19 Mayıs'ın ıssızlığını çoğaltanlar

Dün 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı'ydı. Sokağa çıkma yasağı vardı. Sokaklar, meydanlar, stadyumlar gençsizdi.

İlk 19 Mayıs kutlamasına yanılmıyorsam Necatibey Kız Enstitüsü'nün ortaokul 2. sınıfındayken katıldım. Lobutlarımız vardı. Kıyafetimizi bile hatırlıyorum; pembe kloş etek; beyaz bluz! Aylarca beden öğretmenimiz hareketlere çalıştırmıştı. 19 Mayıs gösterileri şimdi yok olan Atatürk Stadyumu'nda yapılırdı. 17 Mayıs'ta tüm okullar bir araya gelir genel bir prova gerçekleştirilirdi.

Gösterilerin yıldızı ise her zaman Işıklar Askeri Lisesi'ydi. Kuleler yaparlardı; hayranlıkla izlerdik. Zaman içerisinde 19 Mayıs'lar folklor gösterilerine dönüştü. 2012 yılında Milli Eğitim Bakanlığı yayımladığı bir genelge ile 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı'nın birkaç yer hariç, Türkiye genelinde il ve ilçelerde kitlesel halde stadyumlarda kutlanmasını yasakladı!..

Bir avukat dava açtı; Danıştay 7 yıl sonra kararı iptal etti. Yani 2020 19 Mayıs gösterilerinin stadyumlarda kutlanma yolu açılmıştı. Ama kutlayacak öğretmen ve öğrenci olmayınca bir anlamı yok! Milli Eğitim Bakanlığı talimat vermediği sürece hiçbir devlet okulunun 19 Mayıs'ta gösteri hazırlığı yapması zaten mümkün değildi!

BOSİAD GENÇLERİ SON SÜMER PRENSESİ İLE BULUŞTURDU

19 Mayıs'lardaki spor gösterileri mişli zamanlara karıştı gitti. Beynimize oksitoksin ürettiren olumlu, güzel gençlik anılarımızın arasında kaldı. Dün zaten sokağa çıkma yasağı vardı; ama son yıllarda milli bayramlara yönelik bir refleks gelişti. 

Şehirdeki kutlamalar sanalda sürdü. Herkes sosyal medyasından birbirinin bayramını kutladı, görseller videolar paylaştı. Kapalı olan özel okullar, çektikleri 19 Mayıs'a özel videoları yayımladılar. Devlet okullarında yapılmışsa da bize yansıyan olmadı.

En güzellerinden birini Bursa Organize Sanayi Bölgesi Sanayicileri ve İş Adamları Derneği ( BOSİAD) gerçekleştirdi.

BOSİAD, son Sümer prensesi Sümerolog, bilim insanı ve tarihçi Muazzez İlmiye Çığ'ı sanalda video konferansla gençlerle buluşturdu. Hem kadim tarihçi hem de yaşayan tarih olan İlmiye Çığ gençlere 19 Mayıs ve Atatürk ile ilgili anılarını anlattı...
BOSİAD'ın gönderdiği basın bildirisinde İlmiye Çığ'ın şu çağrısı da yer aldı:

"Atatürk dünyada yaşayan ve yaşamış medeniyetleri yakından takip eden, bulunduğu koşulların dışında dünyada olan olaylara da ilgi gösteren bir lider. Atatürk o koşullarda bile çok fazla okumuş. Bugünün gençlerinin de yapacağı en önemli şey okumaktır.

Okuduğunuz kitaplardaki önemli noktaların da mutlaka Atatürk gibi altlarını çizin. Ben yapmadım ama gençlere bunu muhakkak tavsiye ediyorum. Çok önemli bir nokta da Atatürk'e ait bütün kitapları okusunlar. Bu güzel devletimizin temelleri nasıl atıldı, o kitaplarda hepsini birer birer göreceklerdir. Aynı zamanda, Cumhuriyet kurulmadan önce kadınların okuma-yazma oranı çok düşüktü, Cumhuriyet ile birlikte ise kadınlar toplumun bir parçası oldu.

Ve şimdi her alanda, her noktada kadınlarımız var. Atatürk'ün emaneti bu vatanı korumak için daima ileri bakmalısınız. Her zaman çağdaş, uygar ülkelerden biri olmak için bilimle hareket edin. Bilimi yol göstericiniz, pusulanız kabul edin. Siz güzel gençlerle bu vesile ile bir araya gelmekten de çok mutlu oldum."

Anladığım kadarıyla programda gençler Muazzez İlmiye Çığ'a sorular da sormuşlar. Çığ, 20 Haziran 1914 doğumlu yani bir ay sonra 106 yaşını kutlayacak. Titreyen mum ışığıdır. Gençlerle buluşması çok yerinde ve anlamlı olmuş.

İMO'NUN GENÇLERİ

Bir diğer sanal etkinliği ise İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Bursa Şubesi Gençlik Komisyonu hayata geçirdi. İMO Genç dinamik ve üretken bir yapıya sahiptir. Türkiye'nin pek çok yerindeki akranları gibi sokağa çıkma yasağı onları da 19 Mayıs'ı kutlamaktan alıkoyamadı.

Gençlik Komisyonu'nun hazırladığı video, Atatürk'e ait tarihi görüntülerle ve gençliğe yönelik yaptığı bir konuşmasıyla başlıyor. Ardından da tek tek tüm genç inşaat mühendisleri Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi'ni okuyor. Çok beğendim.

TÜRKÇÜLÜK BÖLÜCÜLÜK MÜ?

2012 yılında yani 19 Mayıs'ların stadyumlarda kutlanmasının kaldırıldığı yıl, bir genelgeyle İstiklal Marşı ile Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi'nin Atatürk köşelerine konma zorunluluğu kaldırılmıştı zaten. Televizyon ekranlarında Türkçülüğün bölücülük olduğunun söylendiği bugünlerde gençlerin, Ata'sının kendilerine hitabesini unutmamaları ilaç gibi geldi.

Bu toprakta yaşayan insanları "O Arnavut, bu Boşnak, şu Çerkez, öteki Laz, diğeri Kürt, öbürü Pomak; öbürkü Roman" gibi ırk temelli ayrıştırmak bölücülüğün ta kendisidir.!

Mustafa Kemal Atatürk Türkçülüğü bir ırk olarak tanımlamaz... Haa, "Türkçülük bölücülüktür!" diyerek adres olarak Arap ümmetçiliği gösteriliyorsa da Arap ülkelerinin ve halklarının durumu ortadadır! Son 20 yıldır bitmeyen iç çatışma ve dış müdahale ile milyonlarca Arap öldürülmüştür!..

Eğer 'Türkçülük bölücülüktür' diyerek, Kürtlerin duyguları okşanmak isteniyorsa bu da bölücü PKK ideolojisinin ekmeğine yağ sürmektir!

Almanlar Alman olmaktan, Fransızlar Fransız olmaktan, Çinliler Çinli olmaktan; Ruslar Rus olmaktan, Araplar da Arap olmaktan vazgeçer mi? Peki, Türkler niye Türk olmaktan vazgeçsin! Tarihini, geçmişini, kültürünü inkâr etsin!.. Niye?..

Son 20, 30 yılın "Ulus devlet bitti, küreselleşme, dijitalleşme çağındayız" safsatasını, mini minnacık bir virüs yerle bir etti! Canını kurtaran kaptan misali her ulus kendine döndü. Kapılarını dışarıya kapattı, kendi başının çaresine baktı!..

Demek ki neymiş! Ulus devlet bitmemiş!.. Bitti uydurması; ayağa kalkmaya çalışan ülkeleri 5 bölen bir çarpan formülüyle bölüp parçalayarak yeniden tam sömürge yapmaya uğraşan emperyalistlerin işiymiş!..

Bundan 101 yıl öncesinin emperyalistleri neyse, bugünküler de aynıdır. Niyetleri hiç değişmez. Milletler çorbası olan ABD'de bile Donald Trump televizyonlarda konuşurken 'Amerikan Ulusu' diye sesleniyor ülkesinde yaşayanlara!

Madem ulus devlet bitti; ABD'de federal devletten ayrılmak isteyen başta Teksas olmak üzere Kuzey Carolina, Güney Carolina, Arizona, Arkansas, Missouri, Colorado, Indiana ve Michigan gibi eyaletler var. Neden ayrı devlet olmaları onaylanmıyor!

Türkçülük bölücülükmüş! Hadi oradan!..