Acıbadem'de sağlıklı yaşam üzerine söyleşi

Dün Acıbadem Hastanesi'ndeydik... Prof. Dr. Nadir Şener ile Diyetisyen Petek Arı Turacı sağlıklı yaşam üzerine çeşitli bilgiler paylaştı ve uyarılarda bulundu.
 

Geniş katılımlı toplantıda Bursa Acıbadem Hastanesi Kurucu Direktör Ali Fuat Güven; Hastane Direktörü Huriye Güdül, Kurumsal İletişim Grup Müdürü Seral Çelik, Kurumsal İletişim Direktörü Zeynep Çuhacı Ayaz ve Mesul Müdür Dr. Sibel Pasin de hazır bulundu...

Prof. Dr. Nadir Şener, modern yaşamın dayattığı pek çok alışkanlığın, çalışma biçiminin, beslenmenin, hareketsizliğin insan yaşamını ne denli olumsuz etkilediğini anlattı...

Malumun tekrarıydı aslında...

Prof. Dr. Şener, hareketin kasları güçlendirdiğini anlatarak kaslardaki mitokondri ile hareket ve egzersizin etkileşimini anlattı...

Mitokondrinin ne kadar önemli bir şey olduğunu son yıllarda epeyce öğrendik... Mitokondriler hücrelerin enerji üretim merkezi... Yağ yakıyorlar!

Prof. Dr. Nadir Şener kemik sağlığına değinerek "Kemiğin üstüne yük biniyorsa kemik zorlanıyor. Kemik sağlığı için kemiğinizin yük taşıması gerekir" dedi ve tempolu hareketin gereğine dikkat çekti.

Ve "Hasta bize sürekli hareket halinde olduğunu söylüyor. Bu geçerli değil. Tempolu, ritmik hareket gerekiyor. Kemik güçlenmek için hareket ister. Vücudun nefes alması için de hareket önemli" uyarısında bulundu.

Ardından da oksijenin bedenin en uç noktalarına gidebilmesi için kas hareketinin gerektiğini söyledi ve en az 5 bin adımlık ritmik yürüyüş önerdi...

DÜZENLİ VE SAĞLIKLI UYKU

Prof. Dr. Nadir Şener'in dikkat çektiği hususlardan biri de düzenli ve sağlıklı uykuydu...

Benim gibi gece kuşlarını kara kara düşündüren bir mevzu... Çocukluğumdan beri dersleri gece herkes yattıktan sonra çalışan biriyim. Geceleri kitap okumayı, yazmayı, çalışmayı severim. Hasta filan olmadıkça 23.00'te yatamam... Yatsam da uyuyamam... Oldum olası böyleyim.  

Prof. Dr. Nadir Şener, uykunun iskelet sistemi için çok önemli olduğunu, iskelet sisteminin uykuda dinlendiğini anlattı. "Uyku bağışıklık sistemini de onarıyor, güçlendiriyor. Melatonin hormonu saat 23.00-04.00 saatleri arasında üretiliyor. Bu saatlerde ve zifiri karanlık bir odada uyuyacaksınız. Işık olduğu takdirde melatonin üretimi düşüyor" dedi...

Son yılların en çok tartışılan konularından biri de vitaminlerin alınıp alınmaması... Kimi uzmanlar 'vitamin almayın, sizi hasta ediyor' diye uyarırken, kimi hekimler ise 'Vitamin gerekli" diyor.

Prof. Dr. Nadir Şener "Vitamin ve minerallerin bazılarını dışarıdan almak zorundasınız. Menopoza giren bir kadın için magnezyum önemli. Ofis ortamında çalışanlar için D vitamini eksiği sıkça görülüyor. Kış aylarında D vitamini almak gerekebiliyor. Magnezyum eksikliğinde kas ağrısı yaşanabiliyor.

 D vitamini, B12 vitamini önemlidir. Bugünün besinleri yeterli vitamin ve mineral içermiyor. Araştırmalarda mesela, elmanın içeriğindeki vitamin ve mineral oranlarının 80 yıl, 40 yıl öncesine göre değiştiği ortaya çıkıyor. Çünkü daha çabuk, daha çok, daha kaliteli, daha dayanıklı ürün vermesi için müdahale ediliyor" dedi...

Kas sağlığı için suyun önemine dikkat çekti; "70 kilo ağırlığındaki bir kişi 1 ya da 1,5 litre su içmeli. Çay ve kahveden alınan sıvı su yerine geçmiyor..."

LAPTOPLA ÇALIŞMANIN SAKINCALARI!

Ardından da ofiste oturma ve değişen çalışma biçimlerinin boyun ve bel kemiği ile kaslarındaki olumsuz etkisine değindi...

Prof. Dr. Şener, "Artık pek çok kişi laptop ile çalışıyor. Aslında karşıya bakarak çalışmamız gerekiyor. Ekran aşağıda, başınızı aşağı eğiyorsunuz" diyerek başın eğik ve dik olması arasındaki farkı anlattı.

Kendimi düşündüm ve "Yandık, eyvah ki, ne eyvah!" dedim...
Anladığım şuydu:

"Kişi laptopla çalışırken başın eğik olması boyun kaslarına ve sırt kaslarına yük bindiriyor. Bir müddet sonra kas kasılıyor, laktik asit birikiyor ve o kas spazma giriyor. Kulunç denen boyun, sırt ağrıları ortaya çıkıyor..."

Laptop ile çalışan kişilerin saat başı mola vererek kas hareketi yapmasını önererek uygulamalı olarak gösterdi.
"İnsan 8, 10 saat bilgisayar başında çalışmak için yaratılmamış. Güçlü kasları olmalı. Eskiden insanlar eline taş alıp atardı, ağaca çıkardı. Şimdi laptop başında çalışa çalışa insanlara bakın,  tespih böceği gibi oldular!.."

Plates lastiği ile yapılan 3, 4 dakikalık öne arkaya germe hareketlerinin kişinin boyun ve sırt kaslarını güçlendirdiğini anlattı. Ardından da karın kaslarının güçlendirilmesi için yine uygulamalı olarak hareketleri gösterdi.

Yapacağız artık...

Ve uyardı:

"Modern hayatın dayatmalarına yönelmeyin. Kötü bir yaşlılık geçirirsiniz. Dengenizi geliştirin. Kaslarınızı geliştirin. Çalışırken sık mola verin ve 3, 4 dakikalık egzersizler yapın. Kaslarınızı güçlendirin..."

Denge hareketi için önerdiği ise tek ayağı arkaya alıp tek ayaküstünde kolları iki yana açılmış halde önce gözü açık, ardından da gözü kapalı 10'a kadar sayıp ayakta durmayı önerdi. Bir de Japonların kolunu bağlayıp tek ayaküstünde sandalyeden kalkamayan insanın 70 yaşında tek başına yürüyemeyeceğine yönelik testini nakletti...

KİLOLAR BAŞA DERT!

Diyetisyen Petek Arı Turacı ise "Hayatlar değiştikçe hastalıklar da değişti. Hani 'su içsem yarıyor' deniyor ya, artık doğru" dedi. Petek Turacı da kilo vermede uykunun önemli olduğunu, uyku düzeni bozuk kişilerin zayıflamakta sorun yaşadıklarını anlattı.

Su içmenin önemini vurguladı; "Eğer idrarınız sarıysa az su içiyorsunuz demektir. Gereksiz su içilmesi de bir sorun. Dengeyi bulmak lazım" dedi.

Sağlıklı beslenmenin önemine vurgu yaptı; son yıllarda öne çıkan bağırsak, sağlık ve beslenme ilişkisini onlarca yıl önce öngördüğünü anlattı.

Şok diyetlerin sadece "Hafta sonu düğüne giderken elbisenin biraz daha iyi durması" işine yarayacağını söyleyerek sürekli yapılmasının sakıncalı olduğunu söyledi.

Günlük öğünlerin kişiden kişiye farklılık gösterdiğini kendisinin sabah kahvaltısı, öğlen yemeği, hafif bir ikindi ve en hafifinden akşam yemeği önerdiğini anlatan Petek Arı Turacı şu uyarı ve önerilerde bulundu:

"Geri alacaksanız kilo vermeyin. Balık salata en sağlıklı şey; ama sabah iki yumurta, öğlen balık salata, akşam balık salata yerseniz olmaz. Dengeli beslenmek lazım. Bizler 'ye, ye, ye' diye büyütüldük. Yemenin sosyal boyutu da var. Ailede mutlaka ev yemekleri yapılmalı. Hazır gıdalarda vitamin ve mineral kaybı var. Çok yemek pişirdiyseniz, soğuduktan sonra dondurur, iki gün sonra yiyebilirsiniz. Ondaki vitamin ve mineral kaybı hazır gıdalara göre daha azdır" dedi...

Turacı; stres ile kilo arasındaki ilişkiye yönelik soruyu ise "Akut stres kilo verdirir. Kronik stres ise kilo aldırır, kortizol hormonu, insülin direncine ve yağlanmaya yol açar" diyerek yanıtlarken; "Asla bilgisayar karşısında yemek yemeyin" uyarısında bulundu...