Hava Durumu

Kadınlara "Seni koronalar götürsün" dedirtenler!

Yazının Giriş Tarihi: 24.04.2020 06:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 24.04.2020 06:00

Korona günlerinde kadına yönelik şiddet artarak sürüyor. Koronavirüs salgını nedeniyle tüm dünyada olduğu gibi ülkemiz de olağanüstü önlemlerin alındığı bir dönemden geçiyor.

Tüm yetkililerin, bilim insanlarının ısrarla söylediği şey "Evde kalın"; "Hayat eve sığar" oluyor.

65 yaş üstü vatandaşlar ile 20 yaş altı genç ve çocukların sokağa çıkması yasaklandı. Hafta sonları iki günlük yasak bu hafta 4 güne çıktı.

Aile içi şiddete maruz kalan kadınların durumları daha da kötüleşti!

Kimisinin eşi iş yerini kapatmak zorunda olduğu ya da işsiz kaldığı için evde. Dolayısıyla şiddetin dozu artarken, sokağa çıkma yasağının olduğu hafta sonları ise katlanıyor!..
 

DIŞARIYA ÇIKAMIYOR YA, HEPTEN BANA SARDI!

Aile içi şiddetle ilgili yakınmalar son günlerde çok yoğunlaştı. Konuştuğum kadınlardan biri aynen şunları anlattı:

"Benimki öldürmez bilirim. İşkence yapabilsin diye öldürmez, sağ tutar! Döver, canı sıkıldıkça, başkasına kızdıkça hatta televizyonda haberleri dinlerken siyasilere kızdığında bile dönüp bana ya bir tokat ya da tekme atar.

Adamın stres topu gibiyim. Ama bu hafta sonu yasakları çok fena oldu. Dışarıya da çıkamıyor ya, hepten bana sardı. İş yeri kapalı, hafta içi geziyor sokaklarda. Ben de 'gez' diyorum. İnşallah korona olur da kurtulurum!.."

"Ya size de bulaştırırsa! Aynı evde yaşıyorsunuz!.." dedim. Bezgin bezgin "O da var, ama baksana erkekleri daha çok tutuyormuş bu meret, kadınlara pek elleşmiyormuş, çocuklara da." dedi.

 Yurdum kadını televizyon seyrede seyrede koronavirüs hakkında epeyce bilgilenmiş.

Hayatından bezen kadıncağız "Gidecek yerim yok. Üç çocuğum var, bırakamam, ailem sahip çıkmaz. Okul okutmadılar. Mesleğim yok. Param yok. Bir de ayrılmaya kalkarsam sahiden de beni öldürür, yaşatmaz. Hiç olmazsa çocuklarımın başındayım" diyor.

Boşandığı eşinin boğazını kestiği için cezaevine giren ve Kasım 2019'da salıverilen adam; 3 çocuğunu özledim diye yanına alıyor. 9 yaşındaki kızını işkence ederek öldürüyor. Hepimizin içini yakan bu durum kadına yönelik şiddetteki cezasızlığın sonucudur!..

Kadınlara şiddet, şantaj, yaralama gibi çeşitli suçlar işleyen ya da başka suçtan cezaevine giren şiddet eğilimli erkekler infaz yasası nedeniyle salıverildiklerinde önce şiddet uyguladıkları kadınlara tebelleş oluyor!

'EVE GİRMEDEN 10 DAKİKA ÖNCE POLİSİ ARADIM"

Daha önceden tanıdığım genç bir kadın; panik halde mesaj attı: "Abla çocuğumu kaçırdı, ben ne yapacağım şimdi?" diye.

Boşanma aşamasında olduğu eşi infaz yasasıyla cezaevinden çıkıyor. Kadın 2 yaşındaki kızıyla anne ve babasının evinde yaşıyor.

 Kadın işteyken kapıya dayanıp "Çocuğumu göreceğim" diye iki yaşındaki çocuğu alıp götürüyor!

 Şiddet uygulayan erkekler kendilerini terk eden kadınları eve geri döndürebilmek için çocukları rehin olarak kullanıyor!.. 

Babanın çocuğu görme hakkı olduğundan onların da yapacağı bir şey yoktu, ama yine de "Polisi ara" dedim... Aramış, aynen düşündüğüm gibi olmuş.

"Peki ne yapacaksın?" diye sordum...

"Yok yapacak bir şey! Hayatta vermez çocuğumu! Adamın yanına gideceğim!.." dedi... 
Komşularını tanıyıp tanımadığını sordum, aralarında iyi görüştüğü kişiler olduğunu söyledi; "Onları ara bari! Evden çığlık sesi duyarlarsa hemen polisi arasınlar. Beni de mutlaka bilgilendir" dedim.

Sabaha karşı aradı: "Abla hastaneden şimdi eve geldim" diye! Ama sesi de pek bir iyi geliyordu; bağırmaktan olsa gerek biraz sesi kısılmıştı. Anladım, çocuğu yanındaydı. Ne olduğunu sordum, anlattı:

"Abla bu adam zaten bana saldıracaktı. İçeriye benim yüzümden girmedi, başka suçtan girdi. Ama boşanmaya kalktığım için bana bilendi. Ben de evin önüne gittim. Eve girmeden 10 dakika önce polisi aradım, 'saldırdı' diye..."

Ben "Ya öyle yalan söylenir mi devletin polisine?" derken o lafın gerisini getirdi: "Abla polis geldiğinde zaten çoktan kafamı yarmıştı bile... Sonradan arasaydım, ölüme yetişirlerdi!.." dedi. Ağlayayım mı, güleyim mi bilemedim...

Adamı serbest bırakıp bırakmadıklarını bilmiyordu. "İnşallah korona olur da kurtulurum!" deyince düşündüm kaldım. Bu bedduayı duyduğum üçüncü kadındı.

Koronavirüs şiddet mağduru kadınların bedduası oldu!..

İkincisini ise geçen hafta mahallemin Roman kadınlarından birinden duymuştum. Marketteydik, söyleniyordu:

"Ep de iyi insancıklar ölür be! Koca koca doktorlar... Yazık! Benim adam çok nalettir. İnşallah korona ...... (burada oldukça argo bir kelime kullandı) ona da kurtulayım. Koronalar götürsün a be onu!"

KORONA SALGININDA TÜM DÜNYADA KADINA ŞİDDET ARTTI

Şaka gibi! Aslında sadece yurdum kadınlarının değil dünya kadınlarının da acı gerçeği bu...

Karantina döneminde kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri Çin'de 3 kat arttı. İtalya'da da öyle. İtalyan hükümeti 24 saat şiddet hattının çalıştığını duyurdu. Avusturya, bu konuda özel yasa çıkarmaya hazırlanıyor. Fransa'da eczacılar, şiddete uğrayan kadınlarla "maske 19" gibi parolalar kullanacak ve polise bildirerek yardımcı olacak. Türkiye'de de 183 Şiddet Sosyal Destek hattı 7x24 açık.

6 Nisan'da Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, yeni tip koronavirüs (kovid-19) karantinası altında bazı ülkelerde artan kadına şiddetin önlenmesi çağrısı yaptı. BM verilerinde son birkaç haftada aile içi ve kadına şiddet vakalarının arttığı ülkeler arasında ABD, Hindistan, Güney Afrika, Fransa, Türkiye ve Avustralya da yer aldı.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk ise Bakanlık resmi sitesinde 8 Nisan'da yaptığı açıklamada "Koronavirüs ile mücadelenin yoğunlaştığı bu dönemde Bakanlığımız merkez teşkilatı ile taşra teşkilatımız ve diğer ilgili kamu kurumları arasında kadına yönelik şiddete karşı alınan tedbirler 7/24 takip edilmekte, sorun alanlarına hızla ve yerinde müdahale edilmektedir.

Dolayısıyla, koronavirüs salgını öncesi kadına yönelik şiddetle mücadelede rol alan tüm birimlerimiz, bu zorlu süreçte de vatandaşlarımızın hizmetinde ve teyakkuz halindedir" dedi.

(Kadınlar acil durumda 155 polis, 156 jandarma, 7x 24 açık olan 183 sosyal destek telefonlarını arayabilir ya da en yakın polis/jandarma karakoluna gidip sığınma talebinde bulunabilir. KADES uygulamasını telefonlarına indirerek bir butonla polisin, konum bilgisiyle bulunduğu adrese gelmesini sağlayabilirler.
UYAP üzerinden koruma kararları alınabiliyor. Baroya başvurularak koruma ya da uzaklaştırma kararı için hukuki destek istenebilir.)

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.