washington Post gazetesi, 'Çin Tayvan'ı yeni video görüntüsüyle tehdit etti' başlığıyla haberi sundu.

Çin Merkez Televizyonu (CCTV) kanalının yayınladığı video kaydında, binlerce askerin havadan ve karadan ismi açıklanmayan bir adaya füzeler ve insansız hava araçlarıyla saldırdığı görülüyor.

Adanının kıyısına çıkarma yapan Çin birliklerinin gerçek mermiler kullandığı bildirildi. 2 dakika 30 saniyelik kayıtta havalanan helikopterlerden de yine füzeler ateşlendi. Su altında gerçeleşen patlamalar, ateş açan tanklar, karadan fırlatılan onlarca füze video kaydında dikkat çeken ayrıntılar arasında.

EN HASSAS BÖLGESEL SORUN 

Tayvan, Çin'in en hassas bölgesel sorunu. Çin'de 2005 yılında Ulusal Halk Kongresi'nin yıllık toplantısında, Tayvan'ın bağımsızlığına karşı gündeme alınan yasa tasarısı oybirliğiyle kabul edilmişti. Söz konusu yasa, resmi olarak bağımsızlık ilan etmesi halinde Tayvan'a karşı askeri güç kullanılmasını öngörüyor.

Çin Tayvan'ı bir gün anakara ile bir araya gelecek bir eyaleti olarak görse de, birçok Tayvanlı ülkelerinin bağımsız olduğunu savunuyor. Çin ayrıca uluslararası alanda tecrit etmeye çalıştığı Tayvan'la, diplomatik ilişkileri olan az sayıdaki ülkeye de baskı uyguluyor.

Pekin yönetimi 2019'un başında Tayvan'ın bağımsızlığının bir felaket olacağını duyurmuş, Şi Jinping ada ülkesinin egemenliklerini kabul etmemesi halinde saldırabileceklerini söylemişti. Ada ülkesindeki bağımsızlık yanlılarını tehdit eden Çin lideri Şi, "Tayvan'daki herkes, bağımsızlığın, büyük bir felaket olacağını anlamalıdır" demişti: "Ayrılıkçı herhangi bir adıma izin vermeyeceğiz. Kuvvet kullanmamak noktasında bir söz vermeyeceğimiz gibi, tüm gerekli adımları atmak konusunda da hakkımızı saklı tutacağız"

Tayvan'ın en önemli müttefiki ise, ABD. Washington, Nisan ve Mayıs 2019'da Çin'in muhalefetine rağmen Tayvan Boğazı'na savaş gemileri göndermişti. Corona virüs ve ticaret savaşları, ABD'nin Çin'e yaptırımları ve Güney Çin Denizi'nde Pekin'in askeri ağırlığını artırmasının yanı sıra Tayvan da taraflar arasındaki gerginlik başlıklarından biri. ABD Tayvan'la diplomatik ilişkisi kurmasa da çeşitli anlaşmalar gereği Tayvan'ı koruma altında tutuyor ve bu ülkeye silah satıyor. Pentagon'un açıkladığı verilere göre, son 10 yılda Tayvan'a 15 milyar dolardan fazla silah satışı yapıldı.

Tayvan Boğazı, Çin'le Tayvan'ı birbirinden ayırıyor. Boğazın genişliği ise, 180 kilometre. 1949 yılında Çin iç savaşı sırasında, komünistlere yenilen milliyetçiler, Tayvan adasına kaçmışlardı. Nüfusunun yüzde 90'ından fazlası Han kökenli Çinli olan Tayvan, Çin ile ticari ve kültürel ilişkileri bulunmakla birlikte, ülkenin demokratik niteliğini de korumak istiyor.

ABD Savunma Bakanlığı'nın (Pentagon) 2019'un başlarında yayınladığı bir rapor, Çin'in dünyanın en gelişmiş silah sistemlerine sahip olduğunu göstermişti. Pentagon'un istihbarat faaliyetlerini yürüten Savunma İstihbarat Dairesi'nin (DIA) raporuna göre Çin, bazı alanlarda rakiplerini geçti. Raporda, Çin kısmen ülke pazarına girecek yabancı şirketlere teknolojik sırlarını verme zorunluluğu getiren yasaları sayesinde son yıllarda askeri alanda büyük ilerleme kaydetti.

Raporda, "Mümkün olan her yolla teknolojiye erişen Çin, donanma tasarımları, orta ve uzun menzilli füzeler ve hipersonik silahlar da (ses hızından defalarca daha hızlı olan ve füze savunma sistemlerine yakalanmayan füzeler) dahil olmak üzere bir dizi teknolojide lider konumuna yükseldi. Teknoloji erişimine çoklu yaklaşık sayesinde Çin Halk Kurtuluş Ordusu şimdi bazı en modern silah sistemlerine sahip. Hatta bazı alanlarda dünya lideri" denildi.

DIA'nın raporunda, "Hava, deniz, uzay ve siber uzaydaki askeri kabiliyeti, Çin'i bölgede iradesini dayatabilecek konuma getirdi" ifadesi yer alıyor. İstihbarat raporunda, Çin'in bölgesel ve küresel hedefleri vurabilecek, radara yakalanmayan orta ve uzun menzilli savaş uçakları geliştirdiğini, bu uçakların 2025'e kadar operasyonel hale gelebileceği belirtiliyor.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.