Hava Durumu

Ocak, şubat, mart aylarına hazır olun!

Yazının Giriş Tarihi: 30.11.2024 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 30.11.2024 00:05

2024 yılının son ayına giriyoruz. Geçim sıkıntısı yaşadığımız, yüksek enflasyonla boğuştuğumuz, kısacası iki yakamızı bir araya getirmeye çalıştığımız bir yıl daha geride kalıyor. Merkez Bankası'nın tahminlerine göre 2024 yılı enflasyonu yüzde 44 civarı olarak gerçekleşecek. Önceki tahmin yüzde 38 idi. Yani son virajda enflasyon beklentisi yükselmiş oldu. Temennimiz bu beklentinin tutması ama yılsonu rakamları açıklanınca bir sürprizle karşılaşmamız da mümkün.

Orta yaş ve üzeri grup, 80'li ve 90'lı yıllardan edindiği tecrübelerle yüksek enflasyonla yaşamaya alışkın ama yeni jenerasyon durumu henüz çözme aşamasında. 20-30 yıl önce baktığımızda enflasyon yönünden acı bir nostalji yaşıyoruz. 2002'den sonra AK Parti iktidarıyla enflasyonun yüzde 9-10’lara düştüğü yılları da yaşamıştık. Bu süreçte düşen kredi faizleri ile birlikte, krediler kullanılarak yeni iş yerleri açılmış, istihdam artmış, vatandaş 10 yıl geri ödemeli düşük faizli kredilerle ev sahibi olmuş, otomobili olmayanlar otomobil edinmiş hatta tatil kredileri ile lüks otellerde tatiller yapılır hale gelmişti. Fakat şu an ki duruma baktığımızda, tatlı bir rüyadan uyanıp bir kabusun ortasına düşmüş gibiyiz.

Özal'lı, Demirel'li, Çiller'li, Yılmaz'lı ve Ecevit'li dönemlerde gazetelerin baş sayfalarında enflasyonu sembolize eden, ağzından ateş çıkan dinozor benzeri canavar figürünü net olarak hatırlıyoruz. Sonrasında yaşanan rahatlama ve ardından yine patlayan enflasyon ile attan inip tekrar eşeğe binmiş ruh halini yaşayan halk, bugünlerde o eşeği de arar hale gelmenin korkusunu yaşıyor. Sebep, yüksek enflasyonun yanında piyasada daralan para hacmi. Emekli, işçi, memur maaşlarının enflasyonun altında kalması, düne kadar orta gelirli dediğimiz büyük kitlenin artık fakir bir hayat sürmesinin baş sebebi.

Gıda, kira, ulaşım, faturalar gibi giderler artarken bunları karşılayacak gelir artışı yok. Geçmiş yıllara göre, bugün markete gittiğimizde 3 yerine 1, onun da en ucuzunu, kampanyadan alır hale geldik. En büyük sorun gıda fiyatlarının aşırı artışı ne kadar acıdır ki, aldığımız ürünlerde artık kalitelisini değil, ucuzunu bulma derdindeyiz.

Cepte nakit para yok. Ülke genelinde kredi kartı kullanımı maksimum seviyede. Alışveriş yaptığımız zamanlar kasa önündeki kuyrukta beklerken kendimiz de dahil olmak üzere ödeme yapmak için sırada olan herkesin ödemesini kredi kartı ile gerçekleştirdiğine her gün şahit oluyoruz. Buna müteakip harcadığını ödeyemeyip bankalarla icralık olan vatandaşların sayısı da her gün katlanarak artıyor.

2024 böyle geçti, 2025'te biraz daha rahat nefes alır mıyız diye merak içindeyiz. Merkez Bankası tahminlerine bakarsak önümüzdeki yıl kemeri biraz daha az sıkmaya başlayacağız ama çektiğimiz geçim çilesinin bitmeyeceği kesin. Bizde durum böyleyken dünyanın diğer ülkelerinde enflasyon durumu nedir diye baktığımızda, karşımıza çıkan manzara bizde neden böyle dedirtiyor.

Euro bölgesinin yıllık enflasyon ortalaması yüzde 2.3, Yunanistan yıllık enflasyonu yüzde 2.4, Polonya'nın yıllık enflasyonu yılda yüzde 4.6, Romanya'nın enflasyonu yıllık yüzde 4.7, Rusya'nın her gün bombaladığı Ukrayna'daki enflasyon yıllık olarak yüzde 9.7. Bin günü aşkın süredir Ukrayna ile ama aslında dolaylı olarak Avrupa ve ABD ile savaşta olan Rusya'nın yıllık enflasyonu yüzde 8,5.

AFRİKA’DA ENFLASYON

Dikkat ettiyseniz örnek olarak verdiğim ülkeler Almanya, İngiltere, Fransa gibi Avrupa'nın devleri değil, bir şekilde Türkiye ile mukayese edebileceğimiz orta çaplı ekonomilere sahip olan devletler. Fakat en çarpıcı örnek Rusya ve Ukrayna'nın enflasyon oranları. Gelin bir de Afrika'ya bakalım. Tarım sanayi, turizm gibi nimetlerden yoksun üzerine, Avrupa tarafından madenleri sömürülen insanların Avrupa'ya iltica etmek isterken, Akdeniz sularında hayatını kaybettiği Afrika ülkelerindeki enflasyon oranları da şu şekilde: Eritre'de yıllık enflasyon yüzde 6.4, Gambiya yüzde 9.68, Kamerun yüzde 4.4, Burkina Faso yüzde 6.3, Kongo Cumhuriyeti yıllık enflasyonu yüzde 2.5,bizim yardım ettiğimiz Somali'deki yıllık enflasyon yüzde 5.83.

Bu arada rakamlar Trading Ekonomics isimli uluslararası ekonomi dergisinden alınmış olup, ülkelerin kendi açıkladıkları resmi rakamlardır. Türkiyemizi bu Afrika ülkeleri ile mukayese etmek ne kadar zorumuza gitse de bizim yaşadığımız enflasyonun apayrı bir şey olduğunu anlamak zorundayız. Bu konuda kısaca diyebiliriz ki, dünya bir yana, Türkiye bir yana.

2025 için asgari ücret belirleme çalışmaları için ilk toplantı 10 Aralık’ta yapılacak. Beklenti aşağı yukarı belli. Net asgari ücretin 23.500-24.500 lira arasında bir rakamda sabitleneceğini tahmin ediyoruz. Biz bu tahminleri yaparken, kasım ayının başından itibaren market raflarında etiketler çoktan değişmeye başladı. Gelecek asgari ücret zammı için şimdiden gardını alan firmalar, ürettikleri mallara zam yapmak için çoktan harekete geçti.

2025 ZAM YILI OLACAK

Son bir aydır market raflarındaki fiyat artışı yüzde 8-10 civarı. Aralık ayında da muhtemelen bir artış yapacaklar. Ama esas bomba 2025 yılı ocak, şubat, mart aylarında gelecek. Ve yine göreceğiz ki asgari ücret dahil tüm emek karşılığında verilen maaşlara yapılan zam henüz cebe girmeden uçup gitmiş olacak. 6 Şubat 2023 depremi can kayıplarının yanında ekonomiye de ağır bir darbe vurdu bir de bunun üzerine çıkartılan EYT ekonomi üzerinde balyoz etkisi yarattı. Bunların farkındayız ama diğer bir taraftan da yukarıdaki örnekte olduğu gibi Rusya'nın her gün bombaladığı, milyonlarca insanının Avrupa ülkelerine kaçtığı, Ukrayna'daki enflasyonunun da ne kadar olduğunu gözlemleyebiliyoruz.

Ülkemizde politikacıların yıllardır yaptığı büyük bir hata var. Seçim kazanıp iktidarı devam ettirmek için ülkenin geleceğini düşünmeden, bile bile uygulanan yanlış ekonomi politikaları mevcut. Biz seçimden 3-5 ay önce şunu da yapalım, bunu da yapalım, bunlar bize oy getirir, yeter ki yine seçimi biz kazanalım denilerek uygulanan ekonomi yönetimlerinin acısını halkımız yıllarca çekmek zorunda kalıyor. Ülkeyi yönetenlerin seçim kaybetmeyi de göze alarak ekonomi alanında gerekli tedbirleri zamanında alması gerekli. Aksi takdirde ipin ucu kaçıyor, Afrika ülkelerinden beter duruma düşüyoruz.

SAĞLICAKLA KALIN

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.