Hava Durumu

Biz istemezsek, yapamazlar!

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2024 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2024 00:05

Suriye'de Esad rejiminin devrilmesinin ardından yeni yönetim kurulması için çalışmalar devam ediyor.

Oluşturulacak yeni sistemde, Türkiye'nin etkinliğinin en önemli öğe olduğunu tüm dünya onaylamış durumda. Yıllardır Suriye halkına eziyet edip bir avuç mezhepsel azınlığın yönettiği Suriye'de yeni umutlar yeşeriyor.

Muhalif grup, HTŞ'nin kazandığı zaferin gizli kahramanı Türkiye. Amerika Birleşik Devletleri'nin hem devrik mevcut yönetiminden hem de 20 Ocak 2025'te başkanlık görevini devralacak olan Trump'tan gelen açıklamalarda dikkat çekici. Donald Trump, Cumhurbaşkanı Erdoğan'la olan dostluğuna vurgu yaparak Türkiye'nin kontrolündeki bölgeleri desteklediğini ifade ediyor. Bununla da kalmayıp Türkiye'nin Suriye'nin geleceğinde "kilit rol" oynayacağını söylüyor.

ABD'yi güvenilmez bulduğumu, NATO'da müttefikimiz olmasına rağmen Türkiye'ye düşmanlık ettiğini, gerek katliamcı terör devleti İsrail'e verdiği açık destekten, gerekse PKK ve uzantılarına yıllardır maddi manevi arka çıkarak bize verdiği zarardan dolayı ABD, hem bizim hem Orta Doğu coğrafyası için adeta bir canlı bomba niteliği taşıyor.

Bunları aklımızın bir köşesinde tutarak anlık gelişmeler hakkında yorum yapmamız gerekirse, 10.000 kilometre öteden gelen açıklamalar ülkemiz için olumlu. Bir açıklama da ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller'den geldi. Bir ay sonra görevi devredecek başkan Biden'ın Sözcüsü olan Miller'in sözlerinin uzun vadede ne kadar önemi olmasa da olumlu kelimeler içeriyor olması ülkemiz için yine artı bir puandır.

Yine Beyaz Saray'dan Ulusal Güvenlik İletişim Danışmanı John Kirby gazetecilere yaptığı açıklamada, "Suriye'de sonuç ne olursa olsun, Türklerin burada önemli bir oyuncu olduğuna şüphe yok, Türklerin, terörist faaliyetlerden endişe duymasını anlayabilirsiniz. Suriye sınırında bir terör tehdidi var ve Türk vatandaşları bu faaliyetlerin kurbanı oldu bu konuda Türkleri suçlayamazsınız" diyerek yıllardır bizim savunduğumuz görüşlerin altına kendi imzasını atmış oldu.

Son yaşanan gelişmeler, Türkiye ve başka ülkelerde yaşamak zorunda kalan Suriyeli sığınmacılar için sevindirici. Diğer bir taraftan da Suriye geçici yönetimi tarafından, Türkiye, Avrupa ve diğer ülkelere gitmiş olan Suriyelilere üst üste "Geri dönün!" çağrısı yapılıyor. Fakat Suriye topraklarında henüz her şey sütliman değil, çok sayıda silahlı örgüt bu topraklarda cirit atmaya devam ediyor. Hassas dengeler üzerine kurulu Suriye'de önümüzdeki dönemde özellikle mezhepsel ve ırksal yeni çatışmalar yaşanması tehlikesi de mevcut.

ABD tarafından da işaret edildiği gibi Suriye'de birlik beraberliğin sağlanıp, istikrarın gelmesi için kilit ülke Türkiye. Görevimiz kolay değil ülkemizin izleyeceği politikalar ile hassas dengeleri gözetip adeta hakemlik yapması gerekecek. İşimiz ne kadar zor olursa olsun bu etkiye sahip olmanın değerini iyi bilip bunu geleceğe taşıyacak adımları gecikmeden atmamız önemli. Şu an için önemli bir rakama ulaşmış olmasa da Suriyeli sığınmacıların ülkelerine geri dönüşleri de başladı.

Esad rejiminin devrilmesi henüz çok yeni, sığınmacıların kendi ülkelerine dönüş için ihtiyatlı davranarak biraz daha bekleyeceklerini tahmin ediyorum. Muhtemelen yaz aylarında geri dönüşler hızlanacak. Suriyeliler ile yaptığım görüşmelerde aldığım bir duyum da özellikle Ramazan ayında, orucu kendi ülkelerinde tutarak Ramazan Bayramı’nı kendi topraklarında kutlamak istediklerine dair. Bugünlerde dönüş yapan Suriyelilerin keşif amacı ile gittiklerini söyleyebiliriz. Her aileden temsilci babında geri dönenler, yıllardır görmedikleri evleri dükkanları ne durumda, diğer aile fertlerinin de geri dönmesi için neler yapılması gerekiyor bunun analizini yapacaklar. Orada gerekli hazırlıklar yapıldıktan sonra diğer aile fertleri de kesin dönüşe geçecekler. Bununla birlikte Türkiye'deki Suriyeli sığınmacıların ortalama yüzde 25'i geri dönmek istemediğini, tercihlerinin Türkiye'de yaşamak olduğunu ifade ediyorlar. Zaman zaman bizi endişelendiren ileriye dönük demografik yapı sorunu da çözülmüş görünüyor. Türkiye'nin bulunduğu coğrafyada söz sahibi olması ,"Ben istemezsem yapamazsınız" demesi ve dediğinin de zamanla gerçekleşmesi bizler için ayrı bir gurur.

SAĞLICAKLA KALIN!

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.