Hava Durumu

İbrahim Öztahtalı "Geleceğin Eğitimi, yeni nesil 9 ders"

Yazının Giriş Tarihi: 29.02.2020 06:07
Yazının Güncellenme Tarihi: 29.02.2020 06:07

Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) öğretim üyelerinden Yrd. Doç. Dr. İbrahim Öztahtalı'yı 20 yıldan beri tanırım. Çok yönlü ve tanıdığım en üretken akademisyenlerdendir. Şehrin, ülkenin çocukları için sürekli projeler üretir durur... Kitaplar yazar. Bursa'nın tarihine, kültürüne yönelik araştırmaları vardır. Öztahtalı, halen BUÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Yazarlık Bölümü başkanlığını yürütüyor...

Geçen hafta içerisinde elinde 3 kitapla ziyaretime geldi ve "Geleceğin Eğitimi" projesi üzerinde konuştuk. Kitaplar da aslında Geleceğin Eğitimi projesinin ders kitapları... Önümüzdeki yıl TRT'de bu yönde bir program yapma olasılığından da söz etti.

İbrahim Öztahtalı bugünün çocuklarının gelecekte işlerine yarayacak öğretilere kafa yoruyor:

"Buradaki soru şudur; 30 yıl sonra bugünün çocuğunun neye ihtiyacı olacak. 10 yaşındaki çocuğun cebinde akıllı telefon var. İnternet bağı olduğu sürece dünyanın her yerindeki bilgiye saniyeler içinde ulaşıyor.

Bugün 10 yaşında olan çocuk 30 yıl sonra 40 yaşında bir yetişkin olarak bugün hangi meslekle ilgileniyorsa o mesleğin zirvesinde olacak. 30 yıl sonra belki çiplerle, farklı üretilen yollarla bilgiye ulaşmayı sürdürecek. 30 sene sonra 40 yaşına geldiğinde ne değişmeyecek?"

30 YIL SONRA BEDEN DİLİ VE İLETİŞİM GEREKECEK

Bu soruyu "İnsan olduğu gerçeği değişmeyecek", diye yanıtladım.

Ve Öztahtalı Geleceğin Eğitimi'nde yeni nesil derslerin 9 kitaptan oluştuğunu, 3'ünün çıktığını 3'ünün bu dönemin sonunda, 3'ünün de eylülde yayımlanacağını söyleyerek dersler hakkında bilgi verdi:

"30 yıl sonra iletişim ve beden dili değişmeyecek. İnsanlar akademik ve sosyal başarıları için yine beden dilini etkili şekilde kullanacak ve okumaya başvuracak. İlkokul 1. sınıfta beden dili ve iletişim var. Yine iletişimin en etkili kanalı dilini kullanırsa yine başarılı olacak. 2. sınıfta konuşma becerileri dersi var. 3. sınıfa geçti. 3. sınıfta zaman yönetimi dersi var. 40 yaşında da zamanı verimli kullanmaya, zamanı ürüne dönüştürmeye özgün formülü bulmaya ihtiyacı var.

3. sınıf çocukların günlük hayatlarından bir sözcüğü kaldırdık. 'Fark etmez' sözcüğü; hedefimiz bu sözcüğün tamamen kalkmasını sağlamak. Fark etmez sözcüğü bilinçaltı değersizlik ifadesidir. Bilinçaltına girerse bir süre sonra sizi değersizleştirir. Bir kişi ne kadar çok kullanırsa toplumsal iletişimdeki değeri gölgeleşiyor.

Bu dersin en önemli mottosu zamanı ürüne dönüştürmenin özgün bir formülünü bulması. Çünkü buna neden olan ürününün değeri, zamanının değeri ise; kendi değerini ortaya çıkartıyor. Ürünü değerli olan insanların zamanı değerli, zamanı değerli olan insanların kendileri de değerli..."

MEB MÜFREDATINA GİRMELİ

Öztahtalı'ya eğitim öngörülerini uygulamaya dönüp dönüştürmediğini sordum; "İki yıldır bir özel okulda, Uludağ Koleji'nde hayata geçiriyoruz. Hedefimiz şu; MEB'in tüm okullarında ders müfredatına girmesi" dedi. Milli Eğitim Bakanlığı ile bu yönde görüşmelerinin olduğunu da anlattı.

Ardından da şunları söyledi:

"Zaman yönetiminde öncelik belirleme sistemini, Eisenhower zaman matrisini kullanmayı öğretiyoruz. Hem siyasi hem de gündelik yaşamında kullanacağı bir sistem. Eisenhower atacağı her adımda bu sistemi kullanıyor... Sistem çok basit...  1. Acil ve önemliyi hemen yapmak. 2. Acil ama önemli değil, bir başkası da yapabilir, o zaman devret, zaman harcama... 3. Acil değil ama önemli, ertele. Bir başka zamana... 4. Hem önemli hem de acil değil. Kesinlikle yapma. Sana ne katkısı ne de zararı var, vakit harcama. Bizim ülkemizdeki temel problem öncelikte 1. ve 4. maddenin yer değiştirmesi..."

"PROBLEM ÇÖZME, MÜZAKERE"

"ANALİTİK DÜŞÜNME VE FELSEFE"

Öztahtalı Geleceğin Dersleri'nde öğrenci 4. sınıfa geçtiğinde problem çözme ve müzakere tekniklerini öğrettiklerini anlattı:

"Zira toplumsal barışın temelinde müzakere ve uzlaşma var. Bunun yolu iletişim. Nerede öğrendi, birinci sınıfta... Birinci sınıflarda çocuklara küçük bir tebessüm birçok problemi konuşmadan çözer, diye öğretiyoruz. 4. sınıftaki çocuk 30 sene sonrasında binlerce problemle karşılaşacak. Problem çözmeyi öğrenirse, bunlarla başa çıkacak."

Ardından 5'inci sınıfa geçtiğinde ilk yarıyılda Analitik Düşünme ve Felsefe dersine sıra geldiğini paylaşan Öztahtalı şunları söyledi:

"Dünyaya bir bakış açısı ediniyor ve bunu da analitik bakış açısıyla öğreniyor. Burada çocuğa kendi çapında kendi derinliğinde felsefe öğretiyoruz. İkinci yarıyılda adabı muaşeret nezaket dersi var. Şu anda okutmaya başladık. Nezaket de iletişim gibi problemlerin kolayca çözülmesini sağlayan bir sihirli değnek... Bütün insanların içinde sihirli bir değnek var, iletişim. İletişimle dokunduğunuz her şeyi değiştirebilirsiniz. Nezaket de bunu hızlandırır.

Öğrenci 6. sınıfa geçti. Okuma becerileri dersi var. Bu derste çocuk Türkçeyi anlamsal işletim sistemine göre öğreniyor. Burada 'Çocuklarımız niye okumuyor?' sorusuna çözüm buluyoruz. Öğrenci 7. sınıfa geçtiğinde Yaratıcı Yazarlık dersi var. Çocukların kendini ifade etme problemi var. Sözlü olarak kendisini ifade etmeyi öğrettik. Çocuk yazmayı sevmiyor, üretmeyi bilmiyor. Bu derste üretip yazmayı öğreniyor."

ETKİLİ LİDERLİK VE YÖNETİM BECERİLERİ
İbrahim Öztahtalı 8. sınıfta Etkili Liderlik ve Yönetim Becerileri dersine sıra geldiğini anlattı:

"Geleceğin derslerini gören öğrenciler kendisini inşa etme becerisini kazanıyor. Geleceğin Eğitimi Yeni Nesil Dersleri çocuğun kendisini inşa etme süreci. Çünkü geleceğin eğitimi beceri temeline dayanıyor. Bilgiye ulaşmak çok kolay olacak. Bilgiyi kullanma becerisini edinenler başarılı olacak...

Bu etkili liderlik ve yönetim becerileri de potansiyel lider yetiştiren bir ders aslında çocuğun kendisini tanımasını sağlıyor. Çocuk, her insan bir liderdir onu anlıyor. Anne olacak, lider olacak. İşe girecek, lider olacak. İnsan zaten potansiyel lider her yerde her zaman. Ama bunu etkili ve bilinçli şekilde yapanlar akademik ve sosyal başarıya ulaşıyor."

Ardından da sistemi şöyle özetledi:

"Bu 9 ders geleceğin eğitimi. Çünkü gelecek beceriye dayanıyor. Bilgi her yerde var. Bilgiyi kullanma becerisi yoksa bir anlamı yok!.."

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.