İdris Baba ölüyor mu? Ersan Kesal'dan bomba açıklamalar
İdris Baba ölüyor mu? Ersan Kesal'dan bomba açıklamalar
Çukur'un İdris Babası Ercan Kesal, yeni sezona dair açıklamalarda bulundu."Yeni sezon ilk iki sezonu aratmayacak" şeklinde konuşan başarılı oyuncu, "İdris Baba ölecek mi?" sorusuna da cevap verdi.
Haber Giriş Tarihi: 05.06.2019 14:25
Haber Güncellenme Tarihi: 05.06.2019 14:25
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.yenidonem.com.tr/
Habertürk TV'de Kübra Par'ın "Yeni sezonda İdris Baba öldü mü, yaşayacak mı?" sorusuna yanıt veren Kesal "İşte o da işin güzel tarafı. O sorunun cevabı için 3 ay boyunca bekleyecekler. Yaz boyunca çok da fazla kafalarına takmasınlar. Sonuçta iyi olacak, şunu söyleyebilirim rahatlıkla, ilk iki sezonu aratmayacak Çukur" diye cevap verdi.
Kesal'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
Çukur'un seyirciyle kurduğu ilişkiyi ciddi anlamda sosyologlar incelemeli. Çok geniş bir skalada insan grupları izliyor. Röportajlarda bazen, yaşanmış bir örnek olduğu için söylüyorum. Yurt dışında bir üniversitede festival için davet edildim. Otopark görevlisi Çukur hastası.
Uçakta yanımda oturan beyaz yakalı, finans üst düzey yöneticisi Çukursuz geçirmiyor Pazartesilerini. Bir akademisyen aynı şeyleri söylüyor. Sinemanın gücü neyse bence Çukur onu farketmiş bence. İyi oyuncular, iyi yönetmenler seyirciyi kurdukları dünyaya inandırmış durumda. Çukur sinemada klasik olan şeyi becerdi. Seyirci kendini iyi hissettiği dünyayı Çukur'un dünyasını buldu. Çukur'daki babanın nasihatlarını kendine söylenmiş gibi algılıyor. Aile dayanışması, feda duygusu, özveri seyirciye iyi geliyor.
Dizinin söylemine hasret var. Böyle bir mahallenin olması mümkün değil. Bu kadar çok çatapat olan mahalleye polis girmez mi? Elbette ki distopik mahalle. Edilen kelam seyirciye gidiyor. Sizde kahramanla özdeşleşmezseniz o filme ilişki kurmazsınız. Çocukluğumda Avanos'ta Yılmaz Güney filmlerinden sonra birbirine olmayan tabancalarla ateş eden, havada tekmeler atan çocuklardık biz.
Ben bir hekimim. Çok mutluyum bu tür farkındalık meselelerinin içinde yer almış olmasından. Geçen sezonun başlangıcında, benim de diziye davet edildiğim sırada okuduğum hikaye Godfather'di aslında. Sinemanın kitleleri etkilemesi üzerinden kötü örnek oluşturacağını söylemek çok yanlış bir yargı.
Suimisal misal olmaz. Kötü örnek, örnek olmaz. Etrafımız o kadar çok olumsuz uyaranla kuşatılmış ki. Benim oğlum 13 yaşında Çukur'u seyrediyoruz bazen. 'Baba ölecek misin?' diye soruyor bana. Arkadaşlarının benimle tanışmak istemesinden gururlandığını görüyorum.
Ben o karakterin içine girmiyorum. Profesyonel değilim ben. Rol yapmayı bilmem. O karakteri içime alıyorum ben. Ercan Kesal, İdris Koçoovalı'dan etkilenmiyor, İdris Kosovolı Ercan Kesal'den etkileniyor. Ben de şefkatli olmaya çalışan bir adamım. Ailemi korumak isterim. Hayatım boyunca elime silah almadım. O karakterin elinde silah varsa ben de Ercan Kesal olarak elime silah alabilirim.
Rol yapmamayı bilmemeyi kendimi avantaja geçirdim. Böylece doğaçlama yapabiliyorum. Yönetmen arkadaşları biraz kendi sularıma çekiyorum. 'Bak bu olmuyor' diyorum. Bir başlamışsa gidiyor. Gayet de iyi gidiyor. En öndeki seyirci gibi kendinize bakmayı bileceksiniz deniyor ya...
Tiyatro oyunculuğu ile kamera karşısını karıştırmamak lazım. Tiyatro oyuncusu kendi kendini yöneten oyuncudur. O duramaz, bekleyemez, performansını ve kendini yönetmek zorundadır. Biz sürekli duruyoruz, uçak geçiyor, ezan okuyor, kesiyoruz.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İdris Baba ölüyor mu? Ersan Kesal'dan bomba açıklamalar
Çukur'un İdris Babası Ercan Kesal, yeni sezona dair açıklamalarda bulundu."Yeni sezon ilk iki sezonu aratmayacak" şeklinde konuşan başarılı oyuncu, "İdris Baba ölecek mi?" sorusuna da cevap verdi.
Habertürk TV'de Kübra Par'ın "Yeni sezonda İdris Baba öldü mü, yaşayacak mı?" sorusuna yanıt veren Kesal "İşte o da işin güzel tarafı. O sorunun cevabı için 3 ay boyunca bekleyecekler. Yaz boyunca çok da fazla kafalarına takmasınlar. Sonuçta iyi olacak, şunu söyleyebilirim rahatlıkla, ilk iki sezonu aratmayacak Çukur" diye cevap verdi.
Kesal'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
Çukur'un seyirciyle kurduğu ilişkiyi ciddi anlamda sosyologlar incelemeli. Çok geniş bir skalada insan grupları izliyor. Röportajlarda bazen, yaşanmış bir örnek olduğu için söylüyorum. Yurt dışında bir üniversitede festival için davet edildim. Otopark görevlisi Çukur hastası.
Uçakta yanımda oturan beyaz yakalı, finans üst düzey yöneticisi Çukursuz geçirmiyor Pazartesilerini. Bir akademisyen aynı şeyleri söylüyor. Sinemanın gücü neyse bence Çukur onu farketmiş bence. İyi oyuncular, iyi yönetmenler seyirciyi kurdukları dünyaya inandırmış durumda. Çukur sinemada klasik olan şeyi becerdi. Seyirci kendini iyi hissettiği dünyayı Çukur'un dünyasını buldu. Çukur'daki babanın nasihatlarını kendine söylenmiş gibi algılıyor. Aile dayanışması, feda duygusu, özveri seyirciye iyi geliyor.
Dizinin söylemine hasret var. Böyle bir mahallenin olması mümkün değil. Bu kadar çok çatapat olan mahalleye polis girmez mi? Elbette ki distopik mahalle. Edilen kelam seyirciye gidiyor. Sizde kahramanla özdeşleşmezseniz o filme ilişki kurmazsınız. Çocukluğumda Avanos'ta Yılmaz Güney filmlerinden sonra birbirine olmayan tabancalarla ateş eden, havada tekmeler atan çocuklardık biz.
Ben bir hekimim. Çok mutluyum bu tür farkındalık meselelerinin içinde yer almış olmasından. Geçen sezonun başlangıcında, benim de diziye davet edildiğim sırada okuduğum hikaye Godfather'di aslında. Sinemanın kitleleri etkilemesi üzerinden kötü örnek oluşturacağını söylemek çok yanlış bir yargı.
Suimisal misal olmaz. Kötü örnek, örnek olmaz. Etrafımız o kadar çok olumsuz uyaranla kuşatılmış ki. Benim oğlum 13 yaşında Çukur'u seyrediyoruz bazen. 'Baba ölecek misin?' diye soruyor bana. Arkadaşlarının benimle tanışmak istemesinden gururlandığını görüyorum.
Ben o karakterin içine girmiyorum. Profesyonel değilim ben. Rol yapmayı bilmem. O karakteri içime alıyorum ben. Ercan Kesal, İdris Koçoovalı'dan etkilenmiyor, İdris Kosovolı Ercan Kesal'den etkileniyor. Ben de şefkatli olmaya çalışan bir adamım. Ailemi korumak isterim. Hayatım boyunca elime silah almadım. O karakterin elinde silah varsa ben de Ercan Kesal olarak elime silah alabilirim.
Rol yapmamayı bilmemeyi kendimi avantaja geçirdim. Böylece doğaçlama yapabiliyorum. Yönetmen arkadaşları biraz kendi sularıma çekiyorum. 'Bak bu olmuyor' diyorum. Bir başlamışsa gidiyor. Gayet de iyi gidiyor. En öndeki seyirci gibi kendinize bakmayı bileceksiniz deniyor ya...
Tiyatro oyunculuğu ile kamera karşısını karıştırmamak lazım. Tiyatro oyuncusu kendi kendini yöneten oyuncudur. O duramaz, bekleyemez, performansını ve kendini yönetmek zorundadır. Biz sürekli duruyoruz, uçak geçiyor, ezan okuyor, kesiyoruz.
En Çok Okunan Haberler
Bursa'da ekiplerden kaçan şüpheli yüksekten düşüp yaralandı
Zeytinbağı ortaokulu için ilk imzalar atıldı
Başkan Erol: Kestel kirliliğin pençesinden kurtulacak
Bursa'da ilginç hayvan: Tavuk mu? Horoz mu?
Kum silosundan düşen işçi ağır yaralandı
Marmarabirlik’ten ortaklarına 630 milyon liralık ödeme
Vali Demirtaş, TÜİK Bölge Müdürü Zeki Bostancıyı ağırladı
BUÜ Badminton Takımı süper ligde
İYİ Parti'den bir üst düzey istifası daha...