Evlerden çıkamaz hale geldik

Kimileri mafya çete grupları, kimileri bağlantısız bireysel… Ortak noktaları hepsinin silahlı ve dehşet saçıyor olmaları.

Öyle bir durumdayız ki birçok insan cebinde çekirdek taşır gibi belinde silahla geziyor. Ve bunların çoğu illegal, yani ruhsatsız. Ve her gün, sokaklarda yaşanan çatışmalar, kurşunlanan iş yerleri, silahla işlenen cinayetlere tanık oluyoruz. Hayatın normal akışına uymayan, halkı tedirgin eden durumlar.

İstanbul Esenyurt'taki 2 kişinin öldüğü tekel bayindeki silahlı kavga henüz gündemden düşmemişken şimdi de İstanbul Sultangazi'de 2 grup arasında kalaşnikoflu çatışma meydana geldi. 15 yaşındaki Büşra Polat çatışmanın ortasında kalarak hayatını kaybetti. Ve daha dün Hatay'da kurşunlanan bir iş yerinde şans eseri ölümden kurtulan 14 yaşındaki başka bir kız çocuğu var.

Türkiye'nin dört bir yanında hemen hemen her gün yaşanan bu tür olaylar bizleri evden çıkmaya korkar hale getiriyor. Hatta evimizde otururken bile serseri bir kurşunun hedefi olma tedirginliğini yaşar haldeyiz. Bunun son örneği, geçtiğimiz günlerde yaşandı. Kör kurşun, Karacabey'de bir evin tavanını delerek odanın ortasına düştü.

36 MİLYON RUHSATSIZ SİLAH

El altından satılan, evde, belde, araçta bulunan ruhsatsız silah sayısı korkunç boyutlara ulaştı.

Umut Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Psikiyatrist Dr. Ayhan Akcan, Türkiye'de bulunan 40 milyona yakın silahın 36 milyonunun ruhsatsız olduğunu, küçük yaştaki çocukların bile silah taşıdığını dile getiriyor. Can güvenliğimiz hepimiz için birinci sırada gelmekte. İnsanların huzur içinde, güvenlik kaygısı duymadan sokaklarda yürüyebilmesi en vazgeçilmez hak. Devlet tabii ki bu konuda elinden geleni yapıyor. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın bu konuda yapılan operasyonları sosyal medya paylaşımları ile gündemde tutması meydanın boş bırakılmadığını gösteriyor. Fakat artarak devam eden bu tür olaylar da daha fazla tedbir alınması gerektiğini gösteriyor.

İHBAR SİSTEMİ GELMELİ

Ruhsatsız silahla yakalanmanın cezası elbette ki var. Fakat gördüklerimiz, yaşadıklarımız cezaların yeterince caydırıcı olmadığı kanaatini oluşturuyor. Mevcut cezalar yeterince ağır olsa buna cüret eden kişi sayısı da düşecektir. Peki bu konuda ne yapılabilir? Unutmayalım ki her silah potansiyel bir cinayet aracıdır. Bugün olmazsa da yarın o silah ile birinin vurularak hayatının elinden alınacağı açık bir gerçek. Ruhsatlı silahlar devletin gözetiminde kurallar eşliğinde adı soyadı kimliği belirli kişilere verilmekte, bunun çok daha fazlası kaçak olarak bulundurulmakta ve taşınmakta. Cezaların ciddi anlamda arttırılması, ruhsatsız silah bulunduranların ihbar edilmesinin teşvik edilmesi toplumu büyük oranda rahatlatacaktır.