40 bin sivil daha sınıra dayandı! İdlib'den Türkiye'ye yeni göç dalgası
40 bin sivil daha sınıra dayandı! İdlib'den Türkiye'ye yeni göç dalgası
Esed rejimi güçleri ve Rusya'nın İdlib'e saldırıları nedeniyle son 2 günde 40 bin sivil daha Türkiye sınırı yakınlarına göç etti.
Haber Giriş Tarihi: 04.02.2020 18:09
Haber Güncellenme Tarihi: 04.02.2020 18:09
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.yenidonem.com.tr/
Suriye'de Beşşar Esad rejimi ve destekçilerinin İdlib'e yoğun saldırıları nedeniyle son 2 günde 40 bin sivil daha Türkiye sınırı yakınlarına göç etti.
Bölgede göç verilerine ilişkin çalışma yürüten Suriye Müdahale Koordinatörlüğünden edinilen bilgiye göre, İdlib'in merkezi ile Eriha, Serakib ve Cebel Zaviye bölgelerinden Türkiye sınırına göç devam ediyor.
Esad ordusu ile İran destekli terörist gruplardan oluşan rejim güçleri ve Rusya'nın saldırıları sonucunda, son 2 günde 40 bin sivil daha yerinden edildi.
Yerinden edilenlerin büyük kısmı, Türkiye sınırı hattındaki kamplar bölgesine gelirken, bir kısmı da Türkiye'nin terörden arındırdığı Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatı bölgesine sığınıyor.
İdlib'in güneyi ve güneydoğusu ile Halep'in batı ve güney kırsalındaki yerleşimlerinden Ocak 2019'dan beri Türkiye sınırı yakınlarına göç edenlerin sayısı 1 milyon 677 bine ulaştı.
BİNLERCE AİLE YARDIM BEKLİYOR
Öte yandan İdlib il merkezinden sivillerin kaçışı artarak devam ederken, Halep'in batı ve güney kırsalındaki Daret İzze, Etarib, Hıreytan, Hayyan, Anadan ve Ayncara gibi bölgelerden de göçler sürüyor.
İdlib'deki kampların dolması, yeni çadır kurulacak alan ile altyapının bulunmaması ve yardımların azalması nedeniyle binlerce sivil, sığınacak yer bulmakta güçlük çekiyor.
Saldırılardan kaçarak evsiz kalan ve temel yaşam malzemelerini temin etmekte zorlanan binlerce aile, yardım bekliyor.
ASTANA ANLAŞMALARI VE SOÇİ MUTABAKATINA UYMADILAR
Suriye'nin kuzeybatısındaki İdlib, neredeyse iç savaşın başından bu yana muhaliflerin ve rejim karşıtı silahlı grupların kalesi niteliğinde bulunuyor. İç göçle nüfusu 4 milyona ulaşan İdlib'in merkezi, 2015'te muhaliflerin kontrolüne geçti. İdlib, rejimin en yoğun hedef aldığı bölgelerin başında geliyor.
Türkiye, Rusya ve İran'ın katıldığı, 4-5 Mayıs 2017'deki Astana toplantısında, İdlib ve komşu illerin (Lazkiye, Hama ve Halep vilayetleri) bazı bölgeleri, Humus ilinin kuzeyi, başkent Şam'daki Doğu Guta ile ülkenin güney bölgeleri (Dera ve Kuneytra vilayetleri) olmak üzere 4 "gerginliği azaltma bölgesi" oluşturuldu.
Ancak rejim ve İran destekli teröristler, ateşkes ilan edilerek durumun muhafaza edilmesinin kararlaştırıldığı 4 bölgeden İdlib hariç kalanları, Rusya'nın hava desteği sayesinde ele geçirdi.
17 Eylül 2018'de varılan Soçi mutabakatından bu yana rejim ve destekçilerinin İdlib'e saldırılarında 1800'den fazla sivil can verdi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
40 bin sivil daha sınıra dayandı! İdlib'den Türkiye'ye yeni göç dalgası
Esed rejimi güçleri ve Rusya'nın İdlib'e saldırıları nedeniyle son 2 günde 40 bin sivil daha Türkiye sınırı yakınlarına göç etti.
Suriye'de Beşşar Esad rejimi ve destekçilerinin İdlib'e yoğun saldırıları nedeniyle son 2 günde 40 bin sivil daha Türkiye sınırı yakınlarına göç etti.
Bölgede göç verilerine ilişkin çalışma yürüten Suriye Müdahale Koordinatörlüğünden edinilen bilgiye göre, İdlib'in merkezi ile Eriha, Serakib ve Cebel Zaviye bölgelerinden Türkiye sınırına göç devam ediyor.
Esad ordusu ile İran destekli terörist gruplardan oluşan rejim güçleri ve Rusya'nın saldırıları sonucunda, son 2 günde 40 bin sivil daha yerinden edildi.
Yerinden edilenlerin büyük kısmı, Türkiye sınırı hattındaki kamplar bölgesine gelirken, bir kısmı da Türkiye'nin terörden arındırdığı Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatı bölgesine sığınıyor.
İdlib'in güneyi ve güneydoğusu ile Halep'in batı ve güney kırsalındaki yerleşimlerinden Ocak 2019'dan beri Türkiye sınırı yakınlarına göç edenlerin sayısı 1 milyon 677 bine ulaştı.
BİNLERCE AİLE YARDIM BEKLİYOR
Öte yandan İdlib il merkezinden sivillerin kaçışı artarak devam ederken, Halep'in batı ve güney kırsalındaki Daret İzze, Etarib, Hıreytan, Hayyan, Anadan ve Ayncara gibi bölgelerden de göçler sürüyor.
İdlib'deki kampların dolması, yeni çadır kurulacak alan ile altyapının bulunmaması ve yardımların azalması nedeniyle binlerce sivil, sığınacak yer bulmakta güçlük çekiyor.
Saldırılardan kaçarak evsiz kalan ve temel yaşam malzemelerini temin etmekte zorlanan binlerce aile, yardım bekliyor.
ASTANA ANLAŞMALARI VE SOÇİ MUTABAKATINA UYMADILAR
Suriye'nin kuzeybatısındaki İdlib, neredeyse iç savaşın başından bu yana muhaliflerin ve rejim karşıtı silahlı grupların kalesi niteliğinde bulunuyor. İç göçle nüfusu 4 milyona ulaşan İdlib'in merkezi, 2015'te muhaliflerin kontrolüne geçti. İdlib, rejimin en yoğun hedef aldığı bölgelerin başında geliyor.
Türkiye, Rusya ve İran'ın katıldığı, 4-5 Mayıs 2017'deki Astana toplantısında, İdlib ve komşu illerin (Lazkiye, Hama ve Halep vilayetleri) bazı bölgeleri, Humus ilinin kuzeyi, başkent Şam'daki Doğu Guta ile ülkenin güney bölgeleri (Dera ve Kuneytra vilayetleri) olmak üzere 4 "gerginliği azaltma bölgesi" oluşturuldu.
Ancak rejim ve İran destekli teröristler, ateşkes ilan edilerek durumun muhafaza edilmesinin kararlaştırıldığı 4 bölgeden İdlib hariç kalanları, Rusya'nın hava desteği sayesinde ele geçirdi.
17 Eylül 2018'de varılan Soçi mutabakatından bu yana rejim ve destekçilerinin İdlib'e saldırılarında 1800'den fazla sivil can verdi.
En Çok Okunan Haberler
Süleyman Soylu: "PKK terör örgütü lağvedilecektir"
Türkiye-Mısır Üniversitesi kuruluyor
Blinken’den Irak Başbakanı Sudani’ye: “Silahlı grupları kontrol edin”
Netanyahu, İsrail Savunma Bakanı Gallant'ı görevden aldı
Adana'ya şehit ateşi düştü
Bursa'da geri manevra yapan servis minibüsü kadına çarptı
MSB acı haberi duyurdu: Şehidimiz var
Özgür Özel: "30 bin lira asgari ücreti hep beraber savunalım
TBMM Genel Kurulu’nda kayyum tartışması