Kontrol bizde olmalı

Son yıllarda tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de sosyal medya kullanımı hızla artıyor. Sosyal medya cep telefonumuza girdiğinden beri hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geldi. Facebook, Instagram, Twitter ülkemizde ve dünyada önde gelen sosyal medya platformları.

 Twitter yani yeni adıyla x halkın tabanında fazla ilgi görmezken Instagram yeniden yetmişe her kesimin kullandığı bir uygulama. Geçmiş yılların lideri olan Facebook'ta ise kullanım babında ciddi bir gerileme görülüyor.

Türkiye sosyal medya kullanımında dünyada 15. sırada ve 40 milyon kişinin de Instagram hesabı mevcut. Son yapılan araştırmalarda Türkiye'de kullanıcılar ayda 21 saatini Instagram’da geçiriyor. Sosyal medyada harcadığımız saatleri aylık ve yıllık olarak hatta 5-10 yıllık olarak topladığımızda ömrümüzün ciddi bir bölümünü bu alana feda ettiğimiz gerçeği karşımıza çıkıyor.

Bize birisi ayda 21 saat kitap oku, kültürünü arttır dese içimizden buna rıza gösterecek pek kimse çıkmaz ya da yine ayda 21 saat spor yap sağlığını koru dense buna vaktimiz yok deriz, ama konu sosyal medya, özellikle Instagram olunca harcayacak uzun saatlerimiz var. Bu anlamda sosyal medya faydalı mı zararlı mı diye tartışmaya kalksak, boşa zaman harcatma bakımından zararının daha fazla olduğu aşikar. Ama biz bunu aşıp konuya farklı bir yönden bakalım.

REKLAM PARASI BİZDE KALMALI

İsrail'in Gazze'de Filistin'lilere yaptığı soykırımın fotoğraf ve videoları ile israil'in zalimliği hakkında yapılan sosyal medya paylaşımlarının ambargo yediği kulağınıza gelmiştir. Soykırımı dile getirmek isteyen kişilerin bu durumu dünyanın gözleri önüne sermek için yaptığı paylaşımlar, merkezi ABD'de bulunan sosyal medya platformları tarafından engelleniyor. Hatta bu paylaşımları yapmakta ısrarcı olursanız hesabınızın askıya alınma ihtimali bile mevcut. Çünkü kullandığımız sosyal medya platformlarında ipler İsrail destekçisi ABD'nin elinde. Yazılımlar, şirketler bu konuda onlara ait olduğu için kullanıcılarla istedikleri gibi oynayabiliyor. İstediklerini gösteriyor, istemediklerini yok sayıyorlar. Bu sadece bir örnek. Sosyal medya platformlarının sahibi ABD şirketleri bunu farklı ülkelerde hükümet devirmek için ya da halkı birbirine düşürmek için bile kullanabiliyor. İşin diğer bir boyutu da para. Instagram kullanıcıları sayfayı aşağıdan yukarı doğru kaydırırken çok sayıda sponsorlu reklam görüyor. Bakıyoruz ki bir güzellik salonu, oto tamir bakım servisi, mobilya firması, dershane ve benzeri birçok yerel firma ınstagram'a reklam vermiş.

Bu reklamların ödemesi kredi kartı üzerinden TL olarak yapılıyor. Doğal olarak parası Türkiye'ye kalmıyor; dolara çevrilip ABD'ye gidiyor. Yani kendi elimizle buralara verdiğimiz reklamlar ile ihtiyacımız olan dolarları ABD'ye teslim ediyoruz.

Ve sonra üç beş kişi bir araya geldiğimizde şunu konuşuyoruz. ABD, bölücü terör örgütünü destekliyor, bütçesinden para ayırıp teröre gönderiyor; bu da yetmiyormuş gibi Yunanistan'da Türkiye'ye karşı Yunanistan'ı korumak için askeri üsler açıyor. Buna rağmen ertesi gün yine onların sosyal medya platformlarına reklam vererek bize düşmanlık etmeleri için kaynak sağlamış oluyoruz.

Uzun sözün kısası kendi sosyal medya platformlarımızı bir an önce oluşturmamız, bu konuda yerli ve milli olmamızın zamanı geldi geçiyor. Çin ve Rusya'nın kendine özgü sosyal medya platformları bunun en güzel örneklerini oluşturuyor. Bunu bir an önce gerçekleştirirsek yaptığımız paylaşımlarda ambargolara takılmayacağız ve yaptığımız reklamların parası kendi ülkemizde kalacak.

KALIN SAĞLICAKLA.