Hava Durumu

 ‘100 Çocuk 100 Eser 1 Belgesel’e destek vakti!

Yazının Giriş Tarihi: 08.05.2024 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.05.2024 17:44

‘100 Çocuk 100 Eser 1 Belgesel’ projesi ile hem depremzede hem de özel gereksinimli olan çocuklara yeni ufuklar açmayı şiar edinen Serap Demir; “Hüznün şiddeti Richter Ölçeği ile ölçülemezken, bir çocuğun ufak bir tebessümüyle içimiz tekrar umut doluyor” dedi.

 

Yaşadığımız deprem felaketinden sonra herkes seferber oldu; yardımlar toplandı, gönüllüler yola çıktı. Toplum olarak bu refleksimiz çok kuvvetli, bir kez daha birlik olmanın gücünü gösterdik. Ancak üzerinden bir yıldan fazla süre geçmesine rağmen henüz travma atlatılabilmiş değil. Geriye binlerce kimsesiz çocuk, milyonlarca çaresiz insan kaldı. Yapılabilecekler için hâlâ düşünen, proje üreten ve hayatlara dokunmaya devam edenler var. Onlardan biri Serap Demir. Kendisiyle tanışmama vesile olan Araştırmacı Yazar Kerim Bayramoğlu sayesinde ‘100 Çocuk 100 Eser 1 Belgesel’ çalışması hakkında da bilgi edinme fırsatı buldum. Haliyle size de tanıtmak istiyorum.

Latin Dili ve Edebiyatı alanında aldığı eğitim sonrası sinemaya olan merakı sayesinde kısa film yönetmenliğine yönelen Serap Demir, kurduğu ‘Bana Masal Anlat’ YouTube kanalıyla çocuklara seslenmeye başladı. Kariyer yolculuğunda her zaman çocuklar için sosyal sorumluluk projeleri üreten Demir, deprem bölgesinde karşılaştıklarını şöyle aktardı: “Hayatımda aldığım en anlamlı karardı. Hüznün şiddeti Richter Ölçeği ile ölçülemezken, bir çocuğun ufak bir tebessümüyle içimiz tekrar umut doluyor. Felaketi, yaşayanlardan dinleyip o hikâyenin zamanla bir parçası oldum. Hayatımda aldığım en anlamlı karar deprem bölgesine gitmekti. Çünkü o günden sonra hiçbir şey benim için eskisi gibi olmadı.

İstanbul’a döner dönmez deprem bölgesinde çocuklarla yaşadığım deneyimlerden ilham alarak ‘Bana Masal Anlat' kanalını açtım. Depremle birlikte insani yardım ve sosyal sorumluluğun içerisinde olacağım bir iş yapmak istedim. Benim için önemli bir kariyer değişikliği olacaktı. İnsani yardımlarla ilgili neredeyse tüm STK’larla iletişime geçtim. Uzaklarda aradığım fırsatı, çalıştığım uluslararası turizm firmasının Orta Doğu Bölge Müdürü Halil Emre Özkur sundu. Bende büyük bir şevkle projeler üretebilmek için kolları sıvadım.”

Zaten ‘100 Çocuk 100 Eser 1 Belgesel’ projesinin yolculuğu da böyle başladı ve oldukça da ses getirdi. Bölgedeki çalışmaların ardından çocuklara ilişkin faaliyetlerine devam etme kararı alan Serap Demir’den ayrıntıları öğrendik…

Birazdan bu değerli çalışma hakkında bilgi edindikten sonra sürece destek olmak isterseniz, kendisiyle sosyal medya kanalları aracılığıyla iletişime geçebilirsiniz!

 

29 EKİM’DE SUNULACAK

Okuyucularımıza ‘100 Çocuk 100 Eser 1 Belgesel Engel Tanımayan Çocukların Cumhuriyet Yolculuğu' projesini anlatır mısınız?

Bu, şirketlerin, kurumların ve STK’ların ortak bir platformda bir araya gelebileceği özel bir proje. Depremzede olmanın yanı sıra özel gereksinimli olmanın da zorluğunu yaşayan çocuklara birlikte ulaşalım istiyoruz. Onlara dokunmak ve yaralarını bir nebze olsun sarmak, hayatları boyunca hatırlayacakları bir tecrübeyi yaşatmak için bu projeyi hazırladık. Hem depremzede hem de özel gereksinimli çocuklarımızı farklı şehirlerde gezdiriyor, anıları da ölümsüzleştiriyoruz.

Kaynaşma, bütünleşme ve farklılıklardan bir bütünün resmini sizlerle birlikte çizeceğiz' mottosuyla engelsiz seyahat etmelerini, kendilerini sanatla ifade edebilmelerini ve Cumhuriyetimizin 100. yılında Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ü anacağımız törende kutlama yapmayı amaçladık. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda coşkuyla kutlama yaparken, belgeseli de sunacağız.

İSTANBUL’DA BÜYÜK BULUŞMA

Peki, şu anda belgesel hangi aşamada, süreç nasıl ilerliyor?

100 Çocuk 100 Eser 1 Belgesel Projesi ile depremin yaralarını hep birlikte sarmaya devam ediyoruz. Projenin ilk ayağı Ankara gezimiz oldu. 29 Ekim’de büyük buluşmanın olacağı İstanbul’da ise gezi ve eğlencenin yanı sıra dolu dolu bir etkinlik programı planlıyoruz. Büyük buluşmaya İstanbul Nişantaşı Üniversitesi ev sahipliği yapacak. Çocukların Ankara gezisinde ürettikleri eserlerin sergisi ve Ankara yolculuklarının ilham verici hikayelerini anlatan belgesel gösterimi ile bayram coşkusunu yaşamak için İstanbul’da bir araya geleceğiz.

Bursa’ya da bir ziyaret gerçekleştiren ekiple buluşmak istesem de maalesef yerel seçim sürecinde bunu başaramadık.

Depremden sonra Bursa’ya yerleştirilen özel gereksinimli çocuklarla da bir araya geldi Serap Demir ve ekibi.

Demir, bu çalışmada katkı sunan; İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne, Bursa Büyükşehir Belediyesine, Nilüfer Belediyesi’ne, Küresel Girişimci Engelliler Derneği’ne, Nişantaşı Üniversitesi Radyo TV Sinema Bölüm Başkanı Burcu Kurtiş’e, Ankara İl Kültür ve Turizm Müdürü Ali Ayvazoğlu’na, gönüllüler Özlem Kukul, Nilgün Tuğçe Duran, Samet Şahin ve Abdullah Canlı’ya teşekkür sunmayı da ihmal etmedi.

 

BELEDİYELERLE İŞ BİRLİĞİ

Ankara etabı ve çocuklarımızın Bursa'ya yaptığı sürpriz ziyareti anlatır mısınız?

Depremden sonra Bursa'ya yerleşmiş depremzede ve özel gereksinimli çocuklarla ailelerinden oluşan grubumuzla bir araya geldik. Belgeselin özel röportaj çekimleri için çalıştığım firma, İstanbul Nişantaşı Üniversitesi'nin akademisyen ve öğrencileri bu defa Bursa’da çocukların misafiri oldu. Projenin partnerlerinden Küresel Girişimci Engelliler Derneği’nin misafirperverliğinde çocuklar ziyaret edildi ve röportajlar gerçekleştirildi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Nilüfer Belediyesi’nin destekleri ile gerçekleşen Bursa ziyaretinde çocuklar ve aileleri ile duygu dolu bir buluşma yaşandı. Belgesel röportajlarında aileler yaşadıkları deprem felaketini anlatı. Haziran ayının ilk hafta sonu daha fazla çocuğu deprem bölgelerinden Ankara'ya götürebilmeyi istiyoruz. Bunun için iyilik yolculuğumuza herkesi davet ediyorum. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda ise bu anlamlı günde, 100 çocuğumuzun eserlerini ve ilham verici hikayelerini anlatan belgesel filmini sizlerle buluşturmak için sabırsızlanıyoruz.

 

‘İYİLİĞİN BİR PARÇASI OLUN’

Son olarak eklemek istediğiniz bir konu var mı?

Dünyanın en güzel duygusu bir çocuğu gülümsetmektir. Projeyi tasarlarken hem iş anlamında hem duygusal yükü anlamında böylesine zor olacağını tahmin etmemiştim. Kaç defa hayal kırıklığı, başarısızlık, çaresizlik yaşadığımı bilmiyorum. Ama her defasında bana destek olan çok değerli insanlarla çevriliydim ve inancımı, umudumu, motivasyonumu hep onların sayesinde yaşattım.

Bu projede, deprem ve özel gereksinimlerin gölgesinde yaşayan çocuklara umut ve sevgi dolu bir platform sunmak için tüm sevgimizle çalışıyoruz. Bu yürek ısıtan projeye ortak olmak, katkıda bulunmak ve bir çocuğun yüzünde tebessüm yaratmak isteyen herkesi bu iyilik gezisinin bir parçası olmaya davet ediyoruz. Rotamız Ankara. Bu süreçte ciddi maliyetler söz konusu. Destekler sayesinde daha fazla çocuğumuza yeni ufuklar açabiliriz…

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.