Pevrul Kavlak: İtirazımız var

Cumartesi günü Türk Metal Sendikası Bursa 1 No'lu Şubesi 4. Olağan Genel Kurulu vardı.  Mesai arkadaşım İrem Güner ile Podyum Davet’te yapılan genel kurulu takip ettik.

Genel Başkan Pevrul Kavlak büyük bir coşku, alkış ve konfetilerle salona girdi.  ‘Bursa Ovası Türk Metal Yuvası’ ve ‘Başkan nereye biz oraya’ sloganlarıyla heyecan ve coşku gittikçe arttı. Çok sayıda delege ve işçinin hep bir ağızdan dile getirdiği bu sloganlar Kavlak’ın konuşması boyunca devam etti.

Türk Metal Sendikası 1963 yılında kurulmuş. Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu TÜRK-İŞ' e bağlı metal alanında faaliyet gösteriyor. Üye sayısı olarak da Türkiye'nin en büyük işçi sendikası…

Ve her sene ortaya koyduğu irade ile en çok ses getiren sendika…

Salondaki izlenimlere baktığımızda; Türk Metal’in her zamanki toplantıları gibi güçlü bir desteğinin olduğuna şahit olduk.

Başkan Pevrul Kavlak kürsüye çıkmadan önce, Bursa 1 No’lu Şube’nin 10 yıllık başkanı Ali Noyan kısa bir teşekkür konuşması yaptı ve daha sonra görevini Mehmet Burhan’a devretti.

Şimdi gelelim Genel Başkan Pevrul Kavlak’ın Bursa’dan haykırdığı manifesto niteliğindeki o konuşmaya.

“Büyük kazanımlarla başladığımız 2022 yılı, maalesef büyük kayıplarla gözümüzün önünden geçip gidiyor” sözleriyle başladı. Konuşmasının başında son 20 yıllık sürecin değerlendiren Kavlak, ülkede yaşanan ekonomik krizlerle beraber küçülme ve bunun sonucunda meydana gelen işsizlik ve asgari ücretlinin ne kadar büyük sıkıntılar içinde yaşamını sürdürdüğüne şahit olduğunu belirtti.

“Kazanımlarımızın pul olmadığı, alın terimizin boşa akmadığı, umutlarımızın sönmediği, büyük mücadeleyle kazandıklarımızın, bu kadar kolay kaybedilmediği bir düzen istiyorum” diyen Kavlak, “Bu yaşadıklarımıza şiddetle itirazım var. Ve ben bu itirazı sizlerle Bursa’dan haykırıyorum” dedi ve ekledi:

Türk sanayinin, dünya çapında ün salmış ve ülkemizde en çok işçinin yaşadığı şehirlerinden biri olan bu emekçi şehrinde dile getiriyorum. Çünkü biliyorum ki bu kentin emekçileri, fedakârdır, çalışkandır, dürüst ve Türkiye sevdalısıdır. İhracat rekorları kıran onlardır. Gece gündüz demeden ölümüne çalışan, herkes evine kapanmışken pandemide, bana mısın demeden üreten onlardır ve bu kentin emekçileri, zamanı geldiğinde küçülen ekmeklerinin, kaybolan umutlarının, hiçe sayılan emeklerinin yeniden peşine düşecektir. Bu kentin emekçileri, günü geldiğinde eskisinden daha güçlü, eskisinden daha inançlı olarak, mücadele etmeye devam edecektir. Hiç merak etmeyin. O zaman, önünüzde yine ben olacağım, yine Türk Metal olacak. O zaman daha da büyümüş olacağız. 300 binlere varan üye sayımızla yine tarih yazacağız.

Konuşmasında dikkat çeken iki başlık daha vardı Kavlak’ın. Bunlarda biri TÜİK’in açıkladığı rakamlar, bir diğeri de asgari ücret görüşmelerinde bu sene Türk-İş’in temsilcisi olarak kendisinin katıldığı…

TÜİK’in enflasyon rakamlarının açıklamasında samimi olmadığını, bu ülkedeki gerçeklerden çok uzak, çok ilginç harcama paketi üzerinden hesapladığını eleştirdi. Türk Metal olarak, “Biz, işçilerin geçim endeksinin açıklanmasını, enflasyon paketinin, bizim temel harcamalarımıza göre yapılmasını istiyoruz. Ayrı bir endeks talep ediyoruz. Bu kadar açık. Bu kadar net” diyerek sendika olarak talebini iletti Kavlak.

Kavlak’ın sert bir şekilde eleştirdiği diğer konu asgari ücret meselesi. Her sene aralık ayında doğrudan 7 milyon çalışanı ilgilendiren bir konu. İşin ilginç kısmı bu konu her ne kadar doğrudan asgari ücretlinin cebine yansısa da tüm ülkeyi derinden ilgilendiren en büyük sorunların başında geliyor.

Milyonların dilinden hep bir ağızdan nakarat olmuş bir Türkü misali hep dilimizde nedense…

Konu öylesine derin ki muhalefet ayrı kullanıyor, iktidar ayrı kullanıyor, esnaf ayrı kullanıyor, işveren ayrı kullanıyor.

Bir tek kullanamayan asgari ücrete mahkum çalışan kesim.

Asgari ücretin belirleme sürecinde son düzlüğe girildi. Gözler, yarın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda yapılacak olan toplantıda, komisyonun alacağı nihai kararda…

Pevruk Kavlak, rakamın dışında özellikle üzerinde durulması gereken en önemli konunun asgari ücretle çalışanın oranı ile ilgili sözleri de tartışılması gereken bir konu.

Bunu da şu örnekle dile getirdi. Avrupa’da asgari ücretle çalışanların oranı yüzde 3-5; en yüksek olan Romanya’da bile yüzde 15 iken ülkemizde, Merkez Bankası’nın verilerine göre neden yüzde 50 diye sordu.

Kavlak, asgari ücretin tespitinde bir temsilci olarak; “İçimize sinen bir rakam olursa kararı imzalayacağız. Olmazsa, eğer ortaya çıkan rakam içimize sinmezse hiç kuşkunuz olmasın, o masadan kalkacağız” dedi.

Bursa’da konuşulan konular bunlardı. Şimdi gözler Salı gününe çevrildi. Nasıl bir rakam çıkacağı ise merakla bekleniyor.

Sözün özü! Kavlak tüm bu olumsuzluklara itirazımız var dedi. Bizler insan hak hukukuna uygun yaşamak istiyoruz dedi ve taleplerini de bu şekilde dile getirdi.

Umarım çalışanları memnun edecek bir karar çıkar.