Artık Sorma!

Sana ne oldu?

Nasıl bu hale gelebildin?

Doğuştan mı engelin yoksa kaza mı geçirdin?

Tedavi oldun mu? “Yok, hiç aklıma gelmedi!”

Tanıdığımız bir doktor var onunla da görüşmelisin!

Soruların ardı arkası kesilmiyor ve sonuna da şunu ekliyorlar:

“İyi ki benim böyle değil yoksa yaşayamazdım!”

İnsanların hep iyi niyetli olduklarını düşünür, yaptıkları hataları cehaletlerine veya düşüncesizliklerine yorarız.

Hâlbuki en büyük hata bizim bu davranışları sineye çekmemiz!

Belki bir iki kez ters bir tepki ile karşılaşsalar bu tavırlarını değiştirmeyi akıl edebilirler.

“Ya da karşı tarafın psikolojik sorunları olduğunu söyleyip daha da üste çıkarlar belli de olmaz!”

***

Bursa’da olup biten her şeyden medyayı takip eden herkesin bilgisi olduğunu biliyorum tabii.

O yüzden aynı şeyleri tekrar tekrar yazmak değil niyetim.

Sadece önemli bir noktaya dikkat çekmek istiyorum!

AK Parti İstanbul Milletvekili Serkan Bayram'ın hayatını konu alan "Buğday Tanesi" filmi Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla Bursa Tayyare Kültür Merkezi'nde izleyiciyle buluştu.

Filme, AK Parti İstanbul Milletvekili Serkan Bayram, AK Parti Bursa milletvekilleri Osman Mesten, Emine Yavuz Gözgeç ve Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş katıldı.

Gösterimin ardından Büyükşehir Belediye Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Serkan Bayram konuşma yaptı, duygu yüklü anlar yaşandı.

Engellilerin yaşamına dikkat çekmek adına harika bir iş yapılmış.

Serkan Bayram kendi yaşadığı zorlukları başkalarının yolunu aydınlatmak adına projeye dönüştürmüş.

İnsanın kendi hayatını anlatması kadar zor bir şey yok, bir de sürekli olarak “sana ne oldu?” sorusuna cevap vermek zorunda kalmışsa!

Serkan Bayram nazarında tüm engellilerin, nadir hastalıklarla mücadele edenlerin ortak sorunu bu!

İstatistiklere göre, Türkiye’de en az bir engeli olanların nüfusa oranı yüzde 6,9 ve yaklaşık 5 milyon kişi.

Bu kişiler belki de her gün, iş, özel, okul hayatlarında buna maruz kalıyor.

Sadece ne olduğunu öğrenip ona göre yardım etmek istiyorum diyebilirsiniz.

Ancak bu şekilde bir yere varamadığımız aşikâr.

Karşı tarafın öz güvenini kırıyor, toplumdan uzaklaşmasına neden oluyorsunuz.

Milletvekili Serkan Bayram bunu bir örnekle de açıkladı.

“20 yaşına geldiğimde bana arkadaşlarım ya da çevreden kişiler ‘askerliğini nerede yaptın?’ diye sorarlardı. Engelimden ötürü askere gidememiştim. Bu beni çok kırar, çok üzerdi. Kendimi çok eksik hissederdim. Gittiğim yerlerde hep gizlenirdim. Cami’de namaz kılmak için insanlardan uzak, duvar kenarlarını tercih ederdim. Neyse ki milletvekili oldum. Sekiz senedir halkıma hizmet ediyorum!”

Bir insanı bu şekilde üzmeye kimin hakkı var?

***

Buna benzer bir örneği, ikiz kızları albino olan bir annenin hikâyesini okumuştum.

Albinolarda (gerek insan, gerek hayvan) deri çok ince ve beyazımsı oluyor. Derideki melanin pigmenti eksikliği, güneş ışınlarına duyarlılığı artırıyor ve bu, yanıklara belki ileri düzeyde de deri kanserlerine neden olabiliyor.

Özellikle yazın sıcak bölgelerde olmamaları gerekiyor.

Bu ten rengi ve saç hemen meraklı gözlerin kişiyi incelemesine sebep oluyor.

Bu kadar sorgulayıcı bir toplumda albino olan çocukların okulda durumlarını bir düşünün?

Yurt dışından ülkesine dönmeye karar vererek gelen bu aile iş sebebiyle Antalya’ya yerleşiyorlar. Çocuklar okula gitmeye başlıyor.

Bir ayın sonunda kızlarının sessizleştiğini fark eden aile bunun başka ülkeye gelmiş olmalarından kaynaklandığını düşünüyor ve kızları psikoloğa götürmeye karar veriyor.

Altından ne çıkıyor dersiniz?

Akran zorbalığı, gözünü dikip bakanlar, dalga geçenler ve tabii ki bitmek bilmeyen sorular.

Aile tekrar yurt dışına dönme kararı alıyor ve hasretini çektikleri ülkelerinden gidiyorlar!

***

Buna benzer neler var kim bilir?

Toplumdan, büyüklerinden bu şekilde gören çocuklar da aynı davranışları sergiliyor.

Bitmek bilmeyen hatalar silsilesi devam ediyor.

Engelliler, nadir hastalıkları olanlar, dezavantajlı tüm gruplar, ilgi gösteriyor-“muş” gibi yapılanlardan rahatsız oluyorlar.

Normal tavırlar görmek istiyorlar.

Bu çağda artık farklılıklar normalleşmeli.

Farkındalık yarattığı için AK Parti İstanbul Milletvekili Serkan Bayram'a teşekkür ediyorum!