Türkiye'den çok sert tepki: 'Ciddiye alınmayacak kadar gülünç'
Türkiye'den çok sert tepki: 'Ciddiye alınmayacak kadar gülünç'
Dışişleri Bakanlığı, Fransa Senatosu'nun Yukarı Karabağ ihtilafı hakkında dün kabul ettiği kararın uluslararası hukukun en temel ilkelerinin, meşruiyetin ve hakkaniyetin iç politika mülahazaları uğruna hiçe sayılmasının ibretlik bir örneği olduğunu vurguladı. Bakanlık, kararda Türkiye'ye atfen dile getirilen temelsiz iddiaları ise külliyen reddettiklerini açıkladı.
Haber Giriş Tarihi: 26.11.2020 13:08
Haber Güncellenme Tarihi: 26.11.2020 13:08
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.yenidonem.com.tr/
Bakanlıktan Fransa Senatosu'nun Yukarı Karabağ ihtilafına ilişkin 25 Kasım 2020 tarihinde kabul ettiği karar ile ilgili yapılan açıklamada, "Fransa Senatosu'nun Yukarı Karabağ ihtilafı hakkında dün kabul ettiği karar uluslararası hukukun en temel ilkelerinin, meşruiyetin ve hakkaniyetin iç politika mülahazaları uğruna hiçe sayılmasının ibretlik bir örneğidir. Kararda Türkiye'ye atfen dile getirilen temelsiz iddiaları ise külliyen reddediyoruz. Fransa Senatosu'nun bu kararı, tarafsız olması gereken eşbaşkanların yürüttüğü AGİT Minsk Grubu çalışmalarının bugüne kadar meseleye neden çözüm getiremediğinin, nasıl taraflı olduğunun da açık bir göstergesidir" denildi.
Ermenistan'ın önce Tovuz'da, sonra Yukarı Karabağ'da sergilediği saldırganlık ve provokasyonlar üzerine Azerbaycan'ın gereken karşılığı verdiği ve yaklaşık 30 yıldır işgal altında bulunan topraklarını özgürleştirerek toprak bütünlüğünü tekrar sağlandığına dikkat çekilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
'CİDDİYE ALINMAYACAK KADAR GÜLÜNÇ'
Esasen, Azerbaycan'ın sahada aldığı sonuç BM kararlarına yansımış, Fransa'nın da eşbaşkanı olduğu Minsk sürecinde kayıt altına alınmış ancak hayata geçirilememiş haklarının somutlaştırılmasıdır. Zira ilgili BM kararları Ermenilerin işgal ettiği Azerbaycan topraklarından derhal ve şartsız çekilmelerini amirdir. Hal böyle iken, Fransa Senatosu'nun Azerbaycan'a işgalden kurtardığı kendi topraklarından çekilmesi çağrısında bulunması ciddiye alınamayacak kadar gülünç, tarafgir ve gerçeklerden kopuk bir anlayışın tezahürüdür. Hiçbir makul gerekçeyle izah edilemeyecek olan bu sağduyudan yoksun karar, Fransa'nın meselenin çözümüne gerçek anlamda katkı sağlama imkanını da sınırlamaktadır. Fransa Hükümeti'nin de kabul edilemez bulacağı unsurlar içerdiği görülen kararın yine son dönemde Fransa'da sıkça görülen Türkiye takıntısını yansıtması ise şaşırtıcı olmasa da düşündürücüdür. Türkiye'nin yakın coğrafyasında hakkın, hukukun ve meşruiyetin yanında aldığı ilkeli tutumların Fransa'da önyargısız ve objektif bir şekilde algılanması; tarihe ya da birbiriyle alakasız konulara son derece hatalı atıflar yapılmasından kaçınılması ilişkilerimizin selameti açısından temel bir gerekliliktir. Neredeyse 30 yıldır süren Azerbaycan-Ermenistan ihtilafında gelinen aşamada Fransa'nın artık doğru sonuçları çıkararak bölgenin istikrara kavuşması için yapıcı bir tutum benimsemesini temenni ediyoruz. Bunun için mevcut gerçeklerden hareketle uluslararası hukuka uygun kalıcı bir çözüme ulaşmak üzere çaba gösterilmesi yeterli olacaktır. Türkiye, hemen yanı başında yıllardır süren bu ihtilafın bölgesel barış ve istikrara katkıda bulunacak şekilde sürdürülebilir bir çözüme kavuşturulması için diğer ortakları gibi Fransa ile de birlikte çalışmaya hazırdır.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Türkiye'den çok sert tepki: 'Ciddiye alınmayacak kadar gülünç'
Dışişleri Bakanlığı, Fransa Senatosu'nun Yukarı Karabağ ihtilafı hakkında dün kabul ettiği kararın uluslararası hukukun en temel ilkelerinin, meşruiyetin ve hakkaniyetin iç politika mülahazaları uğruna hiçe sayılmasının ibretlik bir örneği olduğunu vurguladı. Bakanlık, kararda Türkiye'ye atfen dile getirilen temelsiz iddiaları ise külliyen reddettiklerini açıkladı.
Bakanlıktan Fransa Senatosu'nun Yukarı Karabağ ihtilafına ilişkin 25 Kasım 2020 tarihinde kabul ettiği karar ile ilgili yapılan açıklamada, "Fransa Senatosu'nun Yukarı Karabağ ihtilafı hakkında dün kabul ettiği karar uluslararası hukukun en temel ilkelerinin, meşruiyetin ve hakkaniyetin iç politika mülahazaları uğruna hiçe sayılmasının ibretlik bir örneğidir. Kararda Türkiye'ye atfen dile getirilen temelsiz iddiaları ise külliyen reddediyoruz. Fransa Senatosu'nun bu kararı, tarafsız olması gereken eşbaşkanların yürüttüğü AGİT Minsk Grubu çalışmalarının bugüne kadar meseleye neden çözüm getiremediğinin, nasıl taraflı olduğunun da açık bir göstergesidir" denildi.
Ermenistan'ın önce Tovuz'da, sonra Yukarı Karabağ'da sergilediği saldırganlık ve provokasyonlar üzerine Azerbaycan'ın gereken karşılığı verdiği ve yaklaşık 30 yıldır işgal altında bulunan topraklarını özgürleştirerek toprak bütünlüğünü tekrar sağlandığına dikkat çekilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
'CİDDİYE ALINMAYACAK KADAR GÜLÜNÇ'
Esasen, Azerbaycan'ın sahada aldığı sonuç BM kararlarına yansımış, Fransa'nın da eşbaşkanı olduğu Minsk sürecinde kayıt altına alınmış ancak hayata geçirilememiş haklarının somutlaştırılmasıdır. Zira ilgili BM kararları Ermenilerin işgal ettiği Azerbaycan topraklarından derhal ve şartsız çekilmelerini amirdir. Hal böyle iken, Fransa Senatosu'nun Azerbaycan'a işgalden kurtardığı kendi topraklarından çekilmesi çağrısında bulunması ciddiye alınamayacak kadar gülünç, tarafgir ve gerçeklerden kopuk bir anlayışın tezahürüdür. Hiçbir makul gerekçeyle izah edilemeyecek olan bu sağduyudan yoksun karar, Fransa'nın meselenin çözümüne gerçek anlamda katkı sağlama imkanını da sınırlamaktadır. Fransa Hükümeti'nin de kabul edilemez bulacağı unsurlar içerdiği görülen kararın yine son dönemde Fransa'da sıkça görülen Türkiye takıntısını yansıtması ise şaşırtıcı olmasa da düşündürücüdür. Türkiye'nin yakın coğrafyasında hakkın, hukukun ve meşruiyetin yanında aldığı ilkeli tutumların Fransa'da önyargısız ve objektif bir şekilde algılanması; tarihe ya da birbiriyle alakasız konulara son derece hatalı atıflar yapılmasından kaçınılması ilişkilerimizin selameti açısından temel bir gerekliliktir. Neredeyse 30 yıldır süren Azerbaycan-Ermenistan ihtilafında gelinen aşamada Fransa'nın artık doğru sonuçları çıkararak bölgenin istikrara kavuşması için yapıcı bir tutum benimsemesini temenni ediyoruz. Bunun için mevcut gerçeklerden hareketle uluslararası hukuka uygun kalıcı bir çözüme ulaşmak üzere çaba gösterilmesi yeterli olacaktır. Türkiye, hemen yanı başında yıllardır süren bu ihtilafın bölgesel barış ve istikrara katkıda bulunacak şekilde sürdürülebilir bir çözüme kavuşturulması için diğer ortakları gibi Fransa ile de birlikte çalışmaya hazırdır.
En Çok Okunan Haberler
Nilüfer'de madalyalar, sahiplerini buldu
Başkan Bozbey, Bursaspor Divan Kurulu ile görüştü
Gemlik’te halk günleri devam ediyor
Bursaspor, hazırlıklarını sürdürdü
Eski bakan Mehmet Ali Yılmaz evinde ölü bulundu
Danıştay Başkanlığı’na Zeki Yiğit yeniden seçildi
Mazbatalarını alan başkanlar, Vali Demirtaş'ı ziyaret etti
Minikler bayram coşkusunu Başkan Özdemir ile paylaştı
Sosyal Medya ve Pazarlama: Dijital Çağın Gücü