Hava Durumu

 Bir Golden güncesi: Limon Çiçekleri Sessiz Dostlarım

Yazının Giriş Tarihi: 18.05.2019 03:45
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.05.2019 03:45

Ayten Sonaydın ile YeniDönem gazetesini ziyarete geldiğinde tanıştık. Naif ve yüreği çocuk, insan, doğa ve hayvan sevgisiyle dolu bir insan...

Emekli Türkçe öğretmeni olduğunu söyledi... Öğrencilerini anlatırken gözleri parlıyordu... En iyi öğretmen denilince Köy Enstitüleri aklıma gelir...

Ama yaşı müsait değildi... "Öğretmen okulu mezunu olmalı" dedim... Sordum; yanılmamışım... Öğretmen okulu ve eğitim enstitüsü mezunuymuş... Eskiden öğretmen olmak isteyenler öğretmen liselerine giderdi; oradan da eğitim enstitüsüne.

 Ayten Sonaydın bir kitap yazmış; alışılmışın dışında... "Limon Çiçekleri, Sessiz Dostlarım..."

Çevremde o kadar kedisi, köpeği olan insan var ki! Ama günlük tutana, bunu 12, 13 yaşındaki bir çocuğun ağzından kitaba çevirenine hiç denk gelmedim.

Kitabı bir solukta okudum; köpekle insan ilişkisini özetlemekten öte köpeklerin de bir kişiliği, doğası gereği yaptıkları ama hepsinden önemlisi her iki canlının birbirinde ortaklaştırdığı sevgi dilini aktarıyor...

Bırakın görüntülerine bakmayı, okumaya bile dayanamadığım hayvana şiddet haberlerinden sonra ilaç gibi geldi...

Ayten Sonaydın öykü ve denemeleri de olduğunu, Hakan Akdoğan'ın öykü atölyesine de devam ettiğini anlattı... Ve kitabı hakkında şu bilgileri verdi:

"Diğer yazdıklarımı cesaret edip çıkartamadım. Limon bir golden yavrusu. Açık sarı renkte olduğu için bu adı koyduk. 3 aylıkken geldi. Yeni emekli olmuştum. Öğrencilerimin sevgisini ona kanalize ettim. 2,5 yıl boyunca, onun gelişimini, onunla yaşadıklarımızın günlüğünü tuttum.

Limon beni o kadar şaşırttı ki her haliyle, her tavrıyla ve sevgisiyle. Sonunda da Limon Çiçekleri Sessiz Dostlarım adlı kitap Cinius Yayınevi tarafından yayımlandı... Topluma duyarlı bir insanım. Sevginin insanlara, çocuklara öğretilmesi gerektiğini, öğretilebilir bir şey olduğunu düşünüyorum."

Hayvan sevgisinin de sevgiyi öğretebilmenin bir eşiği olduğunu anlatırken, konu ister istemez son dönemde yoğunlaşan hayvana karşı şiddete geldi:

"Hayvana karşı şiddet uygulayan kişiler potansiyel suçludur, aynısını bir insana da çekinmeden uygulayabilirler..."

Ayten Sonaydın, Nilüjfer Kent Konseyi'nde Hayvan Hakları Komisyonu'nda ve aynı zamanda da Nilüfer Türk Halk Müziği Korosu'nun koristleri arasında yer alıyor. Babasının ve kendisinin memuriyeti nedeniyle Türkiye'nin pek çok ilinde bulunmuşlar. Mesela Mardin Hasankeyf'in bir köyünde öğretmenlik yapmış, "Orada çok güzel insanlar tanıdım" diyor.

Kitabını yazdıktan sonra okullara gidip söyleşi gerçekleştirdiğini anlatırken, kimi zaman büyük bir ilgiyle kimi zaman da önyargılarla, ilgisizlikle karşılaştığına değindi ve "Son derece duyarlı yaklaşan insanlar da var. En azından bu umut verici" dedi...

Yazdığı güncenin aslında 10 yaş ve üstündekileri kapsayan bir çocuk kitabı olduğunu söyledi. Bence yetişkinlere de hitap ediyor...

Kitaba ilgiyi sordum; "Üç baskı yapması, beklediğim bir şey değildi aslında. Hatta yayınevi de başta tereddütlüydü. Ama kitap beğenildi. Ayrıca Nilüfer İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü de onayladı, defalarca incelendi. Kitabın tüm hazırlıkları, düzeltmeleri, redaksiyonu da bana aittir. Aspirin gibi bir kitaptır, içinde insan, hayvan ve doğa sevgisi var. Okuyan herkes çok beğendiğini söylüyor" dedi.

Her gün cinayet haberleri dinliyoruz, okuyoruz. Anasını babasını zehirleyen gençler, eşini, sevgilisini, eski eşini boğazlayan, doğrayan erkekler; mafyavari hesaplaşmalar, pusu kurularak dövülen gazeteciler; fail cezasızlıklarını... Bunaldık. Bir de her gün bağırıp çağıran siyasilerin sözel şiddetine maruz kalıyoruz!..

İşte böyle bir zamanda naif, içine sevgi saçılmış bir kitabı okumak iyi geldi. Bence siz de okuyun, okutturun... Özellikle de öğretmenler; emekli meslektaşınızın yazdığı bu kitabın ana amacı çocuklara insan, hayvan ve doğa sevgisi aşılayabilmek; öğrencilerinize önerin ve can dostları siz de bu kitabı sahiplenin...

------------

ALACAHIRKASPOR KULÜBÜ'NE KADIN BAŞKAN ADAYI

Hülya Zeytun Çilingir sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, 1 Haziran'da gerçekleştirilecek olan olağan genel kurulda Alacahırka Spor Kulübü Başkanlığı'na aday olduğunu ilan etti. Hemen kendisine ulaştım... Alacahırkaspor Kulübü'nün geçirdiği zor günlerde kadın kollarını oluşturarak elini taşın altına koyduğunu anlattı...

Sürece mahalledeki kadınları da dâhil eden Çilingir "Kulübümüz artık iyi bir yere geldi. Mahallemizdeki çocukları spor yoluyla kötü alışkanlıklardan uzak tutmak istiyoruz. Ben maçları da izliyorum. Sporcularımıza küfür yasak" dedi.

Kadınların desteği ile başkan adayı olduğunu söyleyen Hülya Zeytun Çilingir, halen Alacahırka Spor Kulübü'nün 2. Başkanı...

Bursa Amatör Kulüpleri Federasyonu'nda da Osman Kılıç başkanımızın listesinde yönetim kurulu üyesi ve kulübünün delegesi.

Osmangazi Kulüpler Birliği kurucu üyesi. Çeşitli STK'larda görev yapan Hülya Zeytun Çilingir medyaya da yabancı bir isim değil. Uzun yıllar Olay gazetesinde çalıştı ve oradan emekli oldu...

Hülya Zeytun Çilingir şu ana kadar başka bir aday olmadığını, çıkarsa da demokratik bir şekilde yarışacaklarını anlattı ve dedi ki:

"Mahallemiz için güzel şeyler yaptık. Kulübümüz şu anda maddi manevi ayakta. Çocukları kötü alışkanlıklardan uzaklaştırıp spora çekmek istiyoruz.

 Bir de anne ve babaların da çocuklarını gelip izlemesini. Gelsinler, çocuklarının ne yaptığına baksınlar. Orası kahve değil. Biz Alacahırkaspor Kulübü'nü çocuklara, insanlara ulaşacağımız bir STK olarak görüyoruz. Elimizden geleni yapıyoruz..."

Bir kadının spor kulübü ile ilgilenmesi, hele de başkan adayı olması pek alışıldık bir durum değil. Hülya Zeytun Çilingir mahallesine, mahalle sakinlerine, çocuklara, spora sahip çıkmak adına çok yönlü bir yola çıkmış. Kendisini duyarlılığından ve cesaretinden dolayı kutluyorum.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.