Yazının Giriş Tarihi: 24.12.2021 17:34
Yazının Güncellenme Tarihi: 24.12.2021 17:34
Ülkemiz özellikle son aylarda ciddi bir ekonomik savaş içinde.
Dövizdeki dalgalanma piyasaları allak bullak etti diyebiliriz. Son bir ayda dolar 18 TL’yi aştı. Vatandaş diken üstünde iken Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklama ile TL mevduatlarına kur düzenlemesi geleceğini duyurmasının ardından dolar, bir gecede yüzde 40'lara kadar düştü.
Bu gelişmeler üzerine ülkede en çok konuşulan ve en çok tartışılan konu şüphesiz ki dövizdeki dalgalanmadan dolayı artan fiyatlar.
Hemen hemen herkesin dert yandığı, vatandaşın yaşam şartlarını iyice zora sokan bu artışlara çözüm de bekleniyor.
Kurun bahanesi sadece gıdaya yansımadı. A’dan Z’ye akıllara gelebilecek her şeye yansıdı diyebiliriz.
Örneğin benim en çok dikkatimi çeken konu kira zamları… Ev sahipleri memleketin büyük kısmının asgari ücretle geçindiğini bile bile kira artışlarına gittiler. Çoğu ev sahibi ne TEFE’yi ne de TÜFE’yi dinledi. Onlar da bu furyaya katılarak vatandaşın belini büktü.
Bunun örneklerini çoğaltmak mümkün ama biz konumuza gelelim.
Netice itibariyle;
Piyasada yaşanan olağanüstü gelişmeler sonrası gözler kuru bahane ederek fiyat artıranlara çevrildi.
Bu bağlamda;
Herkesin dilinde tek bir soru var!
Dolar artınca fiyat artışına gidenler, şimdi fiyatları düşürecek mi? Soruları çokça dillendiriliyor, gelecek hamleler de merakla bekleniyor.
Şimdiye kadar, dolar düştü hayat biraz normale döndü, biz de fiyatlarımızı makul seviyelere kadar düşürdük diyen bir işletmeye henüz denk gelmedik.
Denk gelir miyiz?
İşte o çok zor görünüyor. Yıllardır böyle bir örneğe de şahit olmadık maalesef.
Sokakta yükselen ses; “Dolar düştü, bizim bu düşüşe inanmamız için marketlerde satılan ürünlerin de fiyatlarının düşürmesi lazım” diyor.
Vatandaşın bu haklı talepleri üzerine çeşitli açıklamalar da geliyor.
AK Parti TBMM Grup Toplantısı öncesinde gazetecilerin gıda fiyatlarında indirim yaşanıp yaşanmayacağına ilişkin sorusu üzerine Bakan Muş, "Döviz kurundaki düşüşe bağlı olarak biz de fiyatlarda bir gevşeme bekliyoruz." dedi.
Ayrıca Bakan Muş son açıklamasında ‘fırsatçılara göz açtırmayacağız’ diyerek konuyu titizlikle takip edeceklerini belirtti.
Fiyat artışlarıyla ilgili muhalefet tarafından da sıkı sık eleştiri gelmekte ve tüm siyasi partilerin bu konudaki çağrılarına şahit oluyoruz.
Konu ile ilgili bir başka açıklama da Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken’den geldi.
Palandöken, piyasalara güvenin artması için tüm ürün gruplarında indirime gidilmesi gerektiğini belirtti.
Gıda başta olmak üzere son birkaç ayda gelen zamların birçoğunun usulsüz ve döviz bahanesiyle yapıldığını kaydeden Palandöken, kurlardaki düşüşün fiyatlara yansımadığına dikkati çekti. Palandöken, "Gıda, akaryakıt gibi birçok ürün grubunda döviz kurlarını bahane ederek jet hızıyla zam yapanlar aynı hızda indirim yapmalı. Şimdi samimiyetlerine inanmak için indirim bekliyoruz." ifadelerini kullandı.
Yine bu bağlamda;
Tüketici Dernekleri Konfederasyonu Başkanı Aydın Ağaoğlu, ‘indirim yalanı’ diye dikkat çeken bir açıklama yaptı.
Ağaoğlu, "indirim" yalanıyla fiyat düşürdüğünü iddia edenleri kastederek bunlar suç işlediklerini belirtti. ‘İndirim diyen, bu ürünü daha yüksek bedelle sattığını ispatla yükümlü. Aksi hâlde yanıltıcı reklam hükümlerine göre cezalandırılır. Cezalandırılmalı” diyerek uyarısını net bir şekilde dile getirdi.
CEZA KESİLMELİ
Aydın Ağaoğlu “Devlet SGK’sıyla, Maliye Bakanlığı güçleriyle denetimini yapmalı, cezasını kesmeli” dedi ve tavsiyelerini şöyle sıraladı:
Stokçu mutlaka teşhir ve ifşa edilmeli. Uygulanacak ceza 500 binden az olmamak üzere en üst sınırdan ve ciroya göre olmalı. Stoklu mal, kamu yararına el koyma denilen "müsadere" yöntemiyle alınıp bakım evlerine dağıtılmalı; Tarım Kredi marketlerinde uygun fiyattan satılmalı. Defterler incelenip ne zaman hangi fiyattan alıp, üzerine ne kadar kâr koyduğu tespit edilmeli. Yağ depolayan inşaatçı da en ağır şekilde cezalandırılmalı.
Hepinizin malumu gelinen noktaya hepimiz şahit olduk. Vatandaşın sesi olarak bizler de ‘etiket savaşçıları’na sesleniyoruz.
Dolar düştü, sen de düşür!
Sağlıkla kalın!