Hava Durumu

Türkiye mültecilerle uğraşırken, ABD ve Rusya petrolün derdinde!

Suriye'de, bölge dışından gelen sömürgeci devletler ve paravan terör örgütlerinin elinde büyütülen savaştan en büyük zararı Türkiye görürken; ABD ve Rusya gibi ülkeler ise petrolün derdine düştü.

Haber Giriş Tarihi: 24.10.2019 09:45
Haber Güncellenme Tarihi: 24.10.2019 09:45
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.yenidonem.com.tr/
Türkiye mültecilerle uğraşırken, ABD ve Rusya petrolün derdinde!

Suriye'deki savaştan kaçan milyonlarca insana kucak açan Türkiye, mülteciler için bugüne kadar 40 milyar dolardan fazla para harcadı. Sınır hattında kurulmak istenen terör koridorunu yıkmak için de 3 büyük askeri operasyon gerçekleştiren Türkiye, 150'den fazla kahraman vatan evladını toprağa verdi.

YPG'NİN ELİNDE

Ankara,  Suriye'de barışı sağlamak için büyük bedeller öderken, binlerce kilometre öteden gelen ABD ve Rusya ise petrolün derdine düştü. Ülkedeki petrol yataklarının büyük kısmını Washington güdümündeki YPG elinde tutarken, ABD Başkanı Trump açık açık buraları kimseye bırakmayacaklarını ilân etti!

KAMIŞLI DETAYI

Rusya ise Ankara ile imzalanan Soçi Anlaşması'na 'petrolle' ilgili özel bir madde koydu. Güvenli bölge konusunda Türkiye ile mutabık kalan Moskova yönetimi, Kamışlı'yı ise anlaşma dışında tuttu. Rusya bu hamlesi ile günlük 300 bin varil petrol çıkan kenti Türkiye'ye teslim etmemiş oldu.

************

Amerika Birleşik Devletleri Suriye'deki petrol sahalarının güvenliği için bölgede bir grup Amerikan askeri bırakmayı değerlendiriyor. Peki, bu petrol sahaları kimin kontrolünde, hangi noktalarda petrol sahaları yoğunlukta. İşte Suriye petrol denklemi.

haber metninin boyutu 

haber metnini yazdır

Amerikan Başkanı Donald Trump'ın "petrol sahalarını güvene aldık," sözleriyle gündeme tekrar yerleşen Suriye'nin petrol kaynakları mercek altında. Amerikan Savunma Bakanı Mark Ssper, "petrol sahalarının güvenliği için bir grup Amerikan askerini bölgede bırakmayı planlıyoruz," açıklaması yaparken petrolün büyük kısmının Fırat'ın doğusunda YPG kontrolündeki noktalarda olduğu dikkat çekiyor.

Suriye İnsan Hakları Ağı'nın Eylül 2019 tarihli raporuna göre, Fırat'ın doğusunda YPG terör örgütü kontrolündeki noktalarda özellikle Deyrizor, Haseke ve Rakka petrol sahalarının yoğunlukta olduğu yerler.

Rapor, burada 20'ye yakın petrol sahasının DEAŞ tehdidi sonrası YPG terör örgütü kontrolüne geçen noktalarda olduğunu söylüyor. Buradaki petrol sahalarının 11'i rejimin kontrolündeki petrol sahalarında daha büyük kapasiteli ve bu da Suriye petrolünün yüzde 80'ine denk.

Rapor, YPG günlük 14 bin varil petrol üretiyor derken, bu petrolün 30 dolar civarında rejime satıldığını ifade ediyor. YPG'nin rejime yaptığı satıştan elde ettiği aylık gelir ise 420 bin dolar civarında.

ABD, AB ve Kanada Esad rejimine insan hakları ihlalleri nedeni ile yaptırım kararı almıştı. Bu yaptırımlar rejim ile petrol alışverişini de kapsıyordu. Ancak, rapor YPG terör örgütünün 2017 yılının sonlarından bu yana rejimle petrol işbirliği içinde olduğunu söylerken,, bu alışverişin gece saatlerinde petrol sahalarına gelen tankerler aracılığıyla yapıldığına dikkat çekiyor.

Rapor, "YPG'nin rejime sattığı petrolden elde ettiği finansal gelirde şeffaflık ve hesap verilebilirlik yok," sözlerini kullanıyor. Deyrizor petrol sahalarının büyük bir kısmını kontrolde tutsa da bölgedeki halkın protestolar ile petrol gelirine rağmen yükselmeyen yaşam koşullarını protesto ettiği rapora yansıyan bir başka tespit.

*******************

Suriye'nin aktif petrol kuyularının yüzde 80'ini PKK işgal koridorunda yer alıyor. Terör örgütü PKK, Haseke, Deir el Zor ve Rakka'da çıkarılan günlük 140-150 bin varil petrolü Irak ve Esed rejimi bölgelerine açılan korsan hatlar üzerinden satarak yıllık 400 milyon dolarlık gelir elde ediyor. Terör örgütü Avrupa'ya günde 2 bin tankerlik petrol satıyor. Suriye İnsan Hakları Ağı, üretim ve dağıtım ağında görevli isimler, görgü tanıkları ve kapsamlı araştırma dosyalarından derlenen kapsamlı bir rapor hazırladı. Eylül 2019 tarihli raporda, terör örgütünün petrol üretim ve dağıtım ağı tüm detayları ile ortaya konuldu.

Suriye İnsan Hakları Ağı raporunda ABD'nin 2018 yılında Esed rejimine yönelik ilan ettiği ambargoya rağmen yıllık 400 milyon doları bulan petrol satışının büyük oranda Esed bölgesine satıldığı vurgulanıyor.

ABD'nin bölgede görevli sivil ve asker görevlileri rejim ve Irak bölgelerine gönderilen petrolden pay alıyor. Yeni Şafak'a bilgi Suriye Geçici Hükümeti eski müsteşarlarından Abu Hüso, yasadışı petrol satışından ABD'li sivil yetkililer ve CENTCOM subaylarının komisyon aldığını ve bu rakamın yıllık 30 milyon doları aştığını belirtti.

PKK EN GENİŞ REZERVE SAHİP 11 PETROL YATAĞINI İŞLETİYOR

Kandil merkezli terör örgütü PKK'nın Suriye kolu PYD, 2015 yılı ortalarından başlayarak ABD'nin olağanüstü desteği sayesinde Suriye'nin kuzey ve doğu bölgelerini işgale başladı. DEAŞ bahanesi ile Suriye'ye giren ABD'nin kara ve hava desteği ile ilerleyen PKK'lı militanlar 2016 yılı başından itibaren Suriye'nin en zengin petrol sahalarına yöneldi. ABD ile birlikte başlayan işgal ve ilhak sürecinde petrol bölgelerinin yüzde 80'lik kısmı terör koridoruna dahil edildi. Bölgelere göre petrol alanlarının dağılımı ve PKK-ABD ittifakı tarafından ele geçirilme takvimi şöyle oluştu.

HASEKE BÖLGESİNDEKİ KUYULAR

1-Rimeylan: Suriye'nin en zengin ve en büyük 2. Petrol yatağı, Rımeylan beldesi yakınlarında bulunuyor, içinde 1320 petrol kuyusu var ve Esed rejimi 2012 yılında bölgeyi PKK terör oluşumuna teslim ederek çekildi. Rimeylan kuyuları 2015 yılından bu yana PKK tarafından işletiliyor.

2- El Suveydiye: Malikiye bölgesinde bulunan El Suveidiye beldesi yakınlarında bulunmakta ve bu bölgede 2012 yılında Şam yönetimi tarafından PKK'ya teslim edildi. Örgüt Suveydiye'den de 2015 yılından bu yana petrol çıkarıp satıyor.

3-Kebeybe: Sadadi çölünde bulunmakta ve Şubat 2016 tarihinden bu yana PKK kontrolünde

4-Merkede: Sadadi çölünde bulunmakta ve Şubat 2016 tarihinden bu yana PKK kontrolünde

5- Tişrin: Hol beldesi yakınlarında bulunmakta Temmuz 2015 tarihinden bu yana PKK kontrolünde

6- El Cebse: Şedadi yakınlarında bulunmakta, içinde 10 larca petrol ve gaz kuyusu bulunmakta ve Şubat 2016 tarihinden bu yana PKK kontrolünde

DEİR EL ZOR BÖLGESİNDEKİ KUYULAR:

Suriye'nin en büyük gaz ve petrol yatakları bu bölgede bulunmakta.

1-El Ömer: Suriye'nin en büyük petrol yatağı ve Ziban beldesi çölünde bulunmakta ve Ekim 2017'den bu yana PKK kontrolünde.

2-El Tanek: Şuaytat Bölgesinde bulunmakta ve Ekim 2017'den bu yana PKK kontrolünde.

3-Koniko: Haşşam Beldesi çölünde bulunmakta, Eylül 2017 tarihinden bu yana PKK kontrolünde ve Suriye'nin en büyük gaz yatağı.

4-El Cefre: Cıdeyd Akidat köyü çölünde bulunmakta, Eylül 2017 tarihinden bu yana PKK kontrolünde.

5-Deyro: Kesre beldesi yakınlarında bulunmakta, Eylül 2017 tarihinden bu yana PKK kontrolünde.

Bölgelerde yaşayan tanıklar ve petrol kaçakçılarının ifadelerine göre Petrolün varilin Rejime 30 Dolara satıyor. Yani Günlük gelir 420 Dolar - Aylık gelir 12 milyon 600 bin Dolar - Yıllık gelir 378 Milyon dolar.

YARI FİYATINA SATIYOR

ABD'li yetkililerin de dolaylı ortaklık ettiği PKK'nın korsan petrol satışı piyasa fiyatının yarısı üzerinden gerçekleşiyor. Piyasa fiyatı 50-55 dolar arasında değişen varil başı petrol fiyatlarına rağmen PKK tarafından satılan petrolün fiyatına Irak ve Esed kanadından 30 dolar ödeniyor. Örgütün petrol satışından elde ettiği günlük gelir 420 ila 450 bin dolar arasında değişiyor. Aylık rakam ise 12 milyon 500 bin ila 13 milyon dolar arasında değişim gösteriyor.

TAMAMI YASA DIŞI

Terör yapılanmasının petrol satışı, Şeddadi bölgesinden Kuzey Irak'a döşenen gizli boru hattı ve tankerler aracılığı ile ülke dışına, Münbiç, Rakka, Deir el zor ve Haseke'de açılan kordiror üzerinden ise Şam'a gerçekleşiyor. Satışın tamamı yasadışı formüller ve kordiorlar üzerinden yapılıyor. Rimeylan, El Ömer, Koniko, Cefre, Cebse gibi aktif üretim hatlarına gelen tankerler binlerce varil petrolü Esed bölgesine taşıyor.

ABD PKK DEVRİYESİNE RAĞMEN PETROL KAÇAKÇILIĞI

Suriye İnsan Hakları Ağı tarafından hazırlanan rapora bilgi desteği sağlayan Tahane bölgesi sakinlerinden Ebu Amir, Fırat nehrinin 2 kıyısı arasında çekilen plastik boru hatları olduğunu ve PKK kıyısından Esed'e ait alana düzenli petrol pompalandığını anlattı. Ebu Amir, "Petrol kaçakçılığı günlük olarak yaşanan bir olay. Her gün sabahın erken saatlerinden gece geç saatlere kadar 100'lerce tanker PKK'ya işgalinde ki petrol kuyularına boş girip petrol yüklü çıkıyor ve doğrudan Fırat nehri üzerindeki kaçakçılık noktalarına gidiyor ve bu petroller rejime kaçırılıyor. Tüm bunlar yol üzerinde ve her yerde bulunan PKK kontrol noktaları ve ABD-PKK devriyelerine rağmen gerçekleşiyor'" diye konuştu.

ÖDEMELER PARAVAN ŞİRKET TARAFINDAN YAPILIYOR

PKK ve Esed arasında yapılan petrol ticareti Katırcı Petrol şirketi aracılığı ile gerçekleşiyor. Satış sonrası ödemeler Katırcı Şirketi tarafından PKK'nın sözde Askeri Meclis Üyelerine yapılıyor. Ardından Kamışlı'dan gönderilen kuryeye teslim edilerek örgüt kasasına aktarılıyor. ABD yönetimi 2018 yılında Katırcı Petrol Aracılık Şirketini yaptırım listesine dahil etmesine rağmen korsan petrol satışı aynı firma üzerinden devam ediyor.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.