Hava Durumu

Hayata dair çeşitlemeler: Yeni yıl güzellemesi

Yazının Giriş Tarihi: 01.01.2019 06:07
Yazının Güncellenme Tarihi: 01.01.2019 06:07

Yine bir yılı geride bıraktık; acısıyla tatlısıyla.
Yaşlar birbirinin üzerine yığıldıkça, insan 'Daha kaç eski yılı uğurlarım, daha kaç yeni yıla merhaba derim?' diye düşünmeden de edemiyor... Zaman izafi bir kavram; çocukken ve gençken çok yavaş ama belli bir yaştan sonra çok hızlı geçiyor...

Epeydir her yeni yılda olduğu gibi bu yıl da "Yılbaşı kutlanmaz" tartışmaları oldu. Tartışılır, doğaldır. İş dayatmaya ya da Reina katliamında olduğu gibi terörist eylemlere kaydığında işin rengi değişiyor. İsteyen kutlasın, istemeyen de kutlamasın.
Aklını dogma ile yitirmemiş tarihçilere göre, yeni yıl/yıl dönümü kadim çağlardan bu yana kutlanırdı. Hristiyanlıktan çok daha önce...

 Kimileri Batı'nın Vikinglerden alındığını söylerken... Bazıları da Asya'daki kadim Türklerin şaman inanç sisteminde olan bir kutlama olduğunu savunuyor.  

SARU SALTUK VE NOEL BABA
Öte yandan Saru Saltuk'un menkıbeleri ile Noel Baba hikayesi bire bir örtüşür... Kırmızı kaftanı, uzun çizmeleri, börkü ile karlar altındaki dağları kızakla aşarak mağaradaki çocukları kurtaran ve ağlamasınlar diye kozalaktan hediyeler veren ve sırtlarına vurup "Huu, huu, huu"  diyen Saru Saltuk...

O kadar sevilen biri ki Hristiyanlar azizlik; Müslümanlar ise dervişlik mertebesine çıkartmış. Bu yüzden de herkes sahiplenmiş; Kırım'dan Bosna'ya; Polonya'dan Moldovya'ya, İznik'ten Diyarbakır'a pek çok yerde adına yapılan türbe (mezar) var. (İznik'teki Bayraklı Dede Türbesi yolundadır.)

Aslında 1 Ocak gününüz yani yılbaşının Hristiyanlıkla ilgisi yok. Roma takvimi... Kullanım yaygınlığı ise 16. yüzyıl...  Antik Roma'da 25 Aralık'ta Işık Tanrısı Mitra için güneşin doğuşu kutlanırdı. Kilise Hz. İsa'nın doğumunu 6 Ocak'ta kutluyordu. 4. yüzyılda bu pagan geleneği ile başa çıkamayan Kilise;  Hz.İsa'nın doğum kutlamasını 26 Aralık'a çekerek pagan geleneğine dini bir misyon yükledi.

Ayrıca Noel Baba ya da Nikola, kar görmez coğrafyada yaşamış, kilise ruhbanları tarafından çok sonraları aziz ilan edilmiş biri. M.S. 300'e doğru Anadolu'da Patara'da doğmuş.  Cenevizli korsanlar tarafından kemikleri 11. yüzyılda Roma'ya götürüldükten sonra tanınmaya başlıyor. Noel Baba efsanesi ise 17. yüzyıldan sonra yaygınlaşıyor.

Bugünkü Noel Baba imgesi ise 1850'li yıllarda bir gazlı içecek firmasının ürünlerinde reklam figürü... Yani Noel Baba aslında Batı'nın satış pazarlama stratejisi...

KADİM GELENEKTEN BUGÜNE

Coğrafya, gelenekleri yüzyıllardan damıtarak kültürel DNA'lar aracılığıyla bugüne bir şekilde taşır...  Misal; hâlâ köylerimizde var olan rengarenk kumaş parçalarının bağlandığı adak ağaçları;  bir şeyden korktuğumuzda tahtaya vurmak; 'Şeytan kulağına kurşun" demek; nazardan korunmak için nazar boncuğu takmak gibi... Atalarımızın binlerce yıl önceki geleneklerini bir şekilde bugüne taşıyoruz.

Onlarca örnek sayabiliriz...  Her toplum kadim geleneklerini dini ritüellerin içine katar.
Öte yandan yeniyi kutlamak bizim örfümüzde vardır.  Yeni giysi alana "Güle güle giy" denir.  
Kimisi "Ad" günü der, kimisi "Yaş" günü... Ne denirse desin, evladımızın, eşimizin dostumuzun doğum gününü genelde kutlarız... Yeni doğan bebek ya da evlilik de öyle. Yeni iş, alınan araba ya da ev de kutlanır.
Yeni yılı da kutlarız... Herhangi bir dini gerekçe ile değil; sadece yeni olduğu için...

ÇOCUKLUĞUMUZDAKİ YILBAŞI KUTLAMALARI

Hatırlıyorum da çocukluğumda evde kutlardık. Akrabalar genelde bizde toplanırdı. Kimi zaman da akraba kadar yakın olan komşularımızla bir araya gelirdik.  Evimiz oldukça büyüktü. Annem börek çörek yapardı. Meyve ikram edilirdi, bir de bolca kuruyemiş. Şimdiki gibi öyle çok çeşit ikram olmazdı. Daha sadeydik. Radyodan oyun havaları filan dinlerdik. Soba yanan odada toplanırdık.

Evimizi kendi ellerimizle krepon kâğıdından yaptığımız kedi merdivenleri, akordeon gibi katlanan rengarenk yuvarlak ya da boru şeklindeki fenerlerle süslerdik. Mısır patlatılır, kuzinede kestane pişirilirdi... Bozuk paralar yılbaşından önce tombala ve fırdöndü oynayabilmek için biriktirilirdi.

Çok eğlenirdik... Çok gülerdik... Çok mutluyduk...

Geçmiş yıllardaki yazılarıma baktım;  hep gelen yılın öncekini aratmamasını dilemişim; alayı da bir önceki yılı mumla arattı!..  
Yine de 2019'un ailemize, şehrimize, ülkemize hayırlı olmasını ve mümkünse de 2018'i aratmamasını diliyorum...

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.